"Ben buraya Ağabeyimi bulmaya geldim"

8. bölüm

Multi: Beyza

Teyze'nin elinde çöpü gördüğümde 'ben atarım' dedim ve ayakkabılarımı giyip 5, 10 metre uzaklıktaki çöp'e doğru yürüdüm. Tam çöp'ü atarken arkadan tanıdık bir ses "Beyza?" diye bağırdı merakla.

Arkamı döndüğümde bu Jinyoung'du çok utanmıştım, beni bu halde göremezdi. Hemen yanıma geldi ve bıyık altı sırıttı. "Pyjama'n yakışmış!" dedi sırıtarak. Yaa, ama bu çocuk neden bukadar tatlı? Utançtan yerin dibine giriyordum resmen.

"Senin burada ne işin var?" diye sordum. "Ben burada yaşıyorum, peki ya sen neden burdasın?", "Nee, gerçektenmii? Bende burada yaşıyorum." dedim ve bizim ev'i gösterdim. Şansıma Taeyeon'un kardeşiymiş.

Koşarak ev'e gittim ve odama çıktım. Rutin işlemlerimi tamamladıktan sonra yatağıma uzandım ve derin bir uykuya daldım.

Uykumu almış bir vaziyette yataktan kalktım ve banyo yaptım. Aşağı indiğimde Park teyze kahvaltı hazırlamıştı. Kahvaltı yaparken Park teyze "Akşam'a ne pişireyim istersiniz? eğer Türk yemekleri isterseniz geçen internette araştırmıştım ve birkaç birşey buldum."
"Bizim için fark etmez ben ne olursa olsun yerim" dedi Amine sırıtarak.
Hep beraber güldük ve yemeye devam ettik.

Sekreter bizi daha aramamıştı. Açıkcası bugün yapacak birşeyimiz yoktu muhtemelen ev'de film izleriz Amineyle.

Annem gil'i çok özlediğimden aramıştım onları. Çok iyi olduklarını söylediklerinde içim rahatlamıştı.
1 hafta sonra Türkiyede tatil olduğundan Kübra ve Ayaz (Beyza'nın kuzenleri) bir ihtimal Kore'ye hem bizi ziyarete hemde tatil amaçlı gelebilirlermiş. Bunu duyduğumuzda Amine ile  çok sevinmiştik.

Bir saat sonra

"Telefonun çalıyor Beyzaa!!" diye bağırdı Amine, ben Odamda olduğumdan duyamamıştım. Hemen koşarak aşağı indim ve telefonu açtım.
" Alo?" , "Ben Kwon hwan jong beyin sekreteriyim. Kwon hwan jong bey bir iş görüşmesi için Almanya'ya gitti. Ve bir kaç güne gelir." dedi sekreter ve kapattı.

Kapı çaldığı için koşarak kapıyı açmaya gittim. Bu Jinyoung ile Gongchan idi. Biraz şaşırmıştım doğrusu. Neden geldilerki. Herzamanki gibi Jinyoung'u gördüğümde karnımda kelebekler uçusuyor gibi oldu. Ve bana o muhteşem gülüşü ile gülümsedi. "Selam" dedi Gongchan. Arkadan Aminenin sesini duydum, 'Kimmiş?" diye sordu ve yanımıza geldi gongchan'ı gördüğünde gözleri parladı. "Selam çocuklar" dedim neşeli bir şekilde.
"Hangi rüzgar attı sizi buraya?" diye sordu Amine. "Sizi almaya geldik!"