Başıma giren saplantıyla gözlerimi araladım. Dün gece içtikten sonrası kafamda şaubeliydi. Biraz rahat yatmak için sola döniyim dedim . Dönmemle yeri öpmem bir oldu.
"Ah! Başım!"
"Noluyo abi ya!"
"Gökay senin benim yatağımda ne işin var!? Allah aşkına söyle!?"
"Hatırlamıyorum! Sen yerde ne yapiyon!?"
"Bir öküz saolsun düştüm.!"
"Ben ne yaptim ya!?"
"Bak öküz olduğunu nasılda kabulleniyo.!"
"Üfff Cem napıyon sen yerde adam gibi cevap ver!"
"Oğlum yatağın % 20 sini kafan % 50 sini kolların %5 lik kısmınıda bacakların kaplamış ! Sayende göt kadar yerde yatmısim.!"
"Senin mallığın!"
"Benim mallığım??"
"Heee öyle..."
"Ben sana asıl mallığı göstericem sen bekle!"deyip üzerine atladım. Yumruklamaya başladım. Karşılık verince tikiyle oynadım. Onun bu kıvrak hali beni gülmekten öldürüyordu..
"Cem ! Cem tamam ibne tamam dur! Basketbol maçıyla her şey hallolabilir."
"Düşünmem lazım!"
"Düsünmene başlatma !!"
"Üf iyi be!"deyip üzerinden kalktım.
"O zaman kahvaltıyi da sen hazırla ben ekmek almaya gidiyom.!"dedim. Üzerimdeki tişörtü çıkarıp dolaptan tişört alırken.
"Ya nereye gidersen git de mahremiyet diye bi şey var ..!"
"Lan dangalak o mahremiyet denen şey yanımda yatarken niye yok?!"
"Aklım başımda degildi! Hem senin benim yanına yatmadığın ne malum!? Pis sapık şey " dedi ağzını kızlar gibi oynatıp sesini incelterek
"Gökay kız tribi yapma .!"
"Knk komik oluyo ama ya!"
"Neyse çikıyom ben!"
"Fırından al lan ekmekleri!"
"Tamam!"diye bağırarak dış kapıdan çıktım.
Ayşe den
Beyza nın sesiyle gözlerimi araladım
"Ayşe kalk hadii!"
"İstemiyorum!"
"Bak bir daha söy -le -mem KALK!"
"Sen bilirsin!"
"Öyle olsun sen kaşındın!"
"Ya ne var ne .."diyerek kafamı kaldırmıştım ki kafama yediğim yastıkla kalktığım yere geri yattım.
"Kalk sana kızım yaa!"derken bir daha vurunca .
"Savaş diyosun !!"deyip başımın altındaki yastığı kafasına geçirince dengesini kaybedip yatağa düştu. Üzerine çıktım . Bir elimle kollarıni tutup diğer elimle Beyza yı gıdıklamaya başladım .
"Yapma ! Hayır! Ayşee! Lütfeeen! Lütfeeeeeeen!"
"Bir daha bana karışacak mısın?"
"Dur bi düsüniyim. Tabikii EVET!"
"Demek öyle !" Deyip daha fazla gıdıkladım.
"Ya tamam Allah kahretmesin tamaaam.!"dediğinde
"Benim çıkarım ne peki ."
"Çıkarcı pislik!!"
"Bunu kahvaltıyı ben hazırlarım olarak algılıyorum. "Deyip üzerinden kalktım.
"Sende git fırından ekmek al o zaman!!"
"Tamam!"diye bağırıp Beyza nın dolabından siyah bir şort üzerine de bol beyaz bir tişört giydim. Banyo da elimi yüzümü yıkayıp. Saçlarımı dagınık bir topuz yaptım. Çantamdan güneş gözlüklerimi alıp gözüme taktım. Telefonumu da alıp cebime koydum. Kapıya çıkıp ayakkabılıktan sporlarımı aldım.
"Beyza başka bir şey istiyon mu?"
"Hayır ! Acele et yeter!"
"Tamaam!" Deyip apartmanı terk ettim. Arabamı tamire verdiğim için bekle beni belediye otobüsü... Duraklara doğru yürümeye başladım. 5 dakika sonra duraklara vardım ama otobüs 25 dakika sonra gelecek... Vay ben şansıma...! Neyse bekliycez.. Etrafı süzmeye başladım . Durağın arkasında geceden kaldığını tahmin ettiğim iki sarhoş vardı. Yere sızmışlardı. Ama toparlanmaya başladılar. Gözüm bankta oturan kıza ve erkeğe takıldı . Çocukta playboy tipi vardı. Kız ise okyanustan kaçmış balina yavrusu gibi maşallah! Sen neyine güvendin de o kadar etek giydin ey kadın ? Kız neredeyse oğlanın ağzına düşecek oğlan gelmiş başka kızları kesiyo...derken iki sarhoş banka ilerlemeye başladı. İzlemeye devam etmedim . Heralde burdan sonrasıni çocuk hallederdi. Önüme döndüm. Daha otobüsün gelmesine 15 dakika vardi. Arkamdan jet hızıyla geçen çocuğa baktım . Hadi ama bu kadar şerefsizliği bünyeniz nasıl kaldırıyo? Arkamı döndüğümde sarhoşlardan birinin elinde çakı vardı. Hiç vakit kaybetmeden kızın yanına ilerledim. Beni gören - solda ki -
"Ooo abi iki oldular!"dedi akıttıği agzının suyunu elinin tersiyle silerken ...
"İkiyi göstercem ben size !"diye bağırarak elinde çakı olanın üzerine atladım. Elindeki caki yere düştü. Kasığına dizimi geçirince ikiye büküldü. Ayağına tekme atıp onu yere düsürdüm . Diğerine bakmak için kafamı kaldırdığımda çokta yok olmuştu. Bir anda herkesin beni izlediğini fark ettim.
"Herkes işine baksın ! Oyun mu var lan burda!"deyip terslediğimde siyah 2001 model Passat ın içindeki adam bana bakıp kahkaha atıyordu . Üstüne üstlük video ya çekiyordu . Gel de sinir olma!! Arbanın yanına gittim.
"Hayırdir insanlık nedir öğrenmek için videoya mı alıyosun!?"
"Ne diyosun kızım bir git başımdan ya !"
"Sil lan o video yu!"
"Bak kızım çık git başıma iş çıkarma.!"
"Noldu korktun mu!?" Kaşnıyor muyum bilmiyorum ama özgüven patlaması yaşadığım kesindi! Adam arabadan indi . Pis pis gülüp bana baktı. İğrencti. Yüzümu buruşturduğum da yediğim tokatla herkes bir 'ooooooo' çekerken etrafı süzdüm. Adam hala sırıtirken kafamı burnuna geçirdim. Anlım biraz sızladi ama olsun . Burnunu tuttu. Küfür ediyordu. Gülumseyip karnına tekme attım . Yere düştü. Onu umursamadan otobüse doğru ilerledim. Otobüse bindiğimde herkes bana bakıyordu. Surat ifadelerine gülmemek için kendimi zor tutuyordum. Fırına yakın bir yerde indim. Biraz yürümenin iyi geleceğine inanmışımdır hep. Fırına vardığimda ekmek ve simit aldım . Parayı uzatırken adam
"Hanımefendi dudağınız patlamış kanıyor. "Dediğinde elimi dudagima götürmemle elimin kan olması bir oldu. Adamın uzattiği peçeteyi alıp teşekkür ettim. Telefonuma gelen mesajla irkildim . Kapıyi açıp ćikacaktım ki sert bir şeye çarptım . Bakın çarpışmadım çarptım . Kafamı kaldirdim . Yok artık ya!
"Önüne baksana kızım!"
"Kusura bakma Cem!" Deyip yere düsen telefonu aldım. Tam çıkacaktım ki omzumda bulunan el beni geri çekti.
"Senin dudağina noldu?"
"Seni ilgilendirmez!"deyip fırindan çıktım. Aynı sekilde eve döndüm . Kapıyı çaldım. Beyza açtı. Başka kim açabilirki zaten....
"Bu ne hal ?? Dudağına noldu senin!?"
"Adam dövdüm. Yani onlara ne kadar adam denir bilmem ama dövdüğum kesin "deyip sırıttım. Bana bakıp gözlerini devirdi .
"Banyo ya git üstünü başını temizle elini yüzünü yıka çabuk sofra hazır."
"Tamam anneeee"deyince kafama terlik attı. Elimle attıgi yeri ovuşturdum . Dudağım fena değildi. Ya bir insana darp izi bu kadar mı yakısir anlamıyorum ki. Kendi kendime gülüp elimi yüzümü yıkadım. Masaya oturdum . Çatalımi salatalıklara sapladım agzima attim. O sırada telefon çaldi. Benim ki değildi . Benimkinin melodisi bu değildi zaten... Beyzaya
"Kızım şu telefonunu açsana ya "diye cırladığım da
"Benimki değil !"dedi . Cebimde titremeye başlayan telefonu çıkardım . 'CADALOZ:)))' yazıyordu. Altında da benim numaram yazıyordu. Telefonu açtım . Bir an aklıma Cem le olan çarpısmam geldi gülümsedim. Sonra telefonuma şifre koymadığımı hatırladım.
"Telefonumu getir Cem!"
"Allah Allah bana ne gel al telefonunu. Ayrıca sen hala benim numaramı kaydetmemişsin . Çok kırıldım valla .. Ha bu arada kızım senin hiç düzgün fotoğrafın yok mu hepsi açık seçik şeylerle dolu!"
"Sana ne be salak!"
"Ha bu arada bir adam aradı tamirciymiş arabayı bırakmak için adres istedi ben de benim evin adresini verdim. Yani her halükarda gelmek zorundasin...!"
"Üfff tamam be! Cadoloz sensin pislik!!"dediğimde Cem kahkaha atıp telefonu suratıma kapattı. Sinirle solurken telefonuna baktim . Önce numaramı sildim. Sonra tekrar kaydettim. Kişi ismine ' 12 Haziran 'yazdım. Aklıma o gün gelince yine sırıttım. Bardaktaki suyu bir dikişte bitirip Beyza ya
"Ben çıkıyooom!"diye bağırdım . 'Nereye!?'diye sormasıni göz ardı ederek ayakkabılarımı giyip merdivenlerden koşarak indim. Arbama kavuşacağımın sevinciyle yol boyunca koştum. 5 dakika sonra kapıda yanında bir kızla konuşan Cem e baktım. Cem beni görünce bana yaklaştı ve sarıldı. SARILDI!!!!" Kızın gözleri ağlamaktan kızarmıştı . Ben daha ne olduğunu anlamadan kız daha fazla ağlayarak
"Beni bunun için mi bıraktın Cem!!"
"Bana bağırma Simge sen beni yediğin haltlar yüzünden kaybettin.!!"
"Senden özür diledim!"
"Bak beni ćıldırtma yoksa elimden bir kaza çıkacak!" Evet şu anda mallığımı tesçillemiş bulunmaktayım canlarım. Cünkü hala bir sey anlamiyorum. Cem niye bana sarıldı?CEM NİYE BANA SARILDI!!?" Ulan şimdi göstermez miyim ben ona..! Su kız bi def olup gitse ben buna yapacağımı bilirim de ... neyse.
"Cem ben sen olamadan yaşayamam! Ne olur affet ! Hem ben ona yapma dedim. Cem senin arkadaşın benim sevgilim dedim . Ama Eren anlamadı.."
"Ulan yalanına başlatma şimdi! Sen Eren e yavşaklık yaparken seni çekmiş Gökay ! Zaten en başından beri istememişlerdi seni! Keşke onları dinleseydim...! Simdi defol git ! Senin o iğrenć sesini duymak istemiyorum!!" Cem i ilk defa bu kadar sinirli görüyordum. 'Aldatılmak ' insana bu kadar koyuyor demek ki . Hem de en yakınlarından biriyle... Ben düşüncelere dalmış Cem e bakarken bana bakmıyordu. Sesli bir şekilde yutkundum. Ahaaa ! Ağlıycam lan ! Yok artık . Aha aktı valla ! Ulan bir yerinizde durmayı bilmiyosunuz. Niye yani niye şimdi? Eve gidince olsa olmuyo mu!? Offf ya offff! Psikolojik rahatsızlığım var benim. Yani o kadar önemli büyütülecek doz da değil ama var işte arada bir durduk yere ağlıyorum. Sarılma ihtiyacım yanlızlıgimla savaşıyor . Ama ben hiç sarılacak insan bulamıyordum . Bir kaç damla daha dökuldü gözlerimden . Cem in bütün odağı üzerimdeydi . Bana bakıyordu . Başımı önüme eğip bir kaç damlanın akmasına yardımcı oldum. Ağlamazsam rahatlayamazdım... Cem kafamı ellerinin arasına aldı . Kafamı yavaşca kaldırdi . Ben de izin verdim. Hala sinirliydi. Boynundaki damar fazlasıyla belirgindi . Çok çekici gözüküyordu . Yalan yok.!!
"Özür dilerim . Ağlayacağını tahmin etmedim." Dediğinde gözlerine baktım . Pişmanlik vardı. İnsanların duygularını gözlerinden anlayacak kadar zeki değildim ama insan her aynaya baktığında karşısında gördüğü şeyi nasıl tanıyamaz ki?? Evet ben her aynaya baktığım da pişmanlığın vücut bulmuş halini seyrediyordum. İçimdeki sarılma hissini bastıramaýıp kollarımı Cem in boynuna doladım. Biraz durduktan sonra o da sarıldı . Ne olduğunu merak ettiğini biliyordum. Ondan ayrılıp ellerimi tersiyle gözlerimi sildim. Sonra sert olmayan bir tokat attım
"Noluyo lan! O ne biçim bir duygu değişimı?"deyip elini yanağına götürdü. Biraz sıvazladı. Kaşları catıktı. Gülümsedim.
"Sen az önce bana nasıl sarılırsın!"
"Önce sen sarıldın kızım manyak mısın?"
"O değil Simge denen o kız varken . Senin yüzünden kız beni senin sevgilin sanıyo! Başimda onlarca sıkınti varken bir de senin eski sevgililerinle uğraşamam!!" Aslında öyle büyük bir derdim yoktu . Ama olsun. Ne derdin var diye soracak değil ya!
"Ne derdin var?" Sordu lan.
"Seni ilgilendirmez tamam mı!?"
"Bağırma bana!"
"Sensin bağırma !!"deyince söylediğim şeyin pek mantıklı olmadığını anladım. Güldüm . Cem de güldü. Hala gülüyorduk. Kafayı yediğimizi düsünmüyorum değil ama komikti. Hala sinirliydi.
"Hala sinirlisin " dedim boş bulunarak. Beni onaylarcasına kafasını salladı.
"Anlat hadi"dedim sesimi çoculaştırarak. Tek kaşını kaldırdi.
"Sanmıyorum."dedi. Niye bilmiyorum ama olanları öğrenip Beyza yla dedikodu yapmak için can atıyodum. Ona çizmeli kedi gibi baktiğımı düsünürken o bana
"Böyle bakmayı kes maymuna benziyorsun ."deyip kahkaha atmaya başladı. Gözlerimi kısarak ona baktım.
"Hadi gidiyoruz "dedim .
"Nereye?"
"Soru yok . Arabamın anahtarlarını alıyım. "Dediğimde sanki anasına sövmüşüm gibi baktı. Kaşlarımı çatıp
"Hadi yaaa . Bir kere de dediğimi yap!"
"Offff!" Deyip cebindeki anahtarları çıkardı. Kilit aćma tuşuna basınca benim arabam değil de başka bir araba açıldı. Kafamı Cem e çevirdim. Gözlerini sımsıkı kapatmıştı.
"Arabamın anahtarları nerde.??"dedim
"Evde .!"
"Git al o zaman !"
"Evin anahtarlarıni Gökay aldı. "
"Hay ben şansıma.!"
"Aman küfür yok !"deyip eliyle ağzımı kapatan Cem e ters bir bakış attım. Attığım bakısla elini ağzımdan çekti.
"İyi biz de senin arabanla gideriz "deyip omuzlarımı silktim. Açilan arabaya doğru ilerledim . Sürücü koltuğuna oturdum. Siyah Audi a8 in deri döseme koltuklarına kurulurken Cem in binişini izledim . Sürmeye başladım. Cem bana
"Nereye gidiyoruz ?"diye sorunca komik olur diye yüzüme çarpık bir gülüş yerleştirip Cem e
"Gidince görürsün "deyip göz kırptım. Şu an bana sapıkmısım gibi bakıyordu. Ona dönüp
"Korkma ırzına geçmiycem "deyip kahakaha attım. Allah ım affet hiç ağzıma yakısmayacak kelimeler ama affet . AMİN...