KURAL

35. bölüm'ece'

Yeni hikayeme göz gezdirirmisin? :)

Zeynep

Eceyi de yöneltip koşarak keremin yanına, yatağa zıpladık. Ama banamısın demedi adam. Uyumaya devam ediyor.

"kereeem! Kalk kalk kalk!"

"teremm talt talt talt!" ecenin çıkaramadığı cümlelere kıkırdadım. Keremde gözlerini açtı.

"günaydın bayanlar"

"günaydın sevgilim" o kollarını açıp esnerken bende başımı göğsüne yaslayıp çenesinden öptüm.

"ecee gel aşkım. Bak keremin burası çok rahattır. Böyle insana huzur verir." gülümseyip burnuma dolan kokusunu içime çekince saçlarımdan öptü.

"cişim vay şeneep"

"hii tamam gel bakalım" kalkıp odadaki banyoya geçtik hemen. Keremi de kalkıp hazırlanması için uyardım. Ben neyse ama miniğim aç kalmasın. Sınırlı vaktimiz var.

Banyodaki işimiz bitince keremin yanına geldik. Hazırlanmış bizi bekliyordu zaten.

Tekrar bahçe kapısından çıkarken sevim teyzeler hala kahvaltılarına devam ediyorlardı.

"anne oda biraz dağınık. Gelince"

"ay oğlum biz yaparız odayı. Hadi gidin siz. Beni aramayı unutma ama tamam mı? Sık sık ara"

"tamam. Teşekkürler"

"isterseniz şoförle gidin oğlum. Yorulmazsın"

"yok baba. Yorulmam"

"peki. O zaman söyle istediğin arabayı çıkartsın sana"

"sağol"

"paran varmı? Vereyim mi?"

"babaa"

"hiç almasan da yine de soracağım oğlum. Alıp almamak senin kararın"

"param var gerek yok"

"tamam. Dönüşte bi şirkete uğrayın. İmzalaman gereken evraklar var"

"ne evrağı?"

"gelince konuşuruz"

"peki. Görüşürüz" bahçeden çıkıyorduk. Önümüzden pıtır pıtır ilerleyen ecenin vücudunu kavrayıp bir hamlede omuzlarına aldı. Gözleri büyüdü ecenin. Hemen keremin başına tutundu.

"orası güzelmi bebeğim?" başını sallayıp kıkırdadı. Omuzlarından sarkan ayaklarından öptüm.

Arabaya ulaşınca arka koltuğu oturduk ece ile. Kerem de şoför koltuğuna oturup sürmeye başladı.

Ece kucağımda elleriyle ayaklarıyla oynuyorum. Yumuşacık, mis kokuyor.

"şeneep ayaba didiyorrr" yanaklarından öptüm.