Benim kadınım lafı hala kafamda yankılanırken hiç bir şey demeden barın çıkışına doğru ilerlerledim bugün Uras ile ilgili çok fazla olay yaşamıştım ve artık dayanamayacağım aşikardı hiç birşey demeden yavaş adımlarla barın kapısından dışarıya çıktım anında ciğerlerime dolan temiz hava ile rahatlarken bir nefes daha aldım kafam yine allak bullak olurken dudaklarındaki gülümseme beni sinir etsede bir türlü mâni olamıyordum benim kadınım lafı hoşuma gitse bile çocuğu dövemsi hoş karşılayacağım bir şey değildi benim çıktığımı bile fark etmediklerini düşündüğüm için yürümeye başladım ne kadar yürüdüğümü bilmesemde arabaları görünce aklıma gelen arabam ve barda bıraktığım araba anahtarına yüzümü buruşturup yürümeye devam ettim kolumun tutulması ile gözlerim kocaman oldu hızla kolumu çekmeye çalıştım izin vermeyince arkama dönüp
"Pardon ne yaptığınızı sorabilir miyim siz kim.."lafı bitiremeden bir kol belime sıkıca kavradı kokusundan tanısam bile ellerimi gögüsüne koyup ittim yerinden kıpırdamayıp iyice sıktı dolan gözlerime lanet edip ellerimi sıktım ve tekrar itti itmem ile geri çekildi anlamaz gözlerle baktı
"Açelya"dedi sanki sarılmama ihtiyacı varmış gibi ama umursamadım ve arkamı dönüp adım atmam ile belimde tekrar bir kol hissettim dolmaya başlayan gözlerimi görmediği için şükrettim
"Uras çekil şuan konuşmamızın doğru olduğunu düşünmüyorum"dedim çatallaşan sesim ile
"Konuşmamız gerekmiyor sıkıca sarılsan yeter"dedi beni benden alsa bile tavrımı koruyup
"Sanmıyorum"dedim soğuk çıkmasına dikkat ettiğim sesim ile gözlerine soğuk ifadesini yerleştirip
"Hayır gitmiyorsun"dedi ruhsuzca gülüp"emin misin"dedim ve kollarından kurtulup hızlıca yürüdüm kolumu tekrar tutunca
"Ne var ne daha ne istiyorsun ruhumu aldın zaten ne bekliyorsun daha kalbimi mi oda sana gelmek istiyor zaten o yüzden bırak lütfen"dedim dediklerim yeni yeni aklıma gelirken gözlerim ilk kocaman oldu sonra ne tepki verdiğini görmemek için sıkıca kapadım gülüp dalga geçmesine beklerken tam tersi sıcak kolları ile sıkıca sardı gözlerimi açıp kafamı yüzüne bakmak için kaldırdım izin vermeyip kulağıma fısıldadı
"Zaten kalbin bendeydi ancak senin fark etmen uzun sürdü"dedi ağzım açık dediklerini düşünürken beni kendinden ayırması ile kendime gelip
"Her neyse ben gideyim bugün seninle ilgili fazlaca şey öğrendim sindirmem gerekli"dedim çarpıkca gülüp
"Bunlar daha hiç birşey güzelim daha neler öğreneceksin bugün ne öğrendin söyle bakalım"dedi eğlendiği sesinden belli olurcasına koluna cimdik atıp dalga geçme benle dedim bu yaptığıma iyice gülüp kolunun altına aldı beni
"Sen nasıl bir şeysin böyle"dedi ne dediğine anlam veremeyip
"Ne nasıl mışım"dedim yine çarpıkça gülüp sonra dedi kafamı sallayıp beni yönlendirmesine izin verdim yine diğer seferden farklı olan arabasının yanına gelince kilidini açıp sürücü koltuğuna geçti kapımı açmasını beklemediğim için kapımı kendim açıp yolcu koltuğuna oturdum sessiz geçemesini umduğum yolculuk Uras'ın "Açelya"demesi ile bozulurken kafamı ona doğru döndüm ve beklenti ile bakmaya başladım bir anda bana doğru yaklaşırken yola bakmadan bile gayet iyi sürebilmesine şaşırsamda belli etmedim bana doğru yaklaşık gözlerini kapattı ardından kendi kendine fısıldar gibi "kokun sadece benim için üretilmiş oksijen gibi"dedi duyup duymadığımı anlamak ister gibi geri çekilip yüzüme baktı ardından arsızca gülüp arabayı sürmeye devam etti bende söyledikleri ile mest olmuş halde ona baktım
Bir kaç kez göz göze gelmemiz dışında konuşmasız bir yolculuk geçirdik evin önünde durunca ağzımda teşekkürler gibi bişiler geveleyip indim el sallarken beni kendine çekip dudağımın kenarına öpücük kondurup
"Üstündeki ve benzeri şeyler giyilmeyecek"dedi ağzımdan bir"hah"çıkarken sesli şekilde gülüp gözlerinin kenarlarının kırışmasına hayranlıklar bakıp kafa salladım transa geçmiş gibi jetonum yeni yeni düşerken hızlıca başımı sağa sola salladım bu yaptığıma kaşlarını çatıp dilini şıklattı
"Benim dediğim olur kendini yorma açık giyinilmeyecek sana bakan bütün piçleri dövmem gerekir eğer giyersen"diyerk tehdit etti
"Saçmalama ya bana niye baksınlar milletin işi gücü yok bana mı bakacaklar"dedim kafasını olumlu anlamda sallayıp tekrar öpmek için uzandı bende kafamı geriye doğru çekip"iyi geceler"dedim bu hareketime sırıtıp oda yerine iyice yerleşti bende kapıyı kapatıp eve girdim Hayal diye bağırsam bile evden ses gelmedi odama çıkıp üzerimi değiştim saat 00.33 baya geç olmuştu ama Hayal'e sormam gereken şeyler vardı televizyonun karşısına geçip kanalları gezmeye başladımSaatin kaç olduğunu bilmesemde yattığım koltukta iyice mayışıp saate baktım 01.28 wuw baya geç olmuştu ama Hayal hanım evde yok sehpahadaki telefonuma uzanmaya çalışırken anahtar sesi kulağıma geldi hızla kapıya koştum sarsak adımlarla içeriye giren Hayal'e gözlerimi kısarak baktım
"Aaa Açelya"dedi sarhoş olduğunu sesinden anladığım için soru sormayıp odasına düşe kalka gitmesini izleyip odama çıkıp kendimi uykunun kollarına attım
Beynimi işgal eden zilin sesi ile hızlıca yataktan fırladım üzerime hırkamı alıp merdivenleri üçer beşer indim kapıyı açmam ile neye uğradığımı şaşırdım
'Ne işin var burda?'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Farklı Ruh
Novela Juvenilİki kişi çok iyi tanınırdı; İyi ve Kötü olan Kadın iyi olmayı seçerken Adam kötü olmayı seçmişti