DORUK'UN BAKIŞ AÇISINDAN
Sanırım ödülünü beğenmedi biraz fazla olmuştu. Ama olsun son pişmanlık fayda etmez diye düşünerek bizim tayfanın yanına gittim.
Efe "Helal olsun lan yüzümüzü kara çıkarmadın."
Ali "O hediye biraz fazla olmadı mı keşke biraz bekleseydin." didi. Demek o da benim gibi düşünüyordu.
"Boşverin olan oldu biz önümüzdeki maçlara bakalım." dedim ve yalandan kahkaha attım. Onlarda gülerken içimdeki ses gidip Derinden özür dilememi söylüyordu. Off şimdi ben ne yapacağım? Bu zamana kadar bir sürü kızın kalbini kırdım ama hiç böyle hissetmemiştim. Sanırım vicdan azabı böyle bir şeymiş. Bunu da yaşayarak öğrendim.
DERİN'İN BAKIŞ AÇISINDAN
Arabada hala aldığım hediyenin güzelliği (!) etkisindeydim. Çok canım yandı. Gerizekalı nasıl böyle bir şey yapar hala aklım almıyor. Arabada suratım asıktı babam beni endişeli gözlerle süzerken ağlamamak için kendimi zor tutuyordum.
"Ne oldu Derin birisi sana bir şey mi yaptı?"
"Çok güzel bir gündü ama sonunda yine içine sıçıldı. Anlayacağınız olay bu." dedim. Babam konuşmayacağımı anlayınca sustu. Arabanın içi sessizleşti. sessizlik ne huzur verici bir şey böyle. Araba durunca babam centilmen bir erkek gibi kapımı açtı. Onu böyle görünce gülümsedim. Eve girdiğimde annem tam bir şey söyleyecekken yüzümdeki acıyı görünce sustu. Annemdi o benim her şeyimi anlardı. Odama kapanıp ağlamaya başladım. Ne kadar zaman geçti bilmiyordum sadece ağlıyordum. Sonra biraz kendimi toparlayıp banyoya gidip duş aldım. Geceliğimi giyip yatağa yattım. Zaten yorgundum uzanınca hemen uyudum.
Sabah kalktığımda saat 12.00 olmuştu. Elimi yüzümü yıkamak için banyoya girdim aynaya bakınca şok oldum. Gözlerim şişmişti saçlarım zaten birbirine girmişti. Sonra yaşadıklarım aklıma gelince yine ağlayasım geldi. Ağlamamak için hemen yüzümü yıkayıp üstümü de giyindikten sonra aşağıya indim. Salona gittiğimde masada bir not buldum. Notu yazan annemdi.
'Herkes aynı şeyi düşünüyorsa hiç kimse fazla bir şey düşünmüyor demektir. Yani Derin'im sen çok sıcak kalpli ve çok duygusalsın kimsenin seni üzmesine izin verme. Şimdi bizim ufak bir işimiz var sen keyfine bak.' yazıyordu. Yine zor anımda yanımda olduğunu belirtti. Annem sadece anne değil benim için bir dost ve arkadaştı. Annemin notunu okuyunca gözümden bir damla yaş düştüğünü farkettim. Hemen gözyaşımı silip kendi kendime 'ben güçlü bir kızım' diye motive etmeye çalıştım. Kahvaltı yaptıktan sonra biraz oyalandım Hanife Teyzeye yardım etttim. Canım sıkıldığında televizyonun karşısına oturdum.Bir film açtım. Konusu aile ve aşktı. Çok duygusal bir filmdi sonunda kız ölüyordu. Ağlamaktan gözlerim ağrımıştı. Ben en son anneannemi kaybettiğimde bu kadar ağlamıştım. Bir den uykum geldi her zaman böyle olurdu ne zaman ağlasam uykum gelirdi. Gözlerimi kapattım ve uykuya daldım. Güçlü bir kol beni belimden tutup kaldırınca bir ara gözlerimi açtım . Beni kaldıran babamdı. Sonra gözlerim geri kapandı.
Soğuk bir eli anlımda hissedince uyandım.
"Günaydın Derin."
"Günaydın anne." dedim ve tam saate bakacağım sırada aynada yansımamı gördüm. Bugün okul vardı ama gözlerim fena halde şişmişti. Kesin herkes ne olduğunu soracaktı.Annem bana anlayışlı bir şekilde baktı.
"Sana bundan sonra aşk filmi izlemeyi yasaklıyorum. Eğer izlersen böyle gözlerin şişer." dedi. Sanırım beni mutlu etmeye çalışıyordu. Hemen elimi yüzümü yıkayıp okul kıyafetini giydim ve aşağıya indim. Bir şeyler yedikten sonra yola koyuldum. Yeni bir haftaya başlıyorduk ve ben annemin dediği gibi kimsenin beni üzmesine izin vermeyecektim. Okula girdiğim gibi Eceyle karşılaştım.
"Günaydın bebeğim nasılsın bakalım? Derin senin gözlerin çok fena şişmiş. Ne oldu? Yoksa ağladın mı? Niye ağladın? Kim üzdü seni? Yoksa partideki hediye olayına mı ağladın? Ya bak özür dilerim Doruk isteyince hayır diyemedim." Off yine ne çok konuşuyor ya 2 dk bir sus kızım ya motorun soğusun ondan sonra yine konuşursun. Şimdi de cevap vermem gerekiyor.
Onu üzmemek için "Parti için sağolun o olaya ağlamadım. Ailevi mesele yüzünden çok önemli değil."
"Bak ne zaman istersen bana anlatabilirsin. Ben senin hep yanındayım."
"Biliyorum. İyi olduğumda anlatırım." diyerek sınıfa gittik. Kapıda Dorukla karşılaştık en iyisi hiçbir şey olmamış gibi davranmak.
Bana gülerek " Günaydın Buzlar Kraliçesi." dedi. Bak bir de pişmiş kelle gibi gülüyor. Sakin ol Derin sakin. Kendimi toparlayıp ben de gülümsedim.
"Sana da günaydın Doruk." Biraz şaşırmıştı.
"Bay Kibirliye ne oldu?"
"O parkta basketbol oynarken öldü. Ben de onu oraya gömdüm. Başımız sağolsun." dedim ve yerime geçtim. Ona kırıldığımı sanırım anladı.
BİRAZ KISA OLDU AMA ORUÇLU KAFASIYLA ANCA BU KADAR YAZABİLDİM..
OYLARINIZI BEKLİYORUM...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Buzlar Eriyince
Roman pour AdolescentsDoruk SARP 18 yaşında okuduğu kolejin en popüler öğrencisidir.Tüm kızlar ona hayrandır.Sadece o kız hariç.Derin ÖZTÜRK 18 yaşında koleje gelen yeni kız öğrenci. Tescilli Öküz'ün ve Buzlar Kraliçesi'nin iddia ile başalayan büyük AŞKları...