Baba Kokunu Özledim

241 18 0
                                    

O günü o kokuyu bir daha unutmadım.Ne zaman babamı özlesem gözlerimden akan yaşları o kokuyu hatırlayarak engelliyordum.

Şimdi ise pastaneye doğru giden yolda başımı önüme eğmiş,sert rüzgarın saçlarımı bir o tarafa bir bu tarafa savurmasına izin vermiştim.

Hava soğuktu.Bende hasta olmamak için ceketimin yakasıyla boynumu bir güzel sardım.Adımlarımı hızlı atmaya özen gösteriyordum çünkü geç kalmıştım.

"Nerede kaldın?"
"Efendim kusura bakmayın izin verirseniz mutfağa geçeceğim"dedim nefes nefese kalmıştım.
"Ooooo küçük hanıma bak sen kovuldun anlıyor musun KOVULDUN!"
Başımdan aşağıya kaynar sular yavaş yavaş bütün vücudumu yakarak dökülmüştü sanki.

Hiçbir şey diyemeden çıktım dükkandan.Ne yapacaktım şimdi,annemin gözlerimin önünde ölmesine izin veremezdim..

Her adımımda karşıma çıkan dükkanların camlarına bakıyordum.En sonunda sadece pastaların satıldığı bir dükkanın camında "ELEMAN ARANIYOR" yazısını görünce Besmele çekip girdim içeriye.

"İyi günler ben iş ilanı için gelmiştir.Daha öncelerde yani yarım saatte kadar bir pastanede çalışıyordum."

"Yaşınız kaç hanımefendi?"

"16 ama elimden her iş gelir,gerçekten" dedim.Yalvararak bakıyordum karşımdaki adama.

"Peki,maaşı hiç sormayacak mısınız?"
"Annemin ilaç parasını karşılasa yeter gerisi önemli değil"

"Sabah 8.30'dan akşam 20.30'a kadar.Bazı günler mesaiye kaldığında ek ücret alacaksın haftalık 200 TL."

"Bana uyar.Ne zaman başlayayım?" diye bir soru yönelttim.Sanki çok zor bir şey sormuşum gibi 5 dk boyunca düşündü.

"Şimdi başla deneyelim seni."

Önlüğü üzerime geçirip mutfağın olduğu yöne doğru yöneldim.Bulaşıklar dağ gibi olmuştu.Tabaklar,çatallar,bardaklar,tepsiler... Hepsi tezgahın üstünü kaplıyordu.

Bunları yıkamadan pastaya başlayamazdım.

Sıcak su ısıtıp biraz ılıştırdım.Bulaşıkları ılık su ile bi kaba koyup iyice yıkadım.Durullayıp tezgâhın üzerine yerleştirdim.

Pastanın kekini hazırlamak için malzemeleri çıkarttım.Bu sırada birinin beni izlediğini hissedebiliyordum.

Aldırış etmeden devam ettim.Malzemeleri karıştırdım ve fırına attım.

Arada bir kürdanla pişip pişmediğini kontrol ediyordum.

"Pistt"

Duymamazlıktan gelmeye çalıştım ama ses gittikçe yaklaşıyordu.Ayak sesleriyle kalp atışlarım ritim tutuyordu sanki.

Arkamdan doğru yaklaşıp belimi iyice kavradı.

"Burada yenisin galiba"

"Sende çok ukalasın galiba"

"Çok yakışıklıyım ya ondandır" dedi bilmiş bir şekilde göz kırparak.

"Seninle uğraşacak zamanım yok"

"Bana bakmaktan vazgeçip kekine odaklanır mısın yanık kokuları geliyor.Para vereceğiz adam akıllı şeyler yiyelim"dedi ve gitti.

Allah'ın krosu.Hep mi beni bulur anlamam ki..

Bay bilmişin adı Rüzgârmıs.Hakan KAYAOĞLU'nun oğlu...

Zaten böyle ukala kendini bilmez tiplerde zengin olurdu öylr değil mi??

-BABA KOKUSU-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin