Bölüm 3

37 2 0
                                    



Odama çıktım ve yatağımda Oturmuş Sare ile olan fotoğraf albümüze bakan Görkem'i görmeyi tabikide beklemiyordum. Hemen kapımı kitledim, elinden de fotoğraf albümüzü alıp geri eski yerine koydum.

"Yani ben 'Gizem Özdemir'im' derken ciddiydin."

"Soru sorması gereken kişi sen değilsin benim. Evimde ne işin var ? Evimi geçtim odamda ne işin var? Onuda geçtim eşyalarımı karıştırman yetmezmiş gibi hiç de yabancılık çekmeyerek yatağımın üstünde oturmuşsun ki halen daha da oturuyorsun!"

"Şş. Ailenin dikkatini çekmek istemezsin değil mi? Zaten sana yeterince kızgınlar."dedi ve yatağımdan inip karşıma geldi.

"Odama nasıl girdin?"

"Penceren açıktı."

"Bundan sonra penceremi kitleyerek kapasam iyi olur sanırım."

"Ben bişeyi yapmaya kafama taktıysam yaparım Gizem. Odanın camını kitlersin başka bir odanın camından girerim. Seni engellemek nasıl imkansızsa benimde öyle sadece istemem yeterli."

Bana Gizem diyince ister istemez irkilmiştim farkedilmicek gibi değildi ama o bunu görmezden gelmişti bunun için ona çok büyük bir teşekkür borçluydum.

"Sare olduğumu sandığın için benimle ilgileniyordun değil mi?"e zaten kim benimle ilgilenirdi ki. Egemen bile ilgilenmiyordu kuyruğuydum ben sadece onun.

"Hayır senin Sare olmadığını en başından bile biliyorum. Birincisi gözlerinden anladım ve şu elmacık kemiğindeki küçük beninden. Doğrusu çok güzel bir görüntü veriyor sana ama sen beğenmiyorsun. Bu yüzden de oraya fondoten sürerek kapatıyorsun ve insanların farketmesini engelliyorsun. Ama bir şey unutmuşsun. Bugün sürmemişsin ve fotoğraf albümündede Sareyle küçüklük fotoğraflarınızda var. Senden hep şüpheleniyordum ilk gördüğümden beri, yarışlarda herkese ben Gizemim dediğinden beri ki zaten senmişsin, son olarak bugün Azrayla kavgan herşeyi kızıştırdı. Birde seninle konuştuğumda yüzündeki beni görünce.. Emin olmak için albümünü karıştırdım."

"Desene birleri Sharlock Holmes olmak istemiş. İyi bari eğlendim mi?"

"Gizem neler olduğunu anlatır mısın artık? Neden herkese Sare rolünü oynuyorsun?"

"Bu seni ilgilendirmez Holmes."

Korkmaya başlamıştım. Kardeşimi öldürdüğüm gerçeğini ben ve ailemden başka diğer kişilerinin bildiğini ve bana insanların kardeş katili dediklerini düşünmeye dayanamadım ve elimden olmadan gözlerimden akarsu gibi yaşlar dökmeye başladı.

Görkem beni kendisine çekti ve başımı okşadı. Ne yalan söyliyim kendimi uzun zamandır böyle iyi hissetmemiştim birinin bana destek olması,birinin dayanağım olmasına o kadar çok ihtiyacım varmış ki. Yaşamayı unutmuşum resmen.

"Seni zorlamıcam Gizem anlatmak istediğinde bana anlatırsın yalnız şunu bilmeni isterim ki artık bu işte yalnız değilsin."dedi ve bana sıkıca sarıldı. O kadar sıkıydı ki kollarımı kaldırıp ona sarılamıyordum.

Beni bıraktı ve pencereye doğru yürüdü tam inecekken durdum onu.

"Benim hakkımda bu kadar incecik detayları nasıl biliyorsun? Sen anladıysan diğerleri de anlayabilir değil mi? Bu mümkün?"

Ağladığım için sesim kesik kesik çıkıyordu ve araya hıçkırıklarım da dahil oluyordu.

"Imm.. Gözü ve aklı olan Gizem senin Sare olmadığını direk popona baksa bile anlayabilir aslında."diyip göz kırptı ve aşağıya atladı.

Kendimi yatağıma attım ve tavana yapıştırdığım yıldızlara baktım. Karanlık olduğunda o yıldızlar parlıyordu. Fakat kafam o kadar doluydu ki düşünemiyordum bile kısa zamanda uykuya daldım.. Camdan tıkırtı sesine uyandım. Saate baktım, uykuya dalalı sadece bir saat olmuştu. Cama doğru yürüdüm ve camın öbür tarafında Görkemi gördüm. Sinirli bir şekilde camı açtım

"Ne arıyorsun sen burda yine?"

"Sana geldim Gizem, konuşmamız gerek."

Sitede oturuyor olsakta komşulara rezil olmak istemiyordum ve sesi aşırı derecede endişe içerdiği için merakımda içeri almamdan nedenlerimden biri sayılabilirdi. Bu yüzden Görkemi içeri aldım. Oturması için yatağımı gösterdim ve "neler oluyor?" dedim. Görkem gözlerini dağılmış saçlarımdan çekti ve

"Azra beni aradı ve sende bir gariplik olduğunu düşündüğünü söyledi."

Duraksadım, sonra yanına oturdum.
"O kaşar sana mı yürüyor?" dedim.

Gülmüştü. Benim yanımda ilk kez gülmüştü. Şuan doğru dürüst ilk konuşmalarımızdan birini yapıyorduk. Önceleri hep kavga ve atışma içerikliydi. Dişleri o kadar yerli yerindeydi ki önceden tel takıp takmadığını düşünmedim değil.

"Sanırım konumuz bu değil." Dedi. "Pardon haklısın." Dedim.

Görkem'in bakışları rahatsız ediciydi. Bana göre o bir yabancıydı üstelik şuan benim yatağımda oturan bir yabancı. Ve sanki erken ateş kes ilan etmiş olmanın verdiği his tuhaftı.
"Bir planım var aslında, yada iki." Dedi. Bir an olsun içim rahatlamıştı.

"Neymiş o?" dedim.

"Mesela Sare gibi davranabilirsin ha? Sare'nin bana aşık olduğunu biliyorum. Belki sende böyle davranabilirsin."

Bu söylediği o kadar ironiydi ki elimde olmadan sırıttım.

"Bunu nerden biliyorsun? Tabi ya o kaşar söyledi dimi?"

"Evet o söyledi Gizem. Bak nedenini bilmediğim saçma salak bir oyun oynuyorsunuz ve bir bok beceremiyorsun, sana yardımcı olmaya çalışıyorum."

Yatağımdan kalktım, sinirli bir şekilde

"Benden ne istiyorsun bilmiyorum ama uzak dur, işime karışma. Hatta şimdi defol git." Dedim.

Görkemde ayağa kalktı.

"Nasıl istersen buzlar kraliçesi. Nasıl olsa kendin bana geliceksin ve yardımı isticeksin ama söyliyim bunun için bana yalvarıcaksın hem de kendi rızanla."

"Egonuda al git. Uykum var."

Görkem hiçbişey demeyerek o gıcık sırıtışıyla camdan atladı ve gitti. Bende o güzel uykuma kaldığım yerden devam ettim.

İkili HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin