kaza

4K 106 7
                                    

çok özür dilerim canlarım gecikiyor ama okul ve dersane var bu yıl üniversite sınavına gireceğim bana hak verin.ve bu bölümü benim muhteşem yandaşım tuğçe(tueataman) ile yazdık teşekkür ederim bebeğim :)

Allahım bu lürfen bir rüya olsun. Gözlerimi kapattım ve yanağımda bir sıcaklık fark ettim. Gözlerimi açtım ve ağladığımı fark ettim. Esteban karşımdaki koltuğa oturmuş bana anlamsızca bakıyordu. Ona aldırış etmeden hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım ve ağlarken ona birkaç küfür ettim. Ettiğim küfürlere çok sinirlenmiş olacak ki kalkıp bana bir tokat attı ve sersemleyip sandalye ile birlikte yere devrildim.

 "Bu daha bir başlangıç güzelim." dedi ve odadan çıktı.

 Yerde bir içki şişesi gözüme kestirdim ve devrilmiş olduğum sandalye ile birlikte ona uzanmaya çalıştım. Arka elimle şişeyi kavradım ve sandalyenin ayaklarından birinde parçalayıp kırık bir parçasını aldım ve ipi kesmeye çalıştım. İpi kesmeyi başardım ve tabii ki bileklrim de biraz kesilmişti. Bileklerimden akan kanlara aldırış etmeden sarılı olduğum bütün iplerden kurtuldum ve odadan çıktım. O lanet olası piçin olduğu odayı gördüm. Odanın kapısı yarım açıktı. Ama beni fark etmesi imkansız gibiydi. Ses yapmamak için parmak uçlarımla dış kapıya doğru yöneldim ve kapıdan dışarı çıkıp koşmaya başladım. Koşarken ayağımı burktum. Lanet olsun! Neden böyle şeyler beni bulur ki !? Kahretsin birşey yapmam gerek. Nihayet aklımı çalıştırdım ve telefonumu evden çıkarken cebime attığımı hatırladım. Salaklar cebimden telefonu almamışlar. Herneyse telefonu cebimden çıkardım ve acı içinde bir elimi ayak bileğime tutarken diğer elimle de telefondan Zayn'in ismini bulup aradım. Telefonu ikinci çalışında açtı.

"Jas lanet olsun nerdesin neden haber vermiyorsun 4 gündür ?"

"Zayn yardım et. Esteban ve Perrie beni kaçırmışlar. Ellerinden kurtulmayı başardım ama koşarken ayağımı burktum."

 " sen iyimisin nerdein ? nerde olduğunu söyle bana ?!"diye kükredi resmen

endişelenmişmiydi.ama 4 gündür nerdeydi o zaman

 "Zayn bilmiyorum. Kahretsin lanet olası piç herif kaçtığımı fark etmiş. Bana doğru geliyo. Zayn kıçını kaldır ve beni kurtar!"

 Esteban bana doğru çok hızlı bir şekilde koşuyordu. Burkuk ayağımla yerden kalktım ve ben de koşmaya başladım. Tabi buna koşmak denirse. Kaplumbağalar bile benden daha hızlı giderdi. Bundan kesinlikle emindim. "Boşuna kaçmaya çalışma. Çünkü kaçamıyosun." Piç herif haklıydı. Ben hala kaçmaya çalışırken kolumdan tuttu ve beni sürüklemeye başladı.

"Bırak beni piç herif! Sevgilim gelip beni kurtaracak ve size de gününüzü göstereceğiz!"

"Boş hayaller bunlar kızım. Çünkü sevgilin olacak adi herif seni bulamayacak." dedi ukala bir tavırla.

"Sevgilim hakkında doğru konuş! Yoksa.."

"Yoksa ne ? Ne yaparsın? Hiçbirşey . Sadece kaba görünmeye çalışıyorsun bebeğim."

 "Şakam yok!" dedim ve karnına bir tekme geçirdim. Hemen yere yığılmıştı. Ne dayanıksızdı bu salak. Onu iyice dövdüm yüzü gözü mosmor olmuştu.

 "Kaba mı görünmeye çalışıyomuşum Esteban?"

 "Bunu ödeyeceksin" diye mırıldandı ve sanırım bayıldı. Hiçte umrumda değil. Eve nasıl gideceğimi düşünürken siyah bir araba gördüm. Kim olabilrdi ki ? Araba durdu ve cam açıldı. Hah bir sen eksiktin. Pis sürtük.

 "Vaay demek sürtük kaçıyor ha?"

 "Sürtük görmek istiyosan aynaya bak!" Arabadan indi. Sana sürtüğü göstericem ben şimdi kaliteli orospu. İlk önce saçlarını kavradım ve onu yere doğru attım daha sonra yerdeyken karın boşluğuna tekmeler vurdum ve o da bayıldı. Araba bindim ve direksiyona geçip sürmeye başladım. Nereye gittiğimi bilmeden sürüyordum arabayı. Zayn gerçekten beni aramıyormuydu 4 gündür. Hayır hayır Zayn beni seviyor ve o beni arar.Kahretsin gözlerim doldu önümü göremiyorum. Gelen yüksek bir sesle her taraf çok karışık göründü ve sonra da kapkaranlık. #Zayn'in Ağızından#

 Jasmine nerde? Kahretsin nerde olduğunu bile bilmiyorum. Aklımı yitireceğim. Birden telefonumun çalmasıyla irkildim. Arayan Jamine'ydi. Telefonu hemen açtım. " sevgilim sen iyisin demi ? lanet olsun konuşsana !"

“sakin olun efendim telefonunun sahibini tanıyormusunuz ? “ dedi kadın sesi kim di jas in telefonu onda ne arıyordu

“evet sevgilim “ dedim bir çırpıda karşıdaki kadın sesi tekrar konuştu

“şimdi sakin olmanızı isteyeceğim jasmine hanım hastanemizde bir kaza oldu….. “ dedi kaza oldu dan sonrasını dinlememiştim bile ayaklarım boşalmıştı ve yere yığılmıştım.hangi hastane olduğunu öğrendim ve liam a olan bitanei anlattım çocuklarla birlikte hastaneye gittik gözlerim bulanıklaşmıştı gözümden kayan ıslaklık beni kendime getirdi hastaneye gelmiştik bile ben hala olayın şokundayken liam beni sürüklüyordu ameliyathanenin önüne geldik.durumu kötümüydü ? ameliyet oluyordu tekrar ve belkide bu benim sorumsuzluğumdu onu yalnız bırakmıştım 4 gündür onu arıyordum ama hiçbir yerde yoktu yaptığı tek telefon konuşmasıdan bile yerini bulamamıştım.sırtımı soğuk duvara yaslayıp kayarak yere oturdum.bacaklarımı kendime çektim ve kollarımı bacaklarıma doladım.eğer ona bişey olursa yaşayamazdım kendimi suçlu hissetmemem için hiçbir nedenim yoktu benim suçumdu.hastanenin ilaç kokusunu içime çekmem beni bunaltmıştı.ayağa kalkıp hızlı adımlarla dışarı çıktım.niall arkamdan gelmişti yanıma ulaştığındada konuşmamıştım.banka oturup dirseklerimi bacaklarıma koyup ellerimi başımın iki yanına koydum ve göz yaşlarımın akmasına izin verdim.

Niall belimi sıvazlıyordu oda ağlyordu bu kadar üzüntü hepimizi yıkmıştı.birkaç gün önce perrie evimize gelmişti ve benimle konuşmak istediğini söylemişti çocuklar evden çıkınca koltuğa atmıştım kendimi oda yanıma gelip oturdu

“ne konuşacaksan çabuk ol “ dedim

“bizi “ dedi

“biz diye bir şey yok “ dedim kesin bir ses tonu ile

“eminmisin ? “ dedi tek kaşını kaldırarak ben nasıl görmemiştim önceden bu hallerini

“eminim “ dedim bir şey diyeceğini beklerken elini çeneme koyup beni kendine çevirdi ve beni öptü tabi ben o harekette ona karşılık vermmeiş hatta evden kendi ellerimle çıkartmıştım.

“zayn o iyi olacak “ dedi niall onun sesi ile o iyrenç andan kurtulup ona baktım bir süre anlamsızca ona bakıyordum.

“o iyi olacak tekrar gülecek ve tekrar yemekler yapacak “ dedi zaten cümlenin nasıl bitmesini bekleyebilirdim ki.niall a sarıldım umarım dediği gibi olurdu.bana güven veriyordu ona sarılmak ama bir süre sonra ayrıldık bankta boş boş etradı izledim kaç saattir oturuyordum bilmiyorum ama hava kararmıştı ve kimse haber vermemişti niall ara sıra gelip ameliyat sürüyor demişti.

“zayn “ liam ın sesini duyunca ona döndüm

“çıktımı ? “ dedim bir umutla ayağa kalkarak

“zaten çıkmıştı uyandı “ dedi gülümseyerek ne yani ameliyattan çıkmıştı ama bana söylememişlerdi.koşarak hastaneye girdim koridorlarda dolaşırken Harry nin kızarık gözlerle çıktığı tarafa doğru koştum ve aralık kapıdan onu gördüm.hemen kafamı acıyla cevirdim benim yüzümden !

“içeri girmelisin seni soruyor “ dedi Harry başımı sallayıp aralıklı kapıdan korkak adımlarla girdim yüzünde morluklar vardı ve sol kolu sargıdaydı hayır alçı yoktu sadece sarılıydı.ama dudağının kenarındaki kan kurumuştu ve morluklar çoktu başında sargı bezi vardı sarı saçları görünmüyordu.makinalardan çıkan sesler dikkatimi dağıttı ve yanına gittim.elini tutup dudaklarıma götürdüm ve öpücüğümü buraktım.gözlerini hafifçe aralayıp bana baktı ve gülümsemeye çalıştı ağzındaki oksijen maskesini aşağıya indirip

“zayn “ dedi ismimi onun ağzından duymak beni mutlu etsede bu şekildeki kısık sesi beni huzursuz etmekle yetinmişti.

“konuşma sevgilim kendini yorma “ dedim yumuşak tutmaya çalıştığım ses tonumla.

“ben…özür dil..erim…seni…se “ derken sözünü kesip dudaklarına minik bir öpücük bıraktım.karnında dikişleri vardı eğildiğimde ancak farktmiştim.

“bende seni seviyorum şimdi biraz dinlen “ dedim.elini tutup yanına oturdum maskeyi yüzüne kapatıp eline öpücükler kondurdum.onu seviyordum ama benim yüzümden hep canı yanıyordu

Reklam AşkıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin