Bölüm 2

31 2 0
                                    


Herşeyden önce kendim olmayı özlüyordum. Gündüzleri Sare olsamda geceleri eski alışkanlıklarıma devam ediyordum. Dün gece yine motor yarışlarına katıldım, oradaki insanlara sadece yarış için Amerika'dan geldiğimi ve ailemin haberinin olmadığını söylemiştim bu yüzden kimsenin kulağına gitmeyecekti, yani en azından ben öyle umuyorum. Çoğu kişi benim arkamdan kötü konuşuyordu eskiden ama ben adım gibi eminim ki hala daha diyorlardır. Bildiğim, doğru olan tek birşey varsa eğer oda şu ki bir insanı dış görünüşüne yargılıyamazsınız. Gizem'i yani beni uzaktan gören biri bakire değil bile diyebilirdi, ama gerçek şu ki ben öpüşmeyi bile bilmeyen bir kızdım. 

İnsanlar kendini bilmeli değil mi? Kendi sınırlarını bilmeli, neler yapabileceğini bilmeli. Ben benim sınırlarım olmadığını biliyordum. İstersem herşeyi yapabileceğimi biliyordum. Benim diğer insanlardan farkımın kendime olan güvenim olduğunu da biliyordum.

Dün geceden sonra kendimi toparlamam uzun zaman aldı. Çünkü uzun zaman sonra ilk kez Egemen'le buluşmuştum. Yapmamam gerekiyordu biliyorum, onu bir daha görmemem gerekiyordu, ama yaptım. Bir insan sevgiyi ilk ailesinden öğrenir. Belkide benim sevginin ne olduğunu bilmememin nedeni budur. En yakınımdaki insanlardan görmediğim sevgiyi, kime gösterebilirdim ki? Sevgi önce görülür, benimsenir, hissedilir sonra hissettirirsin. Ama Egemen benim için istisnaydı sanırım. Egemen'i seviyorum diyebilirdim. Geçen sene okulda hep beraber takılırdık bu yüzden herkes bizi sevgili zannederdi. Adımın çıkma sebebi de Egemen diyebiliriz. Ben umursamıyordum çünkü biri sussa diğeri konuşacaktı. Kaç tanesiyle baş edebilirdik ki? Ben umursamayınca haliyle Egemen de umursamıyordu. Egemen bana birçok defa dokunmaya çalışmıştı ama her seferinde onu kibar bir şekilde reddetmiştim. Fakat dün gece ilk öpücüğümü almıştı benden. Aslında ben vermiştim ona, yarıştıktan sonra öylesine sarhoş olmuştum ki ayakta tutamıyordum kendimi. Çok fazla yaklaşmıştı bana, nefes alırken ki soğukluğu hissedebiliyordum. Niyetim sadece yanağına küçük bir öpücük kondurmaktı. Ama olmadı, nasıl olduğunu anlamadığım bir şekilde dudaklarını dudaklarıma kitlemiştim.  Bu benim ona verdiğim veda öpücüğümdü.

Dışardan bakıldığında çevrem çok geniş gibi görünüyordu. Çok fazla arkadaşım vardı evet. Ama hiçbir zaman Sare'nin kurduğu gibi arkadaşlıklar kuramadım. Öyle ki Amerika'ya gittiğimi söylediğimizden beri beni bir kez Azra aradı, oda kendi sorununu anlatıp akıl almak için. 

''Demek sahilde yanına geldi, oturdu ve seninle konuşmaya çalıştı öyle mi?''

Hayır yani cırladı desem olmiyicak, böğürdü desem olmiyicak. Şu gerizekalı kız neresiyle konuşuyordu cidden? Bu arada Sare'nin kurduğu gibi arkadaşlıklar kuramadım demiştim, ama bu kızı gördükten sonra fikrim değişti. İyiki de kuramamışım. Bu ne be kızım? Kulak mı bıraktın insanda Allahsız.

''Çaktırmadan yavşamaya çalıştı diyelim. Ama daha çok Gizem'i sordu.''

''Haa. Şimdi anladım.''

''Ne anladın?''

''O sürtük kardeşini sorduğu için sinirlendin. Çünkü asıl konu oydu değil mi? seninle konuştu çünkü Gizem'i merak ediyordu. Sende sinirlendin en son patladın çocuğa.''

Bu kızın adı neydi amına koyim. Unuttum.

Bu arada bana sürtük dediği için çok güzel birşey yaptım tabiiki. Bu göt ağızlının saçlarına yapıştım ve o iğrenç dipleri siyah uçları sarı saçları elimde kaldı, öyle bir yolmuşum ki kızın bütün saçları elimde kaldı. Kızın haline acıdım ve dövmeyi bıraktım. 

''Ya ne yapıyorsun Sare?! Ne yapıyorsun sen?!''


''Ordan bakınca ne yapıyor gibi görünüyorum gerizekalı?''

İkili HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin