finale

18.8K 826 565
                                    

ashley: evden herkesi kovdum

ashley: yani görev tamam

ashley: alyssa odasında her şeyden habersiz ödevlerini yapıyor

ashley: ahh, iyi şanslar, öptüm

ashley: bana mesaj atmayı unutma!

ashley'den gelen mesajları okuduktan sonra telefonumu kapadım. her şey hazırdı. tek yapmam gereken sessiz olmaktı.

walker ailesinin evinin önünde avuç içlerim terlemiş bir şekilde beklerken bir dejavu yaşadım. daha önce de bu kapının önünde endişeli endişeli dikilmiştim. ama bu seferki daha farklıydı. endişe nedenlerim daha farklıydı.

sürprizi bozmamaya çalışarak kapının kilidini sessizce açtım. içeri girip ardımdan kapıyı kapatırken nefes bile almıyordum. muhtemelen alyssa ödevlerine odaklanmıştı, bir şey kırsam bile tepki vermeyebilirdi, biliyordum. ama yine de sessiz olmaya çalıştım. kalbim deli gibi çarpıyordu.

merdivenleri parmak uçlarımda tırmandım. alyssa'nın odasına doğru adımlarımı yönlendirdim. ellerim titriyordu. hem heyecandan hemde birazdan onu görecek olmamdan. günlerdir onu göremiyordum, bunun ne demek olduğunu biliyor musunuz? kafayı yiyecektim!

kapısının kolunu kavrayıp yavaşça aşağı indirdim. buradan sonrasında sessiz olmama gerek yoktu. birazdan çığlıklar atacağımdan yüzde yüz emindim.

öyle de oldu.

kapıyı açtığım an yatağının üzerine uzanarak önündeki notlarına kafasını gömmüş bir adet alyssa gördüğümde kendime hakim olamayarak bir çığlık attım. benim çığlık attığımı duyunca korkarak başını kaldırdı ve sonra o da yeni bir çığlık attı. kim olduğumu anladığında yeniden -ama bu kez daha büyük- çığlık attı.

"tanrım! betty!"

alyssa yataktan kalkana kadar ben aramızdaki mesafeyi koşarak kapadım ve üzerine atladım. dudaklarımı beklemeden dudaklarına bastırırken, alyssa hâlâ beni görmenin şokundaydı. benim geleceğimden haberi yoktu. beni ailemle tatilde sanıyordu. ama bilmiyordu ki, tatile aslında hiç gitmemiştim. başka bir şeyle uğraşmıştım.

nefessiz kalana dek öpüştük.

geri çekildiğimde karnına oturduğumu fark ettim. artık eskisi kadar zayıf olmadığım için hemen kucağından kalktım ve bedenimi yanına attım. bir an sonra alyssa'nın parmakları yüzümde gezintiye çıkmıştı. yanağımı okşuyordu. bunu yapmasına bayılıyordum.

"az kalsın kalp krizi geçirecektim, aptal!" diye kızdı bana ama tatlı gülümsemesi hâla dudaklarında yerini koruyordu.

"sana sürpriz yapmak istedim, birtanem."

yanağımda dolaşan elini yakaladım ve dudaklarıma bastırdım. kıkırdadı. "seni özledim."

parmaklarını tekrar tekrar öperken mırıldandım. "ben de."

***

alyssa ile odasında birkaç saat vakit geçirdik.

hâlâ heyecanımı üzerimden atamamıştım. bir an önce olsun, bitsin istiyordum. elbette sürprizlerim daha bitmemişti!

"hadi, bir şeyler atıştıralım!" dedim, sesim fazla heyecanlı çıktığı için alyssa güldü. "haklısın, kilo al."

gözlerimi devirdim. daha nereme kilo alacaktım tanrı aşkına? alyssa yedirdikçe yediriyordu. penguenler gibi olmuştum.

ama ona nasıl kızabilirdim ki? hele suratıma şöyle tatlı tatlı bakınca! öyle baktığı zaman ona kıyamıyordum ve önüme dünyayı koysalar yiyebilirdim sırf o bakış için!

strange // girlxgirlHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin