ilmek ilmek sevda(04.02.2016)

35 1 0
                                    

Yaz gitsin, gelsin güz...
Kulaklarıma dolan sükunetin gibi,
Gecesi gölün.
Farketmeden sen,
Kaçarım soluk soluğa,
Soluğumu tutarım hep,
Izbe bu kentle ağlaşırız,
Her sefil seferime..
Uçarım akasya dolu gecelere,
Sıcak nefesim buz olur çarpar ellerime,
Bilmezsin sen ısınmaz benim ellerim hiç...
Ne yapalım ellerimdir ışte,
Kessem sana kaçar,
Kalsa benimle, beni boğar...
Parmaklarımı elesem yazamam sana,
Söksem tırnaklarımı çalamam seni,
Bağlasam bileklerimi,
Bir daha yenemem seni...
Çivilesem kollarımı saramam seni...
Ellerimdir işte,
Kırsan kırılmaz, ezsen ezilmez.
Donar uyuşuk parmaklarım,
Katlanmış kağıtları açamaz olur,
Yazılanı katlayamaz olur,
Dalgın yürüyüşlerde bir sigara dahi yakamaz olur...
Herşeyi örttüğüm gibi,
Onları da sokarım kılıflara,
İlmek ilmek işlediğim,
Pembe ipten eldivenlere...
Sevmez olurum baharı yazı,
Güz isterim, kış isterim,
Gel isterim...
Ve yolculuklara kulp isterim.
Şiirler sahibini gayrı bulsun isterim...
Özlemim artsın taşsın isterim,
Sen,
Giderek kıymetlen isterim..
Yeniden dolanmak boynuna,
O boynunu örten gri ilmiklere,
Çaresiz örülmek isterim...
Boynunda sabahlamak göle karşı,
Ve bir dalgadan nasiplenmek,
Öyle sarhoş, öyle mayhoş,
Bir içli türküdür bu, hayli nahoş,
Baharı özlemem ki artık,
Boynun olmuş dalım.
Bahar kim ola, kokun çatlatırken buzları?
Yaz kim ola donarken ellerim,
Ellerim farkındadır kapıdaki
Fuzuli sevinçlerin...
Onca filiz dururken,
Yaktığım türküler çarpar kütüklere,
Odunlar yakmak isterim sana,
Yaktığım ateşteki siluet sen ol,
Alevlerden yansıyan gölge,
Sen ol isterim...
Tıpkı bozkırdan saldığım dualar gibi,
Ucunu yaktığım mektuplar gibi,
Sana uğramaz yusufçuklu zarflarım...
Kızıl gemilerle senli mektuplar postaladım...
Gemiler gitti, gelsin gemiler,
Ateşine düştüm düşeli,
Kalbim gayrı iniler,
Günahım nerede, nerede kaldı seviler?
Bu yara her bahar her yaz,
Aman vermez, yeniler...

Suret Uzak Sırat YakınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin