*İLKLER UNUTULMAZ*

29 4 6
                                    



Derin yanına baranı bekliyordu. Kafasında belki o gelir bir ihtimali dolaşıyordu. Ne kadar pişman olduğunu bilse de içinde ki şu gurur gitmesini engelliyordu.

İmge o kadar konuşmanın ardından derini dinlese de konuşmanın sonunda yine tekrar etti sözlerine. Bak canım seni seviyorum biliyorsun ama burada haksızsın be canım baya baya kırmışsın adamı üstüne üstelik birde kavga edip çıkmışsın hata sendeyken bu biraz yüzsüzlük olmuyor mu? Sence de.

Öyle mi? diyorsun.

Öyle diyorum tabi git konuş bence daha ne duruyorsun?

Peki, o zaman ben gittim.

Derin arkasına dönüp gittiğinde birden imgenin yanına doğru gidip yanağına bir buse kondurdu biliyor musun? Bende seni seviyorum dedikten sonra hızlıca gelen taksiye binip baranın yanına doğru gitti. Arabanın içinde prova yapıyordu sanki barana neler diyeceğinin metnini oluşturuyordu kafasında yüzlerce tekrar ediyordu hatasını iyice anladığının göstergesiydi bu.

Tekrar tekrar ede ede gelmişti baranın yanına diğer bir adıyla özür noktasına. Arabadan inerken derinin suratı, vücudundan anlaşılıyordu heyecanlandığı, korktuğu ama bir o kadar da kararlıydı dönüşü olamazdı olmamalıydı. Ofise doğru her adım attığında yapacaksın alt tarafı bir özür. Aslında özür dilemekte değil mesele sevdiğinin kırılmış kalbini onarmaktı kırılan bir vazonun parçalarını tuttursanız da o eski güzel haliyle göremezsiniz bir daha kalpte bir vazo gibidir aslında kırılgandır, cam gibidir her seni inciten insanların kalbinin hızla kırılmaya hazır çatlaması gibidir sonunda bir acı da üstüne konursa tamamen ondan eser kalmamak demektir. Belki de o son damla buydu soruları tırmalamıştı derinin beynini. Neyse neyse yürü derin yürü diyerek kendini itiyordu yapması için. İçeri girdiğinde asistanı selin hanım karşıladı.

Hoş geldiniz derin hanım size nasıl yardımcı olabilirim.

Hoş bulduk selin ya ben baran beyle görüşecektim.

Baran bey dün sabaha kadar çalıştı hatta 1 saat önce kadar da çıktı.

Sabaha kadar burada mıydı?

Evet, yüzü biraz kötü geldi bana üzgün gibiydi sanki.

Ne diyorsun selin çok mu kötüydü? Nereye gittiğini söyledi mi?

Evet derin hanım bana öyle geldi. Maalesef çıkıyorum ben diyerek gitti.

Arıyım ben bir aradığınız kişiye ulaşılmıyor da nedir ya eğer baran gelirse buraya geldiğimi söyle ve beni arıyorsun tamam mı?

Tamam derin hanım.

Derin beyninden vurulmuşa dönmüştü adeta ne yapıncağımı bilemiyordu. Hemen taksiden inen bayanın yerine geçerek taksiye bindi. Kesin uyuyor sabaha kadar çalışmış çünkü ben eve gidiyim. Diyerek taksiciye de nereye gideceğini söyledi. Meraktan deliye döndü telefona cevap vermemesi, kapalı olması delirtmişti derini. Eve geldiğinde hemen kapısının önüne geldiğinde soluk soluğa kalmıştı. Kapıyı çalıyor, zile basıyor kapıyı açan yok iyice delirmiş gibiydi birden kapı açıldı. Asuman derinin halini görünce.

Derin ne bu hal kızım ne oldu?

Asuman teyze baran evde mi?

Yok, kızım ama sabah konuştum beni biri sorarsa dedi en mutlu olduğum yerdeyim dersin dedi.

Bende orası neresi oğlum dedim onu tek bir kişi biliyor oda beni sormak için gelir mi? Bilmem dedi.

Ne oluyor derin anlat bana lütfen.

Her şeyi anlatacağım ama asıl kahraman olmazsa bu hikâye de olmaz geleceğiz tamam mı?

Tamam bekliyorum.

Derin anlamıştı baranın ne demek istediğini İmgeyi arayarak bana bir araba bulabilir misin canım?

Tamam, canım halledicem ben seni ararım.

Tamam, canım çabuk ama biraz.

Derinin telefonu çalıyordu arayan imgeydi. Buldun mu?

Evet, buldum canım neredesin sen nereye getireyim ben.

Evin önündeyim sen neredesin?

Ev için alışverişe çıkmıştım bizim pınardan istedim arabayı o gelir gelmez getireceğim ben de.

Bekliyorum.

10-15 dk. sonra imge geldi. Derin hızlıca anahtarı alıp imgeye çok sağ ol gelince görüşürüz diyerek arabaya bindi. Arabanın içinde kendi kendine konuşan bir derin vardı. Asla üzmeyeceğim bir daha seni lütfen orda ol lütfen. Ya niye saklamak istersin ki derin saklama saklayıp ne yapacaksın ben bu kafamı nerelere vursam. Sözleri pişmanlıktan ibaretti fakat olmuştu artık yaşanmıştı gerçekler. Önümüzde ki maçlara bakıp sağlam goller atmalıyız hayata karşı. Derin de zaten farkına varmıştı bunun. Ben sanmam bir daha böylesi bir hata yapacağını siz zannediyor musunuz?

Derin gelmişti içeriye girdiğinde ilk baktı yer dönme dolap olmuştu kafasını yukarıya doğru iyice kaldırınca görmüştü sevdiği adamı. Tam baran diye bağıracakken aklına bir şey gelmişti görevliyi buldu ardından görevliye talimatlarını sıraladı. Görevlide ilk talimat bu olacak ki dönme dolabı çalıştırdı.

Çalıştığını anlayan baran uzaklara daldığı yerden çıkınca birden neler olduğunu anlamamış bir yüz ifadesi vardı suratında. Baran aşağıya doğru inerken derinde hemen onun yanına oturdu. Görevli ise ikinci talimatı olarak tekrardan çalıştırarak en üste geldiklerinde dönme dolabı durdurdu.

Baran derinin burayı bulduğuna şaşırmamıştı derini gördüğünde onu araması şaşırtmıştı.

Bakıyorum da baran bey kafanızı dinlemek istemişsiniz.

Malum dinlenmek istiyor, düşünmek istiyor bu kafada.

Neleri mesela?

Derin...

Tamam ya şimdi konuşma vakti ben konuşacağım sen de beni dinleyeceksin. Bak sevgilim sana yaşattığım durumlarda dolayı senden çok özür dilerim. Sen benim sevdiğim adamsın senin kalbini kırmak isteyeceğim son şey bile değil. Biliyorum saçma sapan davrandım streste girdim herkes bizi öğrenecek falan neyse ben seninle her şeye varım sadece kavgaya yokum diyerek. Baranın yüzünde bir gülümseme nedeni olmuştu. Bak bak nasılda gülermiş barıştık mı sevgili.

Barıştık sevgili gel buraya. Ben senle ne yapacağım ya.

Aralarındaki buzlar erimiş yok olmuştu. İkisi de ilk kez duygularından emin ama birbirlerinin duygularından emin olmadan geldikleri,keyif aldıkları, mutlu oldukları ilk kez bir birlerini bu kadar yakın hissettikleri yerde tekrar mutluluğa imza atmışlardı. Bu lunapark onların aşklarının ilk başlangıçlarıydı. Ve son olması dileğiyle.


KEYİFLİ OKUMALAR :))


Hayata YolculukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin