Yunus Eskişehir'in bir köyünde çiftçilikle uğraşan bir köylüdür.
Bir yıl kıtlık olur , yağmur yağmaz. Bu yüzden köylülerin yiyecekleri de kalmaz. Sonra bir söylenti çıkar:"Hacı Bektaş-ı Veli adında bir Anadolu eren yardım isteyene yardım eder ."diye.
Yunus ilk önce bir söylentidir diye gitmez. Sonra bir komşusu bir gidene buğday verdiğini kendi gözleriyle gördüğünü söyler.Bunun üzerine Yunus öküzünü alarak yola düşer. Yolda giderken alıç toplar.Dergaha varır ve halini söyler daha sonra dervişlere getirdiklerini yıkayıp hacı Bektaşi veliye vermelerini söyler.Dervişlerden biri "Ya sana buğday vermezse der."
Yunus" Olsun yine de verin." der.
Yunus'un bu söylediği dervişlerin hoşuna gider. Ve Hacı Bektaş-ı Veli'ye olanları anlatırlar. Hacı Bektaş-ı Veli bu yüce gönüllü Yunus' u çağırır.Yunus' a sorar:
-Buğday mı istersin , himmet mi?
Yunus:
-Buğday isterim ,der.
Hacı Bektaş-ı Veli:
-Her bir alıç kadar nefes versek olmaz mı?, der.
Yunus:
-olmaz, der.
Hacı Bektaş-ı Veli:
-Her bir alıça 10 nefes versek olmaz mı?, der.
Yunus ısrarcıdır:
-olmaz, buğday lazım bana ,der.Hacı Bektaş-ı Veli, ona buğday verin der.Yunus buğdayı alıp yola koyulur. Yolda aklı başına gelir. Ben ne yaptım? Buğday bir gün biter ama himmet sonsuzdur, der ve Hacı Bektaş-ı Veli'ye gider. Hacı Bektaş-ı Veli"Biz o ihsanın anahtarını Taptuk'a verdik . Var git ondan al nefesi." der.
Bunun üzerine Taptuk Emre Dergahına giden yoksul köylü , kendisini Yunis Emre yapacak manevi eğitime başlamış olur.
Bu bölüm de burada bitti. Hadi Allahaısmarladık. ♡♥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YUNUS EMRE
SpiritualYunus Emre tasavvufta önemli dervişlerdendir.Gerçek aşkı aramış ve bulmuştur. Aslında aşk kendisidir, kendisindedir. Şu sözleri bunu destekler:"Bir Ben vardır bende benden içeri." Ve"Ete kemiğe büründüm, Yunus diye göründüm. " Daha nice güzel sözle...