BÖLÜM 5
... MASKELER DÜŞÜYOR...
Bölüm Şarkısı; Red Hot Chili Peppers - Otherside
Cama vuran yağmur damlalarının rahatlatıcı sesine, yıpranmış sallanan koltuğun gıcırtıları eşlik ediyordu. Dün geceden beri eve hakim olan huzur kaçıran sessizlik hâlâ bozulmamıştı. Aggy başını sandalyenin sırtına yaslamış, ayak parmaklarının uçlarıyla hafifçe iterek sallanırken, camdan dışarıya koca göbekli, büyük kara bulutlara bakıyordu.
Fırtına dün geceden beri dinmemişti. Bulutların şişkinliğine bakılırsa oldukça yüklüydüler ve yüklerini boşaltana kadarda güneşi saklamakta kararlı gibi gözüküyorlardı. Aggy'nin de acilen yükünü boşaltıp, bulutları dağıtıp kendi güneşine ulaşması gerekiyordu. Sonunda hayatında ilk kez güzel bir şeyler olmaya başlamıştı. Büyük, kara bulutlar grileşiyordu. Fakat genç kızın bu kez çok daha büyük bir korkusu vardı. Ya bulutların ardında hayatını aydınlatacak bir güneş yoksa? Ya tüm bu çaba boşaysa?
Zihni o kadar yoğun ve karışık düşüncelerle meşguldü ki, çevresindeki dünyadan soyutlanmıştı. Koltuğun yanındaki küçük ahşap sehpanın üzerinde saatler öncesinde yaptığı ve dalgınlıkla içmeyi unuttuğu kahvesi buz gibi olmuştu. Zadok kucağında mışıl mışıl uyuyordu. Başı Aggy'nin göğsüne yaslıydı. Baş parmağını ağzına almış, derin iç çekişlerinde sevimli sesler çıkartarak parmağını emiyordu.
Gökyüzünde büyük, parlak bir şimşek belirdi. Ardından camları titreten gök gürültüsü duyuldu. Aggy'nin göğsüne yaslı bir şekilde uyuyan Zadok, sesle birlikte irkildi. Genç kız kardeşinin sırtını sıvazlayarak uykuya devam etmesini sağladı. Gözleri gökyüzünden odaya, sehpanın üzerindeki soğuyan kahvesinin yanındaki dosyaya takıldı.
Dün Henry ile görüşmesinden sonra eve nasıl geldiğini hatırlayamıyordu. Zadok'u yatağına yatırmış, yemek yapıp Sophia'yı uyandırmış ve büyükannesinin karnını doyurmuştu. Kendisi ise aç olmasına rağmen tek bir lokma bile yememişti. Boğazında bir yumru vardı ve hiçbir şeyin geçişine izin vermiyordu.
Sophia'yı zorla doyurduktan sonra ilacını vermiş ve uyumasını beklemişti. Sonra Zadok'un da uyuyor oluşundan yararlanarak duşa girmişti. Banyodan çıkıp Zadok'u doyurmuş ve onunla oyun oynamıştı. Gecenin kalan kısmında ise sonunda kendiyle baş başa kalabildiği an anlaşmayı tekrar tekrar okumuştu. Şimdi ise tüm bu yaptıklarını sanki yaşamamışta, film izlemiş gibi hissediyordu.
Gecenin çoğunu uykusuz geçirmesine rağmen güne yine çok erken başlamıştı. Son iki yıldır uykusuzluğa o kadar çok alışmıştı ki üç dört saatlik uyku ile koşuşturma dolu, yorucu günlere karşı bağışıklık kazanmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK RİTİM (Düzenleniyor / Devam Edecek)
RomanceKitabın telif hakları bendedir. Herhangi bir durum karşısında gerekli işlemler yapılacaktır. Anarşinin Çocukları Serisi 1. Kitap. Agleace Abel Bishop. Yetenekli bir ressam ve fotoğrafçı. Annesi tarafından terk edildiğinde, dünyaya gözlerini henüz aç...