2015, Part 1 Mart 1
-HARRY-
"Tamam anne, Anastasia'ya selamını söylerim."
"Harold, o filmin adını unutma."
"Anne tamam unutmam. Telefonuma not alacağım." Telefonu oflayarak kapattım.
Notlara girip yeni not olarak annemin bahsettiği şeyi yazdım. Sonra notlarıma baktım ve bir sürü not eklemiştim. Sil, sil, sil. Dur!
O telefon numarası.. Hala aramadığın o numarayı hemen çevirdim ve telefonu kulağıma götürdüm.
"Alo?" Boğuk gelen sese karşı biraz duraksadım.
"Aa, şey.. Sizin tarafınızdan bana gelen bir sürü mesaj ve video var. Kimsi-"
"HARRY?!" Bu ses.. "Harry, ben Louis. Harry cevap ver, neredesin sen?"
"Louis?" Gözlerimin dolmasına engel olamadım. İçimde telefonu kapatma isteği yoğundu.
"Harry yalvarırım, cevap ver! Çocuğunun sana ihtiyacı var!" Ne? Çocuk? Bu sefer telefonu kapatıp, koltuğa refleks dışı bir şekilde fırlattım. Telefonum çalarken düşündüm..
'O çocuk benim miydi?'
-ALLISON-
Daniel'e televizyon izlemesine izin verdiğimden beri konuşmadan ekrana bakıyordu. Çamaşırları toparlarken yine o geldi aklıma.
Nerdeydi, nereye gitmişti, yoksa bir şey mi olmuştu?
Topladığım çamaşırlardan, Daniel'in olanları elime alıp, dolabına katlayarak koymaya başladım.
"Anne?" Onun sesiyle irkildim. Döndüğümde gözlerimiz birleşti. "Benim baba kim?" Ağzım uzun süre açık kaldı.. Korktuğum başıma gelmişti. Bir şey dememi beklerken, dolabın kapağını kapattım ve ona ilerledim. "Bak Tiny'nin babası orada, benim ki nerede?"
Son kararım cevap vermemek oldu.
Bir yıl daha onsuz gelip geçti fakat bu uzun zaman Daniel'in konuşmaya başlayıp, babasının kim ve nerede olduğunu sormasına engel olamadı. İçim cızlıyor, ciğerlerim alev alev yanıyordu. O yatakta olan şeylere lanet ediyor, her gün ağlıyordum. Çünkü oğluma bakıp, onu hatırlamak gerçekten de çok can acıtıcı..
•
2015 Part 2 Mart 2
-ALLISON-
Odaya hızla giren Louis ve Zayn'i zor şer durdurdum.
"Neler oluyor?"
"Allison... Harry.." Lou'nin nefes nefese sarf ettiği bu kelimeler kalbimi yerinden çıkaracaktı.
"Ne oldu, söyle!" Sesimi kontrol edemezken, Louis'in omuzlarından tuttum ve; "Söyle." Diye tekrarladım.
"Onunla konuştum, beni aradı."
"Ne?!" Diye çığlık atarken, umutlarım çoğaldıkça çoğalıyordu.
"Beni tanıdı, adımı söyledi ama çocuktan bahsettiğimde telefonu kapattı."
"Ondan bahsettin mi?"
"Evet."
"Üzülme Allison, o geri dönecek." Zayn'in sözleriyle derin bir nefes aldım ve gidişlerini izledim.
Hadi Harry, Hadi..
-HARRY-
*2 Gün Sonra*
Üstümde ki yorganı atıp, ayaklarımı dışarı çıkarttım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love Me Dad |HS|
FanfictionYatak odasının kapısından içeriye adım attığımda onları gördüm. O oğlumuza sert gözlerle bakıyor ve hiç konuşmuyordu. Bir kaç saniye sonra Daniel, babasına bir iki adım yaklaştı. Ve sadece üç yaşındaki, Harry'nin kabul etmediği oğlumuz; Harry'nin...