Selaam arkadaşlar.
İyi okumalar.O densizin sabahki davranışlarından beri kafam allak bullak olmuştu. Peşimi bırakmayacaktı. Ben nasıl bir belâya bulaşmışım Allah'ım. Bir de bunun üstüne stajım için onun sekreterliğini yapacağım. Sadece bir aycık dayanacağım yapabilirim dimi? Yani yaparım bu yaşıma kadar hep hayallerimin peşinden gittim yine de yılmadan usanmadan bu işin de üstesinden gelirim evelallah.
Kendime verdiğim gazdan sonra etrafı incelemeye başladım. Öğlen vaktiydi ve etraf işten yeni çıkmış, çocuğunu eğlendirip gezdirmeye çalışan, simit ve çiçek satıp geçimini sağlayan ve birçok yalnız insanlarla doluydu. O yalnız insanlar kategorisinde bende varım.
Kabul ediyorum 21 yaşıma kadar yalnız değildim ama bir taraflarım hep bomboştu. Onların üvey ailem olduğunu öğrendiğimden beri yüzlerini hiç görmedim. Şahsen biyolojik annemle babamın adlarını bile bilmiyorum kısaca onlar hakkında en ufak bilgi dahi vermediler bana. Hiçbir şey söylemediler. Zaten bir gece gizlice konuşmalarını duymuştum. Kapı dinlemek adetim değildir ama beni konuşuyorlardı. Üvey annemle babam aslında beni zorla evlatlık alıp bu yaşıma kadar bakmışlar. Zorla alma kısmı şöyle ki biyolojik ailem beni istememiş ve atmayıp zorla bu aileye vermişler. Karşılığında fazlasıyla para bile vermişler. Kısacası bir mal gibi satıldım sonra da her şeyi öğrenince sokağa atıldım.
Bu yüzden şuan yalnızım ve bu haldeydim. Hiç arkadaşım yok. Çünkü korktum. Tanımadığım ailemi soracaklar diye korktum. Aslında ben hayatım için korktum.
Şimdi ise hayallerimden gidiyorum. Ve hayallerime gitmeye iki adımım kaldı. İlki staj için şirket bulmaktı ki yarın stajıma başlayacaktım. İkincisi ise kendime küçük bir ofis kurmak. Çocukluğumun hayali bu. Ve bir densiz için hayallerimden vazgeçmeyi düşünmüyorum.
Ne kadar süredir bu bankta oturup düşüncelere daldım bilmiyorum ama karnım acıkmıştı. Yakınlarda güzel bir kafe biliyordum sanırım orda karnımı doyuracak güzel şeyler bulabilirdim. Son bir kez daha manzaraya bakıp iç geçirdim. Acaba yarın ne olacaktı ilk iş günüm sonuçta. Nasıl insanlar vardır? Bana iyi davranırlar mı? Alışırım İNŞALLAH.
Düşüncelerimden sıyrılıp ayağa kalkıp yürümeye başladım. Kafe az ilerde bana gel bana gel diye bağırıyordu. Daha fazla dayanamayacağım için hızlı adımlarla kafeye ilerlemeye başladım. İçeri adım atacakken kafenin arka tarafında bağırışma duydum. O tarafa doğru ilerlerken bir garsonun küçük savunmasız bir erkek çocuğuna bağırırken bulmayı beklemiyordum. Hızla onlara doğru ilerleyip garsonu ittirip ona bağırmaya başladım.
"Sen ne yaptığının farkında mısın lan. Çocuk o, daha kaç yaşında baksana kendi yaşından utanmalısın. Seni şikâyet edeceğim." Bağırdığımdan dolayı boğazım hafif acımıştı. Hemen küçük erkek çocuğunun yanına çömelip ağlayan gözyaşlarını silmeye başladım. Yüzüme masum bir bakış atıp birden sarıldı bana.
"Abla kurtar beni bundan." Dedikten sonra yine ağlamaya devam etti. Daha 5-6 yaşlarında ki çocuğu kendimden ayırıp yüzüne içtenlikle baktım. Kahverengi gözleri ağlamaktan kızarmış, yüzü de gözleri kadar kızarıktı ki muhtemelen o piç garson tokat atmıştı, kahverengi birbirine girmiş saçları yüzünü kapatıyordu ve sokak çocuğu olduğu kesindi çünkü üstünde yırtık elbiseler, yüzünde siyahımsı lekeler vardı.
"Burda bekle onun icabına şimdi bakacağım." Sessizce kurduğum cümleye başını sallayarak onayladıktan sonra ayağa kalkıp etrafta o piç garsonu aramaya başladım.
Muhtemelen korkudan kaçmıştı. Biraz ilerleyip etrafa bakındıktan sonra küçük çocuğun yanına ilerleyip son kez gözyaşlarını silip onu kucağıma aldım.
![](https://img.wattpad.com/cover/71743508-288-k649038.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bozuk Patron
SonstigesHayatındaki ani değişimlerden sonra mucizenin o kadar da zor olmadığını öğrenen bir genç kız. Zorla bir şirketin başına getirilmiş, zorluk çıkaran ve bir o kadar da içindeki merhamet duygusunu körelten bir genç adam. . Gelin, Affan ile İdil'in hikây...