Perili Ev

105 16 3
                                    

Ariana Grande - One Last Time


Eline aldığı deterjanı okurken telefonunun çalmasıyla irkildi. Elindekini de arabaya koyup telefonunu çıkardı. Bir numara arıyordu.

Açmakta biraz tereddüt etsede kendine güvenmeye çalışması gerektiğini söyleyerek açtı telefonu . İnternette verdiği ilan için arıyorlardı.

Eylül hemen adresi verip yaklaşık 2 araba dolusu kadar yaptığı alışveriş arabalarını kasaya sürmeye başladı. Poşetlere konulduktan sonra bunları tek başına götüremiyeceğini anladı.

Ödemeyi yaptıktan sonra ona yardım edebilecek birisini bulma umuduyla kasiyere sordu. Kasiyer cevap vermeden arkadan bir ses duyuldu.

"Her yerde karşıma çıkmak zorunda mısın"

Bu ikinci katta oturan "KABA" komşusundan başkası değildi. Poşetlerin hepsi denebilecek kadarını alarak çıkışa yürümeye başladı.

Eylül , kasiyere teşekkür ettikten sonra geride kalan 2 poşeti alarak arkasından koştu. Bunları nasıl taşıyordu hala aklı almıyordu.

Göz ucuyla kollarına baktığında kaslarının fazlasıyla şiş olduğunu gördü. "Ömür boyu geçerli olan spor salonu üyeliği olmalı " diye geçirdi aklından. Ona yetişebildiğinde hala ismini bilmediğini hatırlayarak ismini sordu.

Antartika'daki en soğuk buz kütlesi kadar soğuk bir biçimde "Can" dedi. Eylül onu da davet edip etmeme tereddütünde kalmışken onun iyi biri olduğunu sadece duvarlarını yıkması gerektiğini düşündü.

Eve yaklaşmışlardı , çabuk olması gerekiyordu. Bir anda söyleyiverdi. " Akşam bana gelmek ister misin ? Yani yanlış anlama sadece tanışmak için , hem Cem'de gelicek. "

Cem kelimesini duyunca durdu. "Cem'i nereden tanıyorsun ?" sesindeki soğuklukla bir an ürperdi Eylül. Ama o Can'ın aksine sıcak bir tavırla "Bugün tanıştık. Beni markete getirdi" , dedi.

Bu arada da binaya girmişlerdi bile. Ama Can hiçbirşey söylememişti . Kapının önüne geldiklerinde Eylül hemen anahtarlarını çıkarıp kapıyı açtı.

"Yardım edebilir misin ?" Dedi elindekileri mutfağa götürürken. Can oflayarak içeri girdi. Mutfağa girdiğinde Eylül, elindekileri tezgaha koymasını işaret etti.

Can , elindekileri tezgaha koyup kapıya yürüdü. Eylül'de arkasından yürüdü. Can , aşağı inmek için bir hamle yaptığında Eylül onu durdurdu. "Akşam saat 8'de. Umarım gelirsin"

Can cevap vermek için arkasını döndüğünde Eylül , hiç beklemediği bir şekilde kapıyı Can'ın yüzüne kapattı. Arkadan homurdanışını duyabiliyordu. Kıkırdadı.

Telefonunu alıp saate baktı. 6 olmuştu. Temizlikçi gelene kadar oyalanmalıydı. Odasına girip yatağa atladı. Ama yatağa atlamasıyla evin içinde bir toz bulutunun oluşması bir olmuştu.

Ardı ardına öksürürken kapının çaldığını duydu. Hızlı adımlarla kapıya yürüdü. Son kez öksürüp kapıyı açtı. 30'lu şaşlarda minik bir kadındı. Eylül her zamanki sevecen tavrıyla konuştu.

"Merhaba , temizlik için gelmiş olmalısınız. Lütfen" diyip girmesi için kapıdan çekildi. Kadın kapıyı örttüğünde Eylül konuşmaya devam etti.

"Akşam için misafirlerim var , mutfaktan başlarsanız çok iyi olur. Ben odamda olacağım herhangi birşey olursa lütfen çekinmeden sorun"

Kadın Eylül'e gülümsemekle yetindi. Elindeki malzemeleri alarak mutfağa girdi. Eylül'de bu süre zarfında odasında film izlemeyi düşünüyordu.

Okulun başlamasına bir hafta vardı. En kısa zamanda iş bulmalıyım diye geçirdi içinden. Boş durmaktan hiç hoşlanmazdı. Onun için evde boş boş oturmaktansa bir işte çalışmak daha cezbedici geliyordu.

Her zamanki film izlediği siteyi açıp güncel filmlerde göz gezdirdi. Biraz gezindikten sonra "Deadpool"da karar kıldı. Yastığını düzeltip filmi başlattı.

.......


Film bitmişti. Eylül kollarını açarak esnedi. Saate baktığında 7 olduğunu gördü. Kapıyı açıp salona girdi. Kadın camları siliyordu. Eylül'ü görünce elindekileri bıraktı.

Eylül kadına gülümseyerek " Umarım bölmüyorumdur" dedi. Kadın yerdeki kovayı aldı ve Eylül'e dönerek "sadece yatak odası kaldı"dedi. Eylül kadına gülümseyerek mutfağa geçti.

Ev eskisinden daha iyi olmuştu. Marketten aldıkları dolaba yerleştirdi. Yemek konusunda biraz düşündükten sonra , 1 saati kaldığını varsayarsak dışarıdan söylemenin daha iyi olacağını düşündü.

Telefonundan numara alıp sipariş verdi. İçeri döndüğünde kadının toparlandığını gördü. Eylül'ü görünce telaşlı bir şekilde konuşmaya başladı.

"Bütün temizliği bitirdim. Buraya neden taşındın bilmiyorum ama hemen taşınmalısın. Buraya taşınanlar buranın perili olduğunu söyleyip ertesi gün başka bir yere taşındılar. Ve duyduğuma göre uzun süre önce buraya taşınan bir gençten bir daha haber alınamamış."

Eylül kadına gülümseyerek parasını verdi. Kadın sayma tenezzülünde bulunmadan evden çıktı. Bu da neyin nesiydi. Anlamamıştı.

Odaya girip elbiselerini dolaba yerleştirdi. Üzerini çıkarıp çıkarmama konusunda kararsız kalmışken kapının çaldığını duydu. Hızlı adımlarla kapıya yürüdü.

Üzerini düzeltip kapıyı açtı. Siparişleri gelmişti. İçeriden para getirip adama uzattı. Teşekkür edip elindekileri mutfağa taşıdı.


 Teşekkür edip elindekileri mutfağa taşıdı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Herşeyden fazlasıyla sipariş etmişti. İçeri gidip son kez kontrol yaptıktan sonra salona girdi. Temizlikçi kadının söylediklerini düşündü. Acaba burası gerçekten perili miydi ? Bunu öğrenmenin tek bir yolu vardı.

DİNG DONG






Vampir Olabilir Miyim ? (#wattys2017)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin