strange // girlxgirl

fifty

betty, üstüne geçirdiği ince hırkayla merdivenleri koşarak indi. ardı arkası kesilmeyen mesaj sesleri yüzünden uykusu bölünmüştü. mesajların kimden geldiğini görünce kısa bir şok yaşamıştı ama onu en çok şaşırtan şey ise şuan alyssa'nın bahçesinde olmasıydı.

alyssa bahçelerindeydi. sarhoştu. ve en önemlisi de hâlâ betty'i seviyordu.

evden çıkmadan önce anahtarı cebine attı ve askılığa uzanıp montunu eline aldı. dışarısı buz gibiydi, alyssa üşütüp hasta olabilirdi! iç çekti, ona kırgınken bile hâlâ onun iyiliğini düşünüyordu.

gittikçe hızlanan kalbine aldırış etmeden bahçeye adımını attığında onu görmesi zor olmadı. çünkü yere yatmış, yanında bir içki şişesi ve elinde telefonu ile betty, betty diye sayıklıyordu. bu kişi alyssa'dan başka kimse olamazdı...

hızlı adımlarla yanına gitti. alyssa onun geldiğini görünce başını kaldırdı, dudaklarından büyük bir kıkırtı döküldü. neden güldüğünü ikiside bilmiyordu. alyssa sadece gülmek istiyordu. üstelik betty çok tatlıydı ve onu her gördüğünde deli gibi sırıtmak istiyordu.

betty montunu alyssa'nın omuzlarına bıraktı.

"benim tatlı sevgilim gelmiş!" diye bağırdı alyssa alkolün etkisiyle. betty hızla yanına oturdu ve komşuların -özellikle kendi ailesinin- duyma olasılığını düşünerek eliyle alyssa'nın ağzını kapadı. "sessiz ol, insanları uyandıracaksın!" diye uyardı onu sessizce.

alyssa artık gülmüyordu. betty'nin gözü karanlığa alışınca baştan beri ağlıyor olduğunu fark etti. alyssa gerçekten ağlıyordu. şimdi biri betty'i öldürmeliydi çünkü bu manzara tüm hayatını altüst edecek derecede büyük ve berbat bir şeydi.

alyssa dolu gözleriyle betty'e baktı.

betty'nin bir kez daha canı yandı.

"ağlama, aptal," diye mırıldandı kendisi de ağlamaya başlamadan önce. "neden ağlıyorsun?"

alyssa dudaklarını örten parmaklar yüzünden konuşamıyordu. açıklama yapmasına da gerek yoktu zaten, her şey apaçık ortadaydı. neden ağladığını çok iyi biliyordu.

alyssa çimlere dayadığı elini kaldırdı ve yavaşça betty'nin dudaklarını kapatan elinin üzerine koydu. nazik bir şekilde parmaklarını sıcak elinin üzerinde gezdirdi. betty'nin yaşları şimdi daha çok hızlanmıştı. buna dayanamayacağını biliyordu. birazdan hönküre hönküre ağlayacaktı ve tüm komşuları uyandıracaktı. işte tam da bundan korkuyordu ama ikisininde umurunda olduğu söylenemezdi.

betty, elini aşağı indirdi.

"beni affetmen için ne yapabilirim?" diye fısıldadı sarhoş kız. alkolün etkisi yavaş yavaş gidiyor gibiydi ama yine de onun kafası fazlasıyla uçuktu. "çok üzerime geldiler, betty. söylediğime pişman ettiler. kimden hoşlandığımı sorduklarında adını söyleyemedim. senden uzaklaştıracaklarını bildiğim için yapmadım. ama telefonumu elimden aldılar. mesajlarımızı okudular, bana kızdılar, betty. seninle ilişkimi kesmezsem taşınacağımızı söylediler. yapmak zorundaydım, anla beni."

alyssa'nın dudaklarından bir hıçkırık daha kaçtı. alyssa, betty'nin elini nazikçe okşarken betty boşta kalan elini havaya kaldırdı ve yavaşça alyssa'nın yanaklarını sildi. yavaşça yumuşak yanaklarını okşadı. yanakları buz gibiydi.

"seni çok seviyorum, birtanem. çok özür dilerim, tamam mı? lütfen beni affet ve sonra..." alyssa durdu ve tekrar hıçkırdı. "birlikte uyuyalım. sizde kalsam sorun olur mu? evden kaçtım da, kalacak bir yerim yok."

betty yanaklarını okşarken bir anda kıkırdadı. alyssa da nedenini bilmediği halde ona eşlik etti. "bu kalabilirsin anlamına mı geliyor?" diye sordu alyssa ağzını yaya yaya. "elbette kalabilirsin."

"barıştık mı?" diye onay istedi alyssa.

"bu konuyu yarın ayık kafayla konuşuruz, aly."

ellerinden tutup onu ayağı kaldırmaya çalıştığında alyssa kalkmadı. "barıştığımızı söylemeden kalkmam!" diye direndi sarhoş ve bir o kadar da âşık kız.

betty gözlerini devirerek, "barıştık, artık kalkacak mısın? buz gibi olmuşsun!"

alyssa kıkırdayarak ayağı kalktı ve betty'nin beline kollarını sararak yürümeye başladı. sarsak sarsak adımlar attığı için sevgilisinden yardım alıyordu. "o zaman ısıt beni," dedi cilveli bir ses tonuyla.

bir hafta önce olsa şimdiye kadar betty onu ayakta soymuştu bile ama... her neyse işte. bu konuya girmeye gerek yoktu.

alyssa bir anda tekrar ağlamaya başladığında betty sabır diliyordu. bir daha alyssa'nın içki içmesine izin vermeyecekti. sarhoş olduğunda hiç çekilmiyordu çünkü... "yine ne oldu?"

"sevişmeyeceğiz dedin! beni sevmiyorsun artık!"

"sevişmeyeceğiz demem seni sevmediğim anlamına gelmiyor, alyssa. seni hâlâ seviyorum."

"o zaman sevişelim."

betty iç geçirdi. bunu her ne kadar istese de hiç yeri değildi.

"susarsan sevişiriz."

"tamam, sustum."

ve betty şunu fark etti; alyssa sarhoşken çok aptal oluyordu... bir anda durup ona döndüğünde alyssa şaşırmıştı. betty yüzünde buruk bir gülümsemeyle gözlerine bakıyordu. ne kadar güzel, diye düşündü alyssa. betty dünya üzerindeki tüm varlıklardan daha güzeldi. ona sahip olduğu için çok şanslıydı. ama onun kalbini kırdığı içinde çok kötü.

betty yavaşça yüzüne doğru yaklaştı. ne yapacağını anlayınca alyssa'nın kalbi hızlandı. gözlerini kapamadan önce dudakları birleşti. alyssa'nın dudaklarında alkol tadı vardı ama yinede dudakları o kadar tatlıydı ki betty ağlamak istedi. tek elini alyssa'nın boynuna doladı ve yavaşça onu kendine daha çok yaklaştırdı. betty anın tadını çıkara çıkara alyssa'yı nazikçe öptü. dudaklarını çekmeden önce alyssa'nın alt dudağını emdi. onsuz geçirdiği her günün acısını çıkartmak istiyordu. onu sabaha kadar öpmek ve sonra ona sonsuza kadar sarılmak istiyordu.

ayrıldıklarında betty, sarhoş alyssa'yı kendi odasına kadar çıkarttı. yatağına yatırdığında alyssa'nın gözleri kapanmıştı bile. betty, alyssa'nın yanında yerini alırken ikisininde dudaklarında birer tebessüm belirmişti. 

*

ay bu bölüm nasıl oldu yorumlarınız bekliyorumm!

şimdi önemli bir şey söyleyeceğim,,

YENİ HİKAYEMİ PAYLAŞTIM HEMEN GİDİN PROFİLİMDEN GİRİP OKUYUN OYLAYIN BELKİ HOŞUNUZA GİDER EHEUHEHE

bu arada 50. bölüme geldik, duygulandım :') finale gittikçe yaklaşıyoruz... neyse ben daha fazla duygusallaşmadan burayı terk ediyorum. yeni hikayemi okumayı unutmayın, hepinizi çok seviyorum ballı kaymaklarım! ^^

birde yeni bölüm yine bu şekilde uzun olacak ;)