-1.BÖLÜM "DERIN BIR SEVDA"

5 0 0
                                    

   
"Nefret gibi sev beni hiç bitmesin."

"Herkez pembeyi hayel ederken, benim düşlerimde siyah vardı. "

Bölüm şarkısı: Gökhan Türkmen-Bir kadın tanıdım ben.

  
      -1.BÖLÜM "DERİN BİR SEVDA" -

Unutulmuştuk yada ; o unutuyordu , ben ise beynimde onu daha da yaşatıyordum.Tam tamına bir sene olmuştu beni bırakalı , beni terk etmişti.

-' Neden giremediğim yerden çıkmak , gitmek zor olsun ki'  ne demek istiyordu anlamıyordum beynim algılayamıyordu.

-'Anlayamıyorum,noldu Luna?'

-'Ne mi oldu? Kaptan gemiyi terk ediyor. '
Terk etmek , gitmek,  bitmek,  şaka mı?  Gerçek mi? O kadar yaşanmışlığı bırakıp gidicekmiydi.

-'Gitmeee..!!'

-'Kimse ben gibi sevemez ki seni ..!!! Millet seni mavinin tonunda sevicek,  sen maviyi sevmezsin. '

-'Luna!!!!!'

-'BIRAKMA BENİ .! ' Ne kadar bağırsam da boştu artık bırakmıştı beni gitmişti.

Gidiyordu...

Beni Bırakıyordu...

Böyle bırakmıştı beni kendimi toparlayamamıştım,  alkolle başvurmuştum, canıma kıymaya çalışmıştım ama sonra "bana belki döner"  umuduyla daha çok yaşamak istedim, daha çok sevmek.

     İstanbul gibiydi oda, her duygusu farklıydı,her gülüşü insanı baştan aşağıya değiştiriyordu beni değiştirdiği gibi.

     Satırlara yazmıştım onu satırlarla yaşatmış, büyütmüştüm içimde.

      En derinimdi,karanlığım boşluğumdu kimsenin sevmediği yöndü o benim ise en sevdiğim yön.

     Anıları daha da içimde yaşatmayı bırakıp , üstümü giyinmeye başladım.
Bugün yeni işime başlıyordum daha 18 yaşında olmama rağmen okulumu dondurup çalışmaya karar vermiştim, daha fazla "para" denen mahluğun azabına ugramamak için aslında zengin bir aileden geliyordum,  para sıkıntım da yok sadece kendi ayaklarımın üstünde durmak istiyordum, huyum kurusun.Benim yaşımdaki çocukların halini anlamak istiyordum,ailemde bu halimi takdir ediyorlar o "sosyete , paramız var " havalarında değillerdi,olamazlarda zaten bu duruma gelene kadar ne badireler atlatmışlardı,hala da atlatıyorlar.

İşyerinin binasını gördüğümde garip bi his doğdu içime,  bahsedilmesi zor olan bir his , tanıdık geliyordu ama hatırlamıyordum neyse kapıdan içeri havalı bir şekilde girdim demek isterdim ama öyle bir girişim olmadı koyu kumral  saçları beline kadar orta boyda bir kıza çarpa...

-'of ya ne yaptın sen'  bu nasıl cırtlak ses be hem benim düşüncelerimi bölecek kadar.

-'ne yapmışım kızım ya' 

-'salak' deyip yere düşen iki üç kağıdı alıp ilerledi, kıza bak ya.

     Müdürün odasına doğru ilerlemeye başladım,o bana çarpan kızın gözleri sanki beynime kazınmış gibiydi garip bi renkti yeşil desem değil ela desem değildi   'sana ne oğlum' diyen iç sesime hak verdim ve müdürün kapısına vurup içeri girdim.

-'Merhaba Eris Bey' dedi bu nasıl müdür benden daha iyi gözüküyor , kıskanmadım değil.

-'merhaba' dedim düz bir sekilde.

-'Zaten size işin nasıl olacağı hakkında bilgi vermiş olmaları lazım size kısa bir özet geçip çalışacağınız yeri göstereceğim, ilk olar...' lafını tamamlamadan bölüp ;

-'gerek yok,  sadece yeri gösterin yeter' diyerek adamı bozdum ,yani bozulduğuda her şekilde belli ediyordu.

-'peki buyrun' deyip odadan çıktık.

&&&

      Sevilmek , sevmek ne garip şeyler değil mi? Ne kadar istesek de gerçekten başaramadığımız , sevsek sevilmiyoruz,  sevilsek sevmiyoruz.
Bu orantıyı bir türlü tuturamıyorduk yada ; istemiyorduk.

        Eskinin acısı yenisinden çıkarıyoruz bazen " sende onun gibisin " laflarla onuda kaybediyoruz. Bir gecelik diş ağrısı gibi bazen aşk acısı bir süre zarfı canın yanar sonra ise geçer gider, hatırlamazsın hatta.

     Neyse ne önemi varki artık. Kaybedeceğimizi kaybetmişiz zaten.Bugün onun yanına gidicektim,çok özlemiştim onu beynimdeki düşünceleri bırakıp, üstümü giyinmek için dolabın karşısına geçtim,gözüme onun aldığı beyaz bakın altını çiziyorum siyahlara aşık olan kadın beyaz t-shirt almıştı,  en iyisi o beyaz t-shirtü giyip altına da siyah pantolon deri mont ve asker botlarını giymek.

Arabayı çiçekçinin önune park edip içeri girdim.

-'siyah gül alacaktım.'

-'emin misiniz beyfendi? '

-'niye emin olmayayım,size siyah gül istiyorum dedim farkındaysanız. '
Ulan bide bunlara da hesap veriyoruz yarabbi sabır ver sen bana.

-'buyrun beyfendi fiyatı 200 türk lirası'

  Cebimdeki iki yüzlüklerden iki üç tane çıkarıp masaya attım ve hızlıca arabaya doğru ilerledim.

  Sonunda varmıştım arabayı park edip, yavaş adımlar atarak ilerliyordum, adım atmaya çalışıyordum. Bugün o gündü canımın deliler gibi yanmasının sebebi olan yere gelmiştim ,elimde en sevdiği siyah güllerle beraber.

   Bayılırdı siyah güle aslında siyah olan herşeye,Siyah gibiydi bazen karanlıktı, boşluktu.

Evet gelmiştim...

Sonunda...

Özlem sona erecekmiydi...

Ben geldim,Sevgili...

    Mezarlığın demir  kapısını itip içeri girdim,siyah güllerle kaplı olan mezarını aradı gözlerim , evet oradaydı adımları hızlandırıp ayak ucuna oturup ;

-'Merhaba,bak geldim senden vazgeçmedim, vazgeçemedim.Biliyor musun?  Seni çok özledim -hıçkırık- sensizlik iyi gelmedi bana,gözlerini çok özledim her özlediğim de doldu o çok sevdiğin gözlerim,her gece ağladım gururu bırakıp ağladım bana hep " ağlama kıyamam " derdin o aklıma geldiğinde de ağlamayı bırakıp hafif bir tebessüm yerleşiyorum yüzüme,olmasa da.
Sen gidince yabancı bir duygu oturdu kalbime,çözemediğim hissetmediğim.'  Gözlerimden yavaş yavaş damlalar akmaya başladı içinde her türlü acılar olan damlalar.

-'Neyse , bak şimdi hep gittiğimiz deniz kıyısına gittim geçende,çekildiğimiz fotoğraflara baktım bi anda gülmeye başladım "ne güzel günlerdi be"  diye bağırdım- hıçkırık-"çok seviyorum" dedim  fısıldayarak birtek sen duy diye birtek sen hisset diye.Çaresini bulamadım sensizligin , gömmeye çalışıp duygularım var, canımı çok yakan , herkez de bir "yalnızım" kafası var,  ben yalnızım demiyorum çünkü sen hep yanımdasın , eksik kalıyorum bazen yüzümdeki tebessümüm , gecelerdeki uykum hepsi seniken, sen yoksun yanımda . Bittik mi biz sevgili? Ölüm bile ayıramaz diyorduk ama ayırdı neyse-burun silme- bunları boşver sen, neler yapıyorsun ne kadar saçma bir soru değil mi haha , mutlusundur sen orada ben başını daha çok ağrıtmayayım görüşünüz, seviyorum seni.'toprağını kokladıktan sonra hızlı adımlarla mezarlıktan çıktım.

HER'TONHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin