Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bir ölüm, beraberinde daha kaç can götürebilirdi?Bataklığa saplanmış bir hayatta, intikam için uzatılan bir yardım eli kör bir karanlığa tutulan ışık gibiydi. İki seçenek vardı; ya bu ışık hayatı boyunca onun gözlerini kör edecekti, ya da kaderindeki çizgide yürürken yolunu aydınlatacaktı. Güvendi. Bedeninden değil, ruhundan yaralıydı. Aldığı her nefes, ruhundaki yaraları acımasızca sızlatırken bedenine sığındı. Bedenine büyük gelen ruhu, omuzlarına atılan ağır bir yük gibi tırnaklarını tenine geçirdi. Sığmadı ruhu bedenine.Bedeninden vazgeçti, ona sığındı.Yaşadığı hayat ona ölümün timsali gibi gelirdi. Ölümden korkuyordu ancak ölüm aldığı nefes kadar yakınındaydı.Ondan sonra ölmek istedi.Hayatını, boş hayallere sığdıramayacağını düşündüğü için asla hayal kurmadı. Gerçek olmayacak hayallerin can yakacağını düşündü. Canı yandı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
