Seneler sonra ilk defa Ayaz'ın gözyaşlarını görüyordum. Benim yanımda hiç ağlamazdı o hep güçlü dururdu. Ayaz'ı ilk kez o hâlde görünce kendimi tutamayıp hıçkırarak ağlamaya başladım. Ayaz durmadan sigarasını içiyordu. Engel olamazsam krize girecekti. Bu sefer ben Ayaz'ın hamlesini Ayazda uygulamaya karar verdim. Kendimden emin bir sesle...
"Neyin var neden ağlıyorsun."
"İçimde sakladıklarımı sende görmüş olmak acı veriyor. Artık dayanamıyorum."
"Anlayamıyorum Ayaz lütfen biraz daha açık ifade edermisin aklından geçenleri."
Dedim ama cevap vermesini istemiyordum. Eyer düşündüğüm cevabı verecek olursa aramızdaki bütün büyü bozulacaktı. Ben onu ilk gördüğüm günden beri ona aşıktım. Ayaz beni arkadaş olarak görüyordu ve ben ona karşı duygularımı ifade etmek için tek kelime bile söyleyemedim. Eyer şimdi benim hissettiğim duygularım ondada var ise aramızda birşeyler olabilirdi. Buda her aşk gibi ölür giderdi. Bunların hepsi gözümün önünden film şeridi gibi hızla ard arda geçtikten sonra onun cevabını beklemeden...
"Günlükmü, eyer günlükten bahsediyorsan o günlüğü ben dün eski evimize gittiğimizde buldum. Eyer babama söylemiş olsaydım babam okumama izin vermiyecekti bunun için saklamaya karar verdim."
Bir kaç dakikalık sessizliğin ardından
"Gel"
Dedi. Bileğimden tutarak benim senelerdir merak ettiğim ama bir türlü Ayazın bana izin vermediği çatı katındaki o odaya doğru sürükledi. Korktuğum için yürümekte zorlanıyordum. Bir anda arkasını döndü.
"Her zaman girmek istediğin odaya gireceksin şimdi yoksa istemiyormusun."
"Kararsızım Ayaz içinde sakladıkların açığa çıkaracaksan eyer boşver kalsın. Yok eyer başka bir şeyse gidelim."
Ayaz'ın bu sefer gamzelerini gözyaşları dolduruyordu. Buna ben sebep olmuştum bunun için kendimden nefret ediyordum. Ayaz hızla merdivenlere oturdu bende yanına, onun bana yaptıklarını yapıyordum ben ağlamaktan yorulduğum zaman o kucağına yatırırdı ve saçlarımı okşardı. Bende biraz ona yaklaştım ve omuzlarından tutup dizlerime yatırdım. İçimden de birazdan söyleyeceklerim için pişman olmamayı diliyordum. Ve konuşmaya başladım..
"Ayaz'ım ben, bende seni.....
Daha cümlemi bitirememişken dışardan yüksekçe bir ses geldi. Ayaz hemen ayaklandı. Silah sesi geldi sonra bu ses defalarca tekrarlandı. Cam kırılma sesleri yakından geliyordu. Yani silahlar Ayaz'ın evinemi sıkılıyordu bütün bu olanların sebeplisi ben olmalıydım. Ayaz beni korumak için bana yerde cenin pozu aldırdı ardındanda kendisi üzerime yattı. Korkudan ne diyeceğimi bile bilmeden birşeyler söylemeye çalıştım ama olmadı biraz başımı kaldırdığımda çocukluğumda huzur bulduğum bu evin dakikalar içinde enkaza dönüşmüş hâlini gördüm. Sesler kesilmişti. Ayaz küçük adımlarla olduğu yerden kalktı ben gitme demek istiyordum ama olmuyordu sesim çıkmıyordu. Kolundan tutup kendime doğru çektim ama gitmesine engel olamadım. Ayazın 5. Adımından sonra silah sesleri tekrar duyulmaya başladı Ayaz salonun ortasına yığıldı. Ben Ayazı o halde görünce olduğum yerden dırlayıp Ayazın yanına gittim Ayaz kanlar içinde yerde yatıyordu sesini çıkaramıyordu kısık sesle birşeyler söylemeye çalıştı ama olmadı sonra tekrar yineledi..
"Koza benim odama git ve kapıyı üzerinden kilitle."
Bütün anladıklarım buydu.
"Ayaz kendine gel Ayaz ne olursun burakma beni Ayaz anneme dayandım ama ardından sana dayanamam Ayaz burakma beni ne olur Ayazımmm gamzelim kalk ne olursun burakma beni Ayazzz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOZA
Mystery / ThrillerHer kitap bir şansı hakeder.Pişman olmayacaksınız. Annesinin sır dolu ölümü üzerine annesinin hayatını araştıran koza annesinin günlüğünü okur. Günlükte yazanları okurken nefeslerinizi tutarak okuyacağınıza garanti verebilirim. 13.06.2016 yayınlanma...