SERT TEHLİKE

22. Bölüm

Arya ESENDEMİR

"Söyle lan! Nasıl kırdın o şifreyi?"

Yine karşımda sandalyeye bağlanmış ve yüzü kanlar içinde olan adama bağırdım. Bu da diğerleri gibi babamın şirketine sızmış gereksizin tekiydi.

Ama diğerlerine göre -kabul ediyorum ki- iyi iş çıkarmış ve babamın bankaya yatırdığı önemli paradan, şifreyi kırıp dörtte ikisini almıştı.

E, tabii yakalanınca iş başa düşmüştü.

"Bak güzelim. Zamanımı senin gibi bir malla boşa harcamayacağım. Ya söyler, belki kurtulursun. Ya da... diğerleri gibi ölürsün!" Sonunda sırıtarak adama döndüm. Hala konuşmuyordu.

Bir tane yumruk patlattım ve tam burnuna BİNGO!!!

Yok konuşmuyor. Bu sefer de çakıyı çıkardım botumdan. (Siz yabancı değilsiniz. Biz Doğa'yla hep bota saklarız çakıyı)

"Tabi çakıyı gördün hemen korkarsın. İstersen bir büyüyünü çıkarabilirim." Başını hemen 'hayır' anlamında salladı. Korkak!!

"Tamam, tamam. Söylüyorum... Iı... Şey..." "Söyle artık sabrım taşıyor." dedim sert bir şekilde.

"Toprak şirketinden geldim. Bunu bana Adnan manyağı zorla yaptırdı... Yapmasaydım daha yeni evlendiğim karımı öldürmekle tehdit e-" "Tamam bu kadar yeter." diye lafını böldüm.

Zaten Adnan diyince hoplamaya başlayan sinirlerim şimdi daha da artmıştı.

Sinirle yanımdaki masaya sağlam bir tekme geçirdim.

Demek 'Toprak' he? Peki. Oyun istiyorsa oynayalım!!!

***

"Güney?"

"Efendim?"

"Hadi bana çikolatalı pasta yap." dedim şirince sırıtarak.

Şu an tam olarak sınıfta nedenini bilmediğim bir şekilde Güney'in yanına oturmuştum. Ve -yine- çikolata krizim tutmuştu. "Ders bitsin alırım." dediğinde mızmızlandım.

"Hayır. Şimdi ve kendin yap." diye inat ettim.

"Arya sanki kocanımda sende hamilesin ve aşeriyorsun. Ne bu mızmızlanma?" diye sorunca "Belki hamileyim. Sana ne?" dedim. Sonra ne dediğimi yeni anladığım gibi çenemi kapattım. Ah! Ben ve çenem. Çok meşhuruzdur da.

"Tamam."

"Ne tamam?"

"Tamam pasta yapalım. Ama dersten sonra." dediğinde sevinçten ne yapacağımı bilemedim. Bir dakika... Pastayı nerde yapacağız ki?

"Eee, pastayı nerde yapacağız? Odalarda mutfak yok." dediğimde pis pis sırıttığını gördüm.

Allah'ım. Bu sırıtış pek hayra alamet değil ya... neyse.

***

"Güney ciddi misin? Yani... yakalanırsan başın beleya girer." Evet. Onun başı belaya girer çünkü ben Arya Esendemir'im. Kimse bana bir şey diyemez.

"Senin için değer." dediğinde ve üstüne bir de gülümsediğinde yandım. Hem elimi tuttuğu için hemde o dediği şeyden dolayı yanıyordum.

"Peki." diyebildim sadece.

Güney'in mükemmel fikri buydu.

Yemekhane! Ne kadar mükemmel değil mi? Mutfağa girdiğimizde kapıyı kilitledi. Malzemeleri çıkarmaya başladı.

Bende telefonumdan Justin Bieber-Confident şarkısını açtım. Malzemeleri çıkarırken onu izlemeye başladım. Kulak memesinin üstüne -isminin bilmediğim o noktaya- piercing takmıştı. Allah biliyor ya çok tatlı olmuştu.