Cezası AŞK (Bitti)

Bölüm 12

Şahid daha 16 yaşındayken ilk aşkı tatmıştı. Çok guzel gözleri küçük boylu simsiyah saçları olan, güzel gözlü birine aşık olmuştu. Onu parkta yürüyüş yaparken görmüştü. O günden sonra hep onla konuşmaya, ona yaklaşmaya çalışıyordu ama pekte cesareti yoktu. Bir gün onu yeniden izlerken karşısında yürüyen kız bir anlık yere yığıldı. Şahid fazlasıyla korksada, endişelensede ona yaklaştı ve kızın kalkmasına yardımcı oldu. Böylelikle ilk aşkının ilk adımını atmıştı. Bir zaman sonra sevdiği kıza yani Preitye açılma kararı almıştı. Çok heyecanlıydi. Onu akşam üzeri dışarıda gezmeye çağırdı. İlk kez karşılaştıkları yerde çiçeklerden minik bir yol hazırlamış ve ağaçların üzerlerini mumlarla bezemişdi. Sevgilisi yanına vardığında filmlerdeki gibi dizlerinin üzerine çökerek ona aşkını ilan eden 16 yaşlı genç hayatın zorluğuyla ilk o gün karşılaştı. Sevdiği kız gözlerinin önünde yere yığılıp kaldı. Sahid onu omuzlarında hastaneye taşıdı. Ailesine haber verildi. Anne-babası geldiğinde çok endişeliydiler. Ama bunu daha önceden çoğu kez yaşadıklarından sanki alışmışlardı. Şahid o zaman sevgilisinin kalp hastası olduğunu fazla heyecan ve üzüntüden uzak durması gerekmekte olduğunu öğrenmişti. Buna rağmen Preityiasla terk etmedi. İki yıl onunla birlikte hastalıkla mücadele etti. 18 yaşlarına yediklerinde Şahid sevgilisiyle evlenmek kararı aldı. Her ikisinin de ailesi buna karşı durduğundan bu karar ertelendi. Şahid okulunun zorluklarıyla yani sıra sevgilisinin hastalığıylada uğraşıyordu. 24 yaşına yetiştiğinde Şahid sevgilisiyle evlendi. Ama evlendikleri gece sevdiği kadının son nefes alışını izledi.
Yanlış karardı! Hep bunu kendine defalarca söylüyor kendini bir az daha yıpratıyordu. Canından çok sevdiği sevgilisinin onun ellerindenn böylece kayb olun gitmesi Şahidde travmaya sebeb olmuş aylarca psikoloji tedavi almıştı. Doktor yaşam ortamının değişmesinin ona faydası olacağını söylediğinde babası oğluna bir süre öğretmenlik yapmasının yardımı dokunacagini düşünerek Şahidi üniversitesde öğretmenlik yapmaya ikna etmişti.
Şahid sessizceisine odaklanmak istesede işler onun istediğinden farklı olmuştu. Çokta uzun olmayan zaman önce psikolok olarak katıldığı son seminerde bir kiz ondan hızlanmıştır. Şahidin haberi olmasa bile. Şimdiyse Şahid aynı kızın okuduğu üniversitede öğretmenlik yapmaya başlıyordu.
Kız onu çok yıpratıyor ve etrafında gerektiğinden fazla dolanıyordu. Bu durum Sahidi gittikçe daha fazla rahatsız ediyordu. Ama kendiside anlamadan genç kıza (Luliaya) bağlanıyordu.
Olmazdı. Yanlışdi! Bir daha eskisi gibi aşık olmak istemiyordu. O yüzden de duygularını gizlemeye çalışıyordu. Ama pekte başarılı olduğu söylemezdi.

Bir akşam partisinde yeniden karşılaşmışlardı. Her kes partneriyle dans ederken lulia yalnız başına kaldığında Şahid onu dansa kaldırmıştı. Shahid onun güzelliyine aldanmış ve onu dans ederken öpmüşdü. Sonrasında bunun yalnış olduğunu söylemişdi. Lulia iki ay Shahidin peşini bırakmadı. Gittiyi kafelere, partilere, spor salonuna , hemen-hemen her yere Shahidin peşinden gidiyordu. Sanki onu takıntı haline getirmişti. Ve Açıkçası bu durum Şahidin hoşuna gidiyordu. En sonunda Shahid yakın arkadaşının doğum gününde Luliayı karşısında gördü. Lulia Shahidin yakın arkadaşına kendisini zorla davet ettirmişdi. İnsanları bir şeyler için ikna etmekde üzerine rakip tanımıyordu. Shahid onu lavobaya sürüklemiş bağırmaya başlamışdı:

-YETER!!!

-Neden bahs ediyorsun?

-BİLMİYORMUŞ GİBİ DAVRANMAYI KES! PEŞİMİ BIRAK!!!!

-Niye? Hem sana ne zararım var? Sadece gözümün önünde olmanı istiyorum. Sana yaklaşmıyorum bile. Rahatsız olmana sebeb yok ki.

-Se-sen nasıl böyle yüzszce... ahhh anlamıyorum... çok sinir bozucusun. Her yerde karşıma çıkmanı istemiyorum.

-Bende benden kaçmanı istemiyorum ama kaçıyorsun.

-AHHH!! SEN BENİM BAŞIMA BELAMISIN??- Yüzünde Lulianin fark edemeyeceği kadar küçük tebessüm oluşmuştu.