Multi de Beyza vaaaaar ;)) Masada oturanlar amcam Ahu ve kızları Elif ti. Gerçekten mi ? Bumu yani? Of işin gücün yok gel bu salak karıyla uğraş .... Yemin ediyorum kazadan ölmedim ama bu kadın yüzünden bir gün sinirden ölücem...Bu kadar yüzsüz olunmaz ama dimi ... Masaya yaklaştıgımda Ahu itici ve tahrik etmeye çalıştığı sesiyle
"Ceeeeeem !."diye çıglık attı ve sarılmak için kollarını açtı . Bana yaklaştığin da eğildim ve sağ kolunun altından geçip Elif 'e
"Naber cimcime " diyip burnunu sıktım .
"İyiyim Cem abi "dediğinde Ahu burnundan soluyordu. Güldüm . Kahvaltıya başladık . Tam kahvaltımi bitiriyordum ki Ahu
"Cem arada sırada bize gelsene Elif seni çok özlüyor.." dediğinde kaşlarımi çattim . Bir yudum su içtim . Onlara en son amcam yurtdışındayken gitmiştim. Ahu gecenin bir yarısı beni arayıp 'Cem lütfen yetiş Elif in çok atesi var ' demişti bizde Ecem le birlikte onlara gitmiştik . Eve vardık . Ecem kapıyı çaldi .Kapıyi Ahu aćti. Üzerinde kırmızı askılı bir gecelik vardı . Ecem direk ellerini gözüme sokunca gözlerimi kapattım. Ecem bana bakıp
"Cem sen arabaya git ben hallederim bu sürtüğü ..." dediğinde kafami onaylarcasına salladım ve arabaya yöneldim. Ondan sonrası Ecem in anlattığına göre yüzünü çizmiş saçini yolmuş ... Klasik kız kavgası işte başka hareket yok..
Ahu ya dönüp
"Özlediği zaman beni arayabilir "dedim net bir şekilde . Elif bana bakıp
"Cem abi anneme ben diyorum telefonla arayalım diye ama o diyo eve gelsin burda oynayın diye " dediğinde Ahu morardı. Resmen Ahu-dudu olmuştu .. ;) ( Tamam kabul berbat bir espriydi)
"Yani dısarıya pek güven olmuyor her gün haberlerde görüyoruz değil mi?"dediğinde amcam haklisin der gibi basini sallayıp bana döndü
"Cem Gökay aradı sana ulaşamıyormuş . Olanları anlattım . Yanina gelmek isteyince 2 saat sonra eve bırakacağimi ve evde bulabileceğini söyledim. "
"Saol amca ararım ben onu sonra."
Gökay ağzıma s*çacaktı . Ama onunla konuşmayı gerçekten özlemiştim .Amcam kusura bakmasın ama valla aptal... Bu kadına nasıl hala inanıyor anlam veremiyorum..
Kahvalti fastı bitince amcam beni evime bıraktı . Sonunda evime varabilmiştim. Hastenden aldığım çantada kaza olduğunda giydiğim kıyafetler , telefonum ,cüzdanım ve anahtarlarım vardı. Anahtarlarımi alıp kapıyı açtım . İceri girdiğimde boğucu bir hava vardi. Nefes almakta güçlük çekiyordum. Salona gidip pencereleri açtım . Ecem in doğum günümüzde aldığı lacivert tekli koltuğa oturdum . Kafamdan bir çok şey geçiyordu . Başim ağrıyordu. Uyumak istiyordum ama uykum yoktu . Daha dogrusu gelmiyordu. Midem beni boşum diye uyarıyordu . Ona acıyıp mutfağa ilerledim . Buz dolabıni açtığımda mideme benzediğini anladım . Yiyecek hiç bir sey yoktu . 2 kutu süt vardı . 'En azindan uykumu getirir' diye düsünüp bir tanesini elime aldım üst dolaptan en sevdiğim üzerinde TEK AŞK FENERBAHÇE... yazan kupamı çıkardım. Sütü açıp bardağa dökmek için çevirdiģimde kutudan yoğur dökülmeye basladı . Ne zamandan beridir yoğurtlari süt kutusuna koyuyorlar? Burnuma gelen kokuyla midem bulandı . Bu süt bozulmuştu... Son kullanım tarihine baktığımda üzerinden tam 1 ay geçmişti . Az daha beklesen canlanacakmışsin . Diye düşunurken kapi çaldı . Gidip kapıyı açtiğımda belime 2 kollu sarışın ve sulu göz bir ahtapot yapıştı. İlk başta korkmadım değil . Ama sonra bana sarılanın Beyza olduğunu görünce rahatlamak istedim ama o belimi sıkarken bu pek mümkün olmuyordu. Nefes alamıycağimı anlayınca kısık sesle
"Beyza ölmek üzereyim.!"
"GEBER!"
"Ayıp oluyo ama . "
"Cem o artık yok di mi"
"Hayır ."dememle hıckırıklara boğulması bir oldu. Yüzünu ellerimin arasina aldim . Hala ağliyordu.
"Aglayinca siz kizlar çok itici oluyosunuz . Yapmayın şunu ..." deyip sırittığimda hızlı olmayan bi tokat la karşi karsiya geldim. Allah tan reflekslerim kuvvetli ki tokattan kactım . Beyza bana tekrar sarılinca bende ona sarıldim . Onu gerçekten çok seviyordum . Bulunmaz kız kankalarim arasinda 1 numaraydi (çaktirmayin zaten 1 tane kız kankam var ;))
"Artık içeri geçsek biliyosun sarılmaktan hoşlanmıyorum"dediğimde
"Ortok oçoro goçsok boloyoson sorolmokton hoşonmoyorom.." diyerek benim taklidimi yaptı . Kafamı geriye yaslayıp bütün nefesimi oflayarak dısari verdim . Güldü . İceri geçip oturdu .
"Kahve" diye soru sorar gibi konustu ğumda beni onaylar casına kafasıni aşagi yukarı salladi . Mutfağa gidip su kaynatma makinasına su koydum ve çalıstirdim . Çekmecede iki paket nescafe bulduktan sonra bardaklara bosalttim . Üzerine kaynayan suyu da bosalttiktan sonra karıstırip kaşıkları lavaboya attim . Kupalari elime alip salona geçtim. Beyza oturduğu koltukta uyuya kalmıştı . Kahveleri sehpaya bırakıp Beyza yı kucağıma aldım . Ecem in odasına girip yatağina yatırdim. Üzerini örttüm . Kapıyı açıp çikacakken Beyza
"Teşekkür ederim " dedi ve yastığa daha çok sarıldı . Kafamı öne eğip gülümsedim . Kapıyi kapatıp salona geçtim . Kahvemden nerdeyse 1 yudum almıstım ki yine kapı çaldi. Açtım Gökay dı
"Kardeşim "dedi sarılirken . Ondan ayrılarak
"Valla Gökay kusura bakma ben sarılma kotamı Beyza sağolsun fazlasıyla doldurdum.
"Beyza burda mı?"
"Evet n'oldu ki?" Diye imalı imalı sorunca
"Yok yok ya öyle sordum . Yani yanlıs anlaşılacak bir durum yok . Ama şey yani senin için fesat ben ne desem sıfır..
"Tabi tabiiiii canim kesin öyle"dedim gülerek . Gökay bana iyi gelmişti . Gülmemi sağlamıstı .
"Yok kardeşim ya..! İçeri girmesem de olur . Benim zaten ayakta kapı eşiğinde konuşma gibi tuhaf bir fantazim var. Sakın 'içeri gir kardeşim , ayakta kaldın kardesim ...' gibi şeyler söyleme alınmam ben "
"Sen bilirsin.." dedim ve gülümsedim."
"Burası da biraz şey mi ne?"
"Şey ne"
"Ya knk şey işte ...."
"İceri gelmek ister misin? Emin ol içerisi hiç şey değil."
"Yaradanına kurban be!"
"Sus öküz kız içerde uyuyo!"
"Kim? Hangi kız? Beyzammı?"
"Beyzanmı ? Derken"
"Ya şey mı soru şeyisiyle birleşik olunca şey diye çıktı."
"Ney diye çıktı?"
"Şey işte....."
"Ney işte..?"
"Aman be !! Allah kahretmesin ki çok seviyorum ! Aşığım ulan aşık .! Seviyorummm!"
"Ne..!" Diye çığlık atan kişiye yöneldim. Beyza ydı .
"Allaaaaah burası biraz sıcak oldu. Ben zaten duşa gircektim. Siz sohbete devam edin. Baaay"deyip salondan çıktım . Gökay ın arkamdan sövdüğünü hisseder gibi oldum. Gülümseyip banyoya girdim . Aynanın önünde Ecem in eşyalarını görünce yine gözlerim doldu . Kendimi toplayıp kabine girdim. Hiç bir şey hatırlamıyordum. Acaba ne olmuştu o gece ? Gözlerimi kapatıp sıcak suyu bir anda soğuk suya çevirdim . Derin derin nefes aldım . Soğuk suyun vücuduma verdiği şok etkisiyle tüylerim hazır ol a gecerken gözlerim su koyuverdi. Ağladıgım soğuk sudan belli olmuyordu . Ama içim hala yanıyordu . Nefesim kesilecek gibi oluyodu . Soğuk su derimi kesercesine akıyordu. Canım in daha fazla acidiğini hissettiğimde can havliyle suyu kestim . Kabinden çıkıp havluya sarındım. Banyodan odama geçtim . Siyah bi tişört ve altıma eşofmanlarımi giydim. Akşamları hafif soğuk olduğundan üzerime ceketimi giydim. Saçlarımi havluyla dağıttim . Düzeltmek zor geldiğı için ellemedim. Salona geçtim . Gökay Beyza nin dizinde uyuya kalmış Beyza ise Gökay ın saçlarıni oksuyordu . Bu halleri onların hoşuna gitse de benim midem bulanıyordu. Beyza beni görünce bir hışımla ayağa kalktı . Tam o sırada Gökay in kafasi koltuğa çarptı. Ben kahkaha atarken Gökay
"Noluyo ya?" Dedi gözlerini ovusturarak. Onu umursamadan Beyza ya
"Alışverise gitmemiz lazım dolap bomboş " dediğimde
"Hemen çıkalım o zaman " dedi. Bu kızı bu yüzden seviyodum. Karşılıksız kabulleniyordu herşeyi ...
"Gökay arabanın anahtarlarını versene"
"Al"dedi uykulu uykulu ve anahtarları bana attı .
"Hadi Beyza " deyip kapıya yöneldim. Kapıdan çıktık. Arabaya bindik . Yol sessiz geçti. Marketin önünde durduğumuzda Beyza ya dönüp
"Alışverişi tek başına yapabilirsin di mi?"
"Seve seve "deyip gülümsedi . Arabadan indi . 5 dakika sonra bende indim . Hava esiyodu . Karanlık insana ayrı bir huzur veriyordu. Telefonumu cebimden çıkarıp biraz uğraşmaya başladım . Telefonumu açıp galeriye girince Ecem in fotoğrafıni gördüm . Gözlerim doldu . Onu özlemeye başlamıştım . Hem de baya.... Kafami kaldırıp derin derin nefes aldım. Karanlık her ićimi çektiğimde daha çok üzerime geliyordu. Kafami kaldirınca göz yaşlarım kendini bırakmaz sandım ama yanılmısım . Göz yaşım gözümü terk edip gözlerimin hemen altından şakaklarıma sızdı . Şakaklarım kabul etmeyince kulağim indi ve omzuma düştü. Nefes alıp heri bırakırken soluk borumun yandığını hissedebiliyordum. Karanlık ağır aģır üstüme çökerken bana yaklaşan ayak sesleriyle irkildim.
..........................