Katherine Rose Rowland
Yediklerim bitince beraber içeri geçtik. Edmund hiçbir şey yemeyip gözlerini dikip beni rahatsız etmişti. Yılların tecrübesiyle umursamıyormuşum gibi gözükmüştüm ama onu pataklamamak için kendimi zor tutmuştum. Gerçi ondaki bu kaslarla kim kimi pataklardı orası belirsizdi.
İçeri geçtiğimizde profesörden olduğu belli olan mektubu sehpanın üzerinde gördüm. Ah,demek her şey gerçekti. Büyük bir hayal kırıklığıyla kendimi koltuğun üzerine attım. Edmund bu hareketime şaşırmıştı. Karşımdaki koltuğa benim aksime sakince oturdu.
"Ne oldu Rose? Kendini yerlere atmana sebep olan şey de ne?" dedi alaycı bir sesle.
Gözlerimi devirip cevap verdim. Belki de cevap vermemeliydim.
" Bir umut bu yaşadıklarımız yalan,şaka ya da onun gibi bir şey diye düşünüyordum. Belkide bizi kaçırdılar diyordum. Ama mektubu görünce... Her şey gerçekmiş!"
Bir kaç kez gözlerini şaşkınlıkla kırpıştırdı. Onu ilk defa şaşkınken görüyordum. Elbette bu çok sürmedi. Şaşkın bakışlarının yerini alaycı bakışlar almıştı. Kafasını iki yana sallayıp zarfı açtı.
"Rose, ne kadar aptal olduğunu sürekli belli etmene gerek yok. Seninle tanışan biri ilk anda anlıyor zaten."
Aptal mı dedi bana o bok kafalı! Hızla yerimden doğruldum. Tam ağzımı açıp ona haddini bildirecektim ki zarfı tuttuğu elini salladı.
"Seninle tartışmak en büyük eğlencem ama okumamız gereken bir mektup var."
Kaşlarımı çatıp dediklerini düşündüm. Evet önceliğimiz bu saçma durumu anlamaktı,onunla daha sonra da kavga edebilirdik.
"Tamam, başla okumaya. Ama sinirimi bozacak olursan sonuçlarına katlanırsın."
Bana cevap vermeyerek mektubu zarfın içinden çıkardı. İkiye katlanmış mektubu açıp okumaya başladı.
"Sevgili çocuklarım Katherine Rose ve Edmund
Bu yıl ikinizde beklenmedik bir sekilde SBD'den* olağanüstüyle 6.sınıfa geçtiniz. Basta ben olmak üzere aileniz ve profesörlerinizi de şaşırtınız.Neredeyse her zaman cezalı olduğunuz ve kavga ettiğiniz için bu şaşkınlığımız elbette. Yoksa sizlerin ne kadar zeki olduğunuzu biliyoruz.
Özellikle son kavganız, hepimizi etkiledi. Kütüphaneyi yerle bir edip çok önemli ve değerli kitaplara zarar verdiniz. Kütüphane gorevlisi Bayan Irma Pince'e de yaraladınız.
Gryffindor ortak salonunu da birbirine katıp arkadaşlarınızı korkuttunuz. Çok sevdiğiniz ve sizi seven arkadaşlarınız artık sizinle aynı yerde kalmak istemediklerini söylediler."
Edmund'ın sözünü kesip hiddetle ayağa kalktım.
"Bu saçmalık! Lisa,nasıl benimle birlikte kalmak istemez. Buna daha fazla katlanmak istemiyorum!"
Edmund ise benim aksime gayet sakin bir şekilde oturuyordu. Başını mektuptan kaldırmayıp mırıldandı.
"Katherine Rose, mektubu bitirmemiz lazım. Otur şuraya."
Derin nefes alıp sakinleşmeye çalıştım. Biraz daha az sinirli hissedince yerime oturdum. Benim oturmamla Edmund mektubu okunmaya devam etti.
"Rowland ve Hudson ailesi asırlardır dost. Ve sizin bitmek bilmeyen kavgalarınızdan dolayı her iki ailede tükenmiş durumda. Bir araya gelmekten korkuyorlar.
İşte bu sebeplerden dolayı size böyle bir cezayı uygun gördük. İstiyoruz ki aranizdaki sorunu halledip döndüğünüzde en azından birbirinizi öldürmeye kalkışmayın.
Profesör Snape asalarınıza da almamız gerektiğinden yanaydı ama Profesör McGonagall ve ben sizi savunmasız bırakmak istemedik."
Kendi kendime kızgınlıkla mırıldandım
"Snape..."
"Yılbaşına kadar orada kalacaktınız ama sonra öğrendik ki şu anda bulunduğunuz ülkede, Türkiye'de, sömestr tatili şubat ayındaymış. Yani ceza bitimi şubat ayı.
Cezanız şunları kapsıyor: Mugglelarla birlikte zaman geçirmek ve onları tanımak, aranızdaki sorunları çözmek.
Bugün tatil gününüz. Esyalarınız odalarınıza yerleştirildi. Ormanda sizi karşılayan hoş bayan Elif Yılmaz size yardımcı olacaktır. Yarın sabah 8'de hazır olun. Sizi almaya gelecek. Yeni formalarınızla okula gitmelisiniz aslında ama bunu reddeedeceğinizi biliyorum. Yani kendi formalarınızla devam edeceksiniz.
Unutmayın çocuklar,büyüden büyücüden bihaber olan bir yerdesiniz. Bu demektir ki büyüden uzak olacaksınız. Kimseye büyücü olduğunuzu söyleyemez,belli edemezsiniz. 6 ay muggle hayatı yaşacaksınız.
Sevgili çocuklarım, umuyoruz ki aranızdaki sorunları çözüp buraya daha iyi bir şekilde döneceksiniz. Kendinize çok iyi bakın. Birbirinizi gözetin.
Sevgilerle...
Albus Percival Wulfric Brian Dumbledore"
Mektup bittiğinde Edmund mektubu katlayıp geri zarfa koydu ve zarfı aramızdaki sehpaya koydu. Yüzünde ilk defa gördüğüm sevimli gülümsemesiyle başını kaldırdı.
"Pekala Rose,sanırım başımız cidden belada."
Şaşkınlıktan ona cevap verememiştim ama ne yazık ki bende onun gibi düşünüyordum. Bu sefer başımız cidden beladaydı.
------
SBD: Sıradan Büyücülük Düzeyi birinci seviye sınavlara verilen isimdir.
SBD 'ler büyücülük öğrencileri için çok önemli sınavlardır. Çünkü bu sınavlardan alacakları sonuçlara göre bir sonraki yıl girecekleri dersleri belirleyecek ve meslek seçimi yapacaklardır. Bu sınav 5. sınıfta yapılır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ DÜŞMAN
Fiksi Penggemarİki Düşman Gryffindorlunun muggle hayatıyla mücadelelerine hazır olun!