18. Bölüm Gizemli Mektup

172 36 12
                                    

Rüzgar saçlarımı uçururken kollarımı bedenime daha sıkı sardım . İçimi titreten rüzgar bana iyi geliyordu bir yandan da . Üşümeyi severim ben zaten . O yüzden çıktım buraya . Sabah erkenden kalkıp yola çıkmıştık . Normalde gülerek ve eğlenerek geçirdiğimiz yol , düşünceli ve sıkıntılı geçmişti . Ben Emir'le gitmiştim . Diğerleri de her zaman ki düzenle . Yol boyunca hiç konuşmamıştık . Çok sessiz geçmişti . Bir ara durup yolda ki marketten yiyecek bir şeyler almışlardı . Ben ayaklarımı Emir'in kucağına uzatmış , koltuğa iyice sinmiş bir vaziyette yolu izlemiştim . Yol bitince de bir dağ evine gelmiştik . Burası neresi diye sorunca biraz hüzünlenerek buranın babasının çok sevdiği ve özellikle stresli anlarından çıkmak için birlikte gittikleri dağ evi olduğunu söyledi . Üzülmüştüm . Benim üzüldüğümü görünce hemen ifadesizleşti ve eşyaları taşımaya başladı . O sırada buraya neden geldiğimizi sormuştum . Eşyaları taşımayı bırakıp yanıma gelmiş elleriyle yüzümü kavramıştı . Buraya benimde bu stresli ve yıkılmış halimden biran önce çıkabileyim diye getirmiş . Sonra anlıma uzun ve sert bir öpücük bırakıp eşyaları taşımaya geri dönmüştü . Düşünceli sevgilim benim ...

Şuanda da dağ evinin balkonunda - ki balkon olmak için baya büyük - dağların ağaçlarla olan muazzam uyumunu izliyordum . Arkadan belime sarılan bir çift elle tablo tamamlanmıştı . Artık tamamdı . Sadece ruh halim bozuktu ve tipim kaymıştı ama olsun elbet toparlardım . Annem ağlamamdan nefret ettiği kadar gülmemi de çok severdi . Babamda en çok yüzümü asmamdan ve somurtmamdan nefret ederdi . Canlarım . İkisi de nur için de yatsınlar ...

Ellerini karnımın üstünde birleştirdi . Kafamı omzuna yaslayıp gözlerimi kapattım . Ellerimi de ellerinin üstüne koydum . Derince bir iç çektim . Çam kokusuyla onun kokusu birleşince daha bir güzel oluyor . Şakağıma dudaklarını bastırdı . Dudakları hala şakağımdayken konuşmaya başladı . " Atlatacağız . Birlikte . " kafam omzundayken olumlu anlamda salladım . " Birlikte . " diye onayladım . Birazcık daha öyle durduk . Taki kapıdan Ediz'in sesi gelene kadar . " Miray biraz konuşalım mı ? " Emir'den ayrılıp arkamı döndüm . Umutla bana bakıyordu . O da çok kötüydü . Kafamı olumlu anlamda salladım . Kafamı Emir'e çevirdiğimde bana çatık kaşlarla bakıyordu . Bıkkınca nefesini verdi . Beni kendine çekip bu sefer diğer şakağımı öptü . Sonra da içeri girdi . Kafamı Ediz'e çevirdiğimde balkonda ki oturma grubuna ilerliyordu . Bende onun gibi oturma grubuna ilerledim ve oturdum . Çok rahatmış bunlar ! Bağdaş kurup karşımda ki küçüklüğüme baktım . Benim meraklı bakışlarıma karşın çok stresli gözüküyordu . Derin bir nefes aldı .

" Miray bak ben çok üzgünüm . Hepsi benim hatam . Eğer polise haber verseydik ya da ailelerimize , o zaman her şey daha güzel olabilirdi . Çok üzgünüm . Özür dilerim , özür dilerim , özür dilerim ... " ağlamaya başlayınca hemen yanına koştum ve yandan kollarımı ona sardım . Ben de ağlıyordum . Umarım kriz geçirmem . Vücudunu bana tamamen döndürerek ağlamaya devam etti . Kafasını boynuma gömdü geçmişim ve geleceğim . Ben de aynısını yaptım onun çikolatalı pastası olarak . Bir süre öylece ağladık ikimizde , çaresizce . Benden ayrılıp gözlerini sildi . Hızla ben de kendi gözlerimi sildim . Derin bir nefes aldı . Doğanın o muhteşem kokusunu içine çekip bıraktı . Gözlerini kapattı . Bu yaptığıyla huzur bulmuş olmalı . Gözlerini açıp bana baktı ve gülümseyerek konuşmaya başladı .

" Çikolatalı pastam . Yine eskisi gibi olabileceğiz değil mi ? " umutla sorduğu soru gözlerimi doldurmuştu . Gözümden bir damla yaş düşünce hemen gülerek elimle sildim ve yine gülerek konuşmaya başladım . " Tabii ki de ! Annem böyle olduğumuzu duysaydı bizi terliklerinin topuklularıyla bir güzel elden geçirirdi . O yüzden eskisi gibi olacağız . En azından onlar için . " dedim burukça bir gülümsemeyle cümlemi tamamlarken . Bana sıkıca sarıldı . Bir diğer güven bulduğum kollar ...

Zıt KutuplarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin