Another World

Bölüm 8

   "Imh... Bundan sonra geldiğin yere akademiye geri dönmek zorundasın orda kurduğumuz düzenin ne olursa olsun bozulmaması gerekir."yüzümdeki göz yaşlarını silerken babam dedi. "Niye ki bu kadar yıl sonra kavuşmuşken niye ayrılmak zorundayız?"yüzümü ekşiterek sordum. "Evet yeni kavuştuk ama bu dünyadaki barışın bir daha bozulmaması için senin yardımına ihtiyacım var.Biliyorsun ki vampir , kurt adam ve şeytanlar şu anda kadınların yani kraliçelerin yönetimi altında ve bunun böyle kalabilmesi için çocuklarının atalarında gelen nefret ve hırsı miras almaması için akademi ülkesini kurdum.Barış dönemindeyiz ama bu her an bozulabilir.Senin de benim gibi tanrısal gücünün farkına vardın.Ben bu güce 'Tanrı hükmü' diyorum.Bir düşünceyi kuvvetli bir şekilde aklında tekrarlarsan onun gerçekleşmesi şeklinde açıklanabilir." dedi babam.

   "Tamamda ben niye bunu yapmak zorundayım .Sen dururken bunu benim yapmamdaki amaç ne?Tanrı hükmü müdür nedir onunla işte barışı sağlayamaz mısın?" yüzümü daha da ekşitirken dedim. "Ben bile yaşayanların düşüncelerine dokunamam.Onun için perilerle iş birliği yapıyorum ya karşımdaki kişilerin ne düşündüğünü bu sayede anlıyorum.Mira olmasa o büyük savaşı durduracak kuvvetim de olmazdı."diye babam yanıt verdi. "O niye peki?"babamla beraber yürüyerek tahtına geçerken dedim.O sırada babamın omzundaki Mira araya girdi. "Siz tanrıların bile yönettiği tüm ırkları karşılarına alacak gücü yok üç veya daha fazla ırk birleşip tanrılarına karşı çıkarsa onu alt etmeleri o kadar zor değil."uçarak tahtın üstüne konarken dedi.Annesi konuştu Fi susar mı.Fi "Biz periler bile kendi başımıza güçlerimizi tam kullanamayız.Kullanırsak ancak %20 kadarını ancak kullanabiliriz.Birileriyle bir anlaşma yaparsak ancak bu durumu ortadan kaldırıp %100 ünü kullanabiliriz." omzumda ayaklarını sallarken dedi.O sırada babam tahtına geçmiş bende tahtın koltuğuna yaslanırken "O yüzden savaşta insanlar ile perileri birbirleriyle anlaşma yaptırdın.İki tarafta kazançlı çıktı bu sayede."dedim.

   Babam "Aynen dediğin gibi oldu.Herkes kazançlı oldu." kafasını aşağı yukarı hafif sallarken dedi.İşler yatışmış gibi olunca Helen ileri çıkarak "Efendim işlediğim suçun cezasını çekmeye razıyım lütfen cezalandırın beni." yere diz çökmüş bir şekilde dedi.Babam "İşini sen iyi yaptın.Er ya da geç öğrenecekti zaten.Biraz erkene alındı sadece hem benim içinde iyi oldu.Oğlumla erken tanışabilme fırsatı yakaladım." Helen'in suçluluk hissini azaltmak için dedi.Helen başını kaldırarak "Bu mütevazı sözlerinize layık olmaya çalışacağım efendim.Teşekkürler..." dedi.Sonra yerine döndü.Ardından Ellen aynı şekilde ileri çıkıp aynı şekilde yere diz çökmüş ve başını yere eğmiş bir şekilde "Helen'e ceza vermediğiniz için teşekkürlerimi sunarım.Eğer zamanında uyarmış olsaydım bunlara gerek kalmayacaktı.Cezamı verirseniz mutlu olurum efendim..." dedi.Babam "Aynı şekilde Helen'e dediklerimin dışında bir sözüm yok sana da baş meleğim." ciddi bir şekilde dedi.Ellen de aynı şekilde yerine geri döndü.

   Babamı dürterek "Peki benim güçlerim uyandı dedin başka ne gibi güçlerim var?Hep Fi'den yardım almaya gururum el vermiyor." dudak bükerek dedim.Fi durur mu yerinde "Sen beni beğenmiyor musun da güçlenmek istiyorsun ha başından def mi edeceksin beni seni pislik sonunda gerçek yüzünü gösterdin."etrafına karanlık aurasını yayarken dedi.Bu kız öldürecek beni eninde sonunda niye direniyorsam diye düşünmeden edemedim. "Yok hep sen koruyan taraf olacak değilsin ya biraz da sen korunan taraf ol istedim sadece..." masumane bir tavır takınarak dedim.Fi biraz yatışmış gibi gözükmesinin ardından aura ortadan kayboldu. "Ayy ! Sen beni düşünüyormuşsun.Eh insan biraz sevgilisinin üstüne titremesi gerekir..." diyerek gözlerini benden kaçırarak kıkırdadı.Babam aramızda geçen gösteriyi gülümseyerek izledikten sonra "Öhöm!Tabi ki başka güçlerinde var: elementlerin hepsine hükmetme , Ölümsüz koruyucu yaratma, Nesnelere hayat verme veya alma, Güçlendirme, Zayıflaştırma...Aklına gelebilecek her şey desem yeridir.Ancak dediğim gibi düşüncelere maalesef dokunamıyorsun.Perilerimiz sayesinde sadece okuyabiliriz."dedi.