24.bölüm

852 55 4
                                    


Bu bölümü perilus nickli arkadasima itafen yazdım .

Umarım yeni bölümü begenirsiniz . Yorumlariniz ve beğenileriniz bekliyorum
Keyifli okumalar .



Gizem li adamı en son gördüğüm günün üzerinden tam bir hafta geçti . O kişinin kim olduğunu öğrenmek için günlerdir her gece aynı yerde yürüyorum ama yoktu .
Buradan çekip gitmek gelsede aklıma nereye kaçabilirdim ki . Kaçmadan yüzleşmek en iyisiydi Ama yoktu çevrede bir kaç kişiye de sordum ama tanıyan bilen yoktu bu içimdeki korkuyu dahada arttırdı.
Bir haftanın sonunda ümidi kesmiştim artik .
Mete hala boşanma konusunda bana yardımcı olmuyordu . Alp i arayıp onunla konuşmak geliyordu aklıma ama ona karşı icimde anlamsız bir duygu vardı öfke mi ? Yoksa gurur mu ? bilmiyordum.
Son günlerde her gece rüyamda yüzü olmayan birini görüyordum . Her ne kadar korkunç gelsede ben her gece o rüyayı gördükçe içine huzur kaplıyordu . Tarifsiz bir huzurdu, ben bu huzuru bir tek Alp in yanin da bulmuştum galiba .
Aylar oldu sesini duymadım ne Ada, ne Mete ne de Ceren onun hakkında benimle hiç birşey paylaşmıyorlardı . Beni tamamen sildi galiba .
Neden silmesin ki . Ona verdiğim hiç bir sözü tutamadım . Ne Maralın emanetlerine Ne işine , ne de sahte evliliğime .
Bir gece yine huzur li bir rüyanın ardından eve sığamadım kendimi attım sokaklara ne kadar yürüdüm bilmiyorum . Karanlık sokaklar iyi geliyordu bana . Bir ara karşım dan bir grup geçti en son hatırladığım oydu basim dönmeye başladı bir duvara yaslandigimi hatırlıyorum gerisi karanlık .
Gözümü açtığımda bir yatakta yatıyordum . pencereden sızan ışıklar güneşin doğduğunu haber veriyor gibiydi ama nerdeydim böyle kolumda serum izi vardı . Yataktan kalkıp toparlandim yavaş yavaş odadan çıktım kimse yok gibiydi .O an bir ses duydum sese doğru gittiğimde mutfakta birşeylerle uğraşan gizemli adamla karşılaştım
"Merhaba" dedim . Korkmam gerekmiyor muydu? Ama korkmuyordum
Başı ile selam verdi . Ne oldu bana desem cevap verir mi acaba bu defa
"Ben nasıl geldim buraya ?"dedim
Cevap vermedi tabiki gözlerini hiç yerden kaldırmıyor du saçları uzun sakallı gözlerini de yerden kaldırmayınca Cinar mi degil mi anlayamıyordum. Mutfaktan çıkıp gitti .Döndüğünde elinde bir defter ve kalemle geldi .
Bir şeyler yazdı bana uzattı .
"Hanımefendi dün gece sizi sokakta baygın buldum evinize götürebilirdim ama yaşlı teyze o saatte endişe eder diye götüremedim . Buraya doktor çağırdım ve size serum bağladılar . Tansiyonunuz düşmüş . Açlık tan ve stresten olabileceğini söyledi . Ama yinede kontrol ettirmeniz gerekiyormus. "Yazıyordu
"Teşekkür ederim "dedim
Başı ile yine cevap verdi
"Bir kaç defadır karşılaşıyoruz yüzme bakmıyorsunuz neden.?"
Cevap vermedi
"Peki adın ne ?"
Yine yazdı deftere "benim adın yok hanımefendi "
"Nasıl adın yok ? İsimsiz insan mi olur "

Yazdı . "Bir zaman lar benimde bir adım vardı . Ama şimdi ne adımın nede hayatımın bir önemi var siz bana ne diye hitap etmek isteseniz öyle sesle nin "
İyiden iye oyun oynuyordu benimle bu Cinardi başkası değil sesinden tanırım diye konuşmuyor du yüzüme de bu yüzden bakmıyordu .
İyiden iyiye gerildim .
"Ben gitsem iyi olur . Ne kadar saklarsan sakla kim olduğun anlaşılıyor "dedim
Arkamı dönüp evden çıkmak üzereydim kolumdan tuttu
"Ne demek istediniz "yazılı bir kagit uzattı
"Bana Ay ışığı dedin .kim olduğunu o gün anladım "
"Ben sizinle Bir gece karsilastigim için demiştim o gece ay dolunaydi güzel Bir şeyler söylemek istediğim için yazmıştım özür dilerim "yazdı
"Lanet olasıca yüzüme bak o zaman "diye bağırdım
Bakmadı "bana bak"diye tekrar bağırıp elimle başını kaldırdım gözlerine bakınca o değildi Çınar değildi ama ne güzel bakıyordu.Baka kaldım
Kendimi toparlayıp "Tabi ya lens taktin değil mi ?"
"Hayır değil ?"der gibi başını salladı.Ama biraz önce güzel bakan gözler gri lesti sanki sinirlenmiş miydi ?"
Dikkatli bakınca olmadığı belliydi . Paronayak oldum galiba diye düşündüm .
Ama yok değil bu gözler tanıdık ti, yada değildi . Galiba deliriyorum.
Bir şeyler yazdı.
"Hanfendi evinize kadar birakayim iyi değilsiniz ."
"Özür dilerim gerçekten sanırım çok saçmaladım "
"Önemi yok . Beni bu kadar merak ettiyseniz bir gün size kendimi anlatırım dinlemek isterseniz "yazdı
İşte bana bunlarla gelin uzun zamandır kimsenin hayatını dinlemedim . Hatta uzun zamandır kimseyle tanışıp arkadaş olmadım.
"Şimdi önce şöyle yapalım . Benim adım Güneş bana Hanımefendi demen gerekmiyor. Ben hanımlığı beceremem dedim. " gülümsedi
"Sana gelince sana bir isim bulalım madem
Ne olsun?"
"Bana siyah derler "yazdı
"Güzelmiş sevdim bu ismi . Şimdi siyah ben eve gideyim biraz dinleneyim yarın akşam ilk karşılaştığımız yerde hikayeni dinlemek isterim . "
Demiştim ki adam konuşmuyor du ki
"Pardon okumak isterim "dedim gülerek
"Peki efendim "yazdı.
"Efendim yok Siyah , Güneş diyeceksin"
"Peki Güneş "yazdı
"Şimdi bana musade yarın görüşmek üzere . Çok teşekkür ederim . Bana yardım ettiğin için "
"Rica ederim kim olsa yapardı. Ama doktora gitmeyi ihmal etmeyin "
Yazdı
"Peki o is bende siyah hoscakal "dedim
Ve kapıdan çıktım eve doğru yürüdüm yürüdüm ohh temiz hava ne iyi geldi .
Evin önüne geldigim de bir kaç karanlık araba vardı .
Yani siyah .
Kim geldi acaba diye merakla hızlandım .
İçeriye girdiğimde çığlık koptu
"Güneş diye cırladı " Tabiki cırlayan Ceren di . Baskasi sıksa kendini bu sesi çıkaramaz emin olun . Boynuma atladı resmen .
Ne çok özlemişim bu Kizi ben ya.
"Siz na zaman geldiniz yahu"dedi.
Mete hızlıca gelip" nerdeydin sen ?"dedi
"Sana merhaba abisi . Kızım ben giderken sizi birbirinize emanet etmedim mi ? İnsan boş vakitlerinde nezaket kuralları öğretir suna . hih su bakisa bak bakisa . Gelde bi sarıl önce . Buradayız tek parça "
"Cadı iki sin kızım sen hemde supurgelisinden" dedi ve sarildi endişelenmiş ti belli ki haklı olarak
"Şimdi anlat bakalım"
"Anlatırım Siz oturum Ben bu üzerimi değişip geleyim "dedim.
"Rahatlığa bak hanımda ki ya . Acele et öldük meraktan kızım ya "dedi Ceren
"Birseyim yok "
"Kızım yoksa manita mi yaptın "dedi
"Ceren olsa senin haberin olmazmiydi "dedim
"Doğru yok sevgilin "
"Hadi tutmayın beni geliyorum birazdan acım kahvaltı yapalim hem anlatırım hem yeriz "dedim
"Tamam Güneş kızım hemen hazırlıyoruz "dedi Ayse sultan
"Sağol sultanım "dedim
Odama çıkıp ılık bir duş aldim, giyinip indim aşağı . Her zamanki gibi enfes bir sofra kurulmuştu . Bizimkiler oturmuş beni bekliyorlardı.
"Eee siz neden geldiniz bakalım bunca zaman gelmediniz, gelmeseydiniz "
"Gidelim istersen . Evimden de koyuluyorum ya bu ilk olacak"dedi Mete
"Aman sende ne alıngan olmuş un . Ne yaptın Ceren sen buna baya torpulenmis"
"Ben ne yapayım ki ona ,hem ben neden yapayim ki "
Ay bu heyecanlandı ,kıyamam bunlarda var bir şeyler ya hadi hayırlısı
"Geçen hafta gelmediniz beni buraya attınız diye sizlaniyirdordun, geldik şimdi ne istiyorsun anlamıyorum . Kalk cadı gidiyoruz "
"Hem neden Ceren i alıyorsun yanına onsuz gidemiyor musun "dedim gülerek
Tam da bekledigim gibi ikisi birden ellerini kollarını nereye koyacaklarını şaşırdılar .
"Bir dakika ya siz çıkıyor musunuz?"
"Kim nereye çıkıyor ? Ha biz mi yok canım yok artik "
"Ceren Meteyi bilmem ama senin gözlerinden anlarım ben "
"Neyse şimdi bunları bırakta gece neredeydin ?"
"Şimdi ben burada biri ile tanıştım dilsiz ama duyan bir Turkle tesadüfen karşılaştık . Hikayesini bilmiyorum ama önce yardım etmek istemiştim ona sonra bana bir not bıraktı notun sonunda Ay ışığım tarzında bir yazı yazmış "
"Çınar mi yoksa "dedi Ceren
"Bende tam böyle sanmistim "
"O şerefsiz burada mi yoksa . Bu defa gebereceğim onu "dedi Mete
"Sakin ol abisi önce dinle "
"Ama ..."
"Dinle odun" dedi Ceren
Pek memnun olmasada Mete dinlemeye koyuldu.
"Yüzü sakallı ,saçları uzun, gözlüklü yüzünden tanıyamıyordum. Bir haftadır yoktu bende o mu degilmi anlamaya çalışıyordum Gözlerine bakmamıştım onu gözlerinden tanırdım . Dün sokaklarda gezerken başım döndü bayılmışım . Gozumu açtığımda onunlaydım . Tansiyonum düşmüş doktor çağırıp bana yardımcı olmuş .
"Neyin var Doktora gidelim bir öğrenelim . Belkide o adam birşey yaptı o zaman bayıldın "
"Yok sanmıyorum sokak boştu "
"Yinede ..."
"Amma velakin o adam Çınar değil. baktım gözlerine ama gözleri o kadar başka bakıyordu ki "
"Bu gizem hiç hoşuma gitmedi"
"Merak etme abisi . Eee şimdi siz anlatın bakalım Ada nasıl ?"
"Lafı neden değiştirdin şimdi sen ?"
"Off ama lütfen "
"Ada çok iyi canım okul ev arasında gidip geliyor .Fırsat buldukça bizde gidiyoruz seni soruyor Güneşin işi ne zaman bitecek diyor sürekli "
"Cok özledim onu?"
"Kocanı ozlemedin mi?" dedi Mete
"Benim kocam yok neden anlamıyorsunuz "
"Güneş aylardır yoksun ,Alp senden boşanmak istese boşanmaz miydi?"
"Boşanırdı galiba"
"Bak Güneş ben Alp i bu dünyadaki herkesten iyi tanırım Maral dan bile ... Bir bakışı ile neler anlatır ,bir hareketi ile neler yapar en iyi ben bilirim. Şimdi diyorum ki Alp senden boşanmak isteyene kadar sen bunu yapma "
"Ben onun önünde engel olmak istemiyorum "
"Alp e engel olabilecek güçte biri değilsin Güneş . Alp ne isterse yapabilecek güçte , Ne isterse inan bana "
"Peki beni hic sordu mu?"
"Hayır "
"Beni sildi demekki."
"Silmesin mi istiyorsun "
"Hayır . Yani hayır derken ..."abuk sabuk konuşmaya başlayacaktım ki...
"Ben anlayacagimi anladım "
"Hayır beni yanlış anladin "
"Bana bak şimdi ben seni Kardes bildim , sende beni abi bil . Sen kacirildigin gün Alp ne haldeydi biliyor musun ?"
"Ceren biraz anlattı "
"Bu cadı sana ne anlattı bilmem ama Alp seni kaybetmeye korktu , hatta herşeyi hatırladığın gece kriz gecirdin , o şerefsiz e neler yaptı bir bilsen "
"Ben neden Cadı oldum yine Odun "dedi bizim kiz
"Sen kaç saattir ne güzel susuyordun aynı ekilde devam edersen bu bu akşam bendensin " dedi Mete
"Aman kalsın Odun"
"Yont o zaman "
"Ben bir yontacam seni zaten "
"Konumuza geri done bilirmiyiz artik , Ne yaptı ona "
"Ben bunu söyleyemem sadece şunu bil senin saçının teline zarar gelse emin ol dünyayı yakacak "
"Peki o kadar iyi tanıyorsun arkadaşını bana neden gitme demedi , neden?. Tek kelime ya"
"Orada neler olduğunu Öğrendi hatta öğrenince çıldırdı öldürüyordu onu ama güçlü çıktı şerefsiz "
"Nasıl yani o size ne anlattı ki? "
"Şey yani o güne geri götürmek istemem seni ama ... Anlasana kızım "
Ceren de ben de Metenin yüzüne şaşkın şaşkın baka kaldık . Ceren avazı çıktığı kadar bağırdı . "Ne saçmalıyorsun sen Mete? "
Mete ile tartışıyorlardı belli ki ama duyduğum sadece ugultuydu.Ben tek kelime edemiyordum .Gözümün önünden film şeridi gibi geçiyordu olanlar . Sanki film ağır çekimde yavaş yavaş ilerliyordu.
Bu muydu yani tek nedeni . Bu olamaz olmamalıydı .
Masadan uğultu eşliğinde ayağa kalktım odama gitmekti niyetim . Ama başaramayacaktım belli ki .


AY IŞIĞIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin