3 saatlik bir yolun sonunda evimize ulaşmıştık. Babam günün pazar olması nedeniyle arabayı park etmeye yer ararken ben çoktan arabadan inmiştim. Eve girdiğimde gördüğüm manzara karşısında dilimi yutabilirdim. Yerde büyük bir et parçası ve sürüklenmiş olacakki yerde kan izleri vardı ben çığlık ata ata evden dışarı çıkarken sesimi duyduğu için gelmiş olmalıki muhtemelen yan komşumuzun oğlu Ayaza çarparak dışarı çıkmayı başardım. Ayaz kapının önünde büyük şaşkınlıkla bana bakıyordu. Ben o anki korkuyla bayılmışım, bayılmadan önce gördüğüm son şey Ayazın bana korku ve anlam yükleyemediğim o açık kahve ve koyu kahve arası gözleriydi. Kendime geldiğimde üzerim deişmiş bir şekilde yatağımda yatıyordum. Saate baktığımda ise saat 15:16 yı gösteriyordu.
Yataktan kalkamıyordum gördüğüm o görüntü bir türlü gözümün önünden gitmek bilmiyordu bilinç altımda yer etmişti adeta. Kim bilir dün gece bizim evde neler oldu? Olanların annemin günlüğünde yazanlarla bir alàkası varmıydı? Zorda olsa yataktan kalktım üzerime daha rahat edeceğim eşofmanlarımı giydim ve tedirginlikle odanın kapısını açtım merdivenleri yavaşça inerken kendimi beni nelerin bekleyebileceğine hazırlıyordum. Bir kaç basamaktan sonra burnuma güzel kokular gelmeye başladı. Almış olduğum kokuya göre babam yine bana kıyamayıp sevdiğim yemekleri yapmışdı " patates kızartması,karnı yarık" benim tahminlerime göre eyer ortada kötü bir durum olsaydı babam gidip yemek yapmazdı deilmi. Bunun için içim biraz daha rahatladı ve adımlarımı dahada hızlandırıp salona geçtim. Yerdeki et parçası ve kan izleri yoktu. İçim biraz daha rahatlamıştı salonun içinden uzanan banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım soğuk su beni kendime getirdi artık daha rahat algılayabiliyordum tüm bu olanları tekrar salona geçtim babamın ustalıkla hazırladığı o masaya oturdum.
5 dakika boyuncaa sadece düşündüm ardından babamda geldi ve hemen karşımda yer alan gıcırdayan sandalyeye büyük bir gıcırtıyla oturdu. Oturur oturmaz meraklı bir ses tonuyla konuşmaya başladı....
"Biraz daha iyimisim kozam son günlerde kendini çok yoruyorsun"
"Sağol babacım iyiyim abartılacak birşeyim yok"
"Ben geldiğimde Ayaz oturuyordu başında bayılmışsın galiba"
"Evet baba içeri girdiğimde yerde bir et parçası ve kan izleri vardı."
"Dün sen o heycanla kapıyı açık unuttun galiba içeri köpek girmiş ve eti sürüklemiş mahallemizin çocukları köpeği dışarı çıkarmışlar ama ete dokunmak istememişler. Ayaz da seni öyle görünce kucaklamış ve odana getirmiş. Ben gelince kalktı hemen dışarı çıktı ben senin üzerini deiltirirken sağolsun oda içerileri temizlemiş."
"Ayaz nerde şimdi. Nereye gitti?"
"İşi çıkmış olmalıki telefonla konuşup alelacele evden ayrıldı."
"Bir şey demeden mi?"
"Sana selam söyledi."
"Baba olayların gerçekten böyle geliştiğine eminmiyiz."
"Evet eminiz yerde saten ayak izleri vardı fakat sen neden böyle sordun bir şeymi biliyorsun?"
"Merak ettim sadece ama baba sence dün o eve gitmesemiydik?"
"Seni kırmak istemediğim için götürdüm yoksa götürmek istemiyordum seni.... Sen iyimisin gerçekten dünden beri kötü görünüyorsun bir doktara gidelim istersen."
"Hayır dedim ya baba gerek yok ben iyiyim merak etme sadece annemi hatırladım biraz o kadar."
"Peki kozamm sen nasıl dersen öyle olsun."
Konuşurken aynı anda yemeklerimizide yemiştik tesadüf die buna denir ki aynı anda yemekte konuşmada bitmişti. Bu gün babam biraz garip davranmıştı. Yoksa o da mı günlüğü biliyordu da bendenmi saklıyor du acaba? Masayı toplaması için babama yardım ettikten sonra odama gitmek için babamdan izin aldım.....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOZA
Mystery / ThrillerHer kitap bir şansı hakeder.Pişman olmayacaksınız. Annesinin sır dolu ölümü üzerine annesinin hayatını araştıran koza annesinin günlüğünü okur. Günlükte yazanları okurken nefeslerinizi tutarak okuyacağınıza garanti verebilirim. 13.06.2016 yayınlanma...