Sanki herşey daha iyi olacakmış gibi konuşuyor herkes. Dünyayı kurtarmayı düşünüyorlarmış yeni Model hibrit arabalarla. Daha az kağıt kullanıp ağaçları korumaya çalışacaklarmış. Bir araya toplanan Zenginler 5000TL lik et parçası eşliğinde , evsizler hakkında konuşup onlara daha iyi yaşam şansları sunacaklarmış. Bir yerlerden alıp olmayanlara vereceklermiş ama kimse kendisinden bir şeyin eksilmesini istemiyor. Herkes dört duvar arasında gözü kapalı yaşıyordu ve 'Bana dokunmayan yılan bin yaşasın!' diye sayıklıyorlardı kalplerinin en derinlerinde. Bunu kimse sesli bir şekilde dile getirmese de herkes biliyordu aslında.. Sokakta yürüdüğünüzde kaç tane dilenci ye para verdiniz bunu hiç düşündünüz mü? Aslında bu olay parayı vermekle de bitmiyor, parayı verdiniz sayalım, ne düşündünüz veya nasıl hissetiniz bunu yaparken?? Acıdınız mı o insana.. yoksa kibrinizden dolayı mı verdiniz. Kendinizi üstün hissetmenin o verdiği hazı tadabilmek için veya 'Bakın millet, ben iyi bir insanım!' diye içten içe haykırmak istediğiniz için mi?Burası Karanlıklar Ülkesi..
Kimse korkmaz aslında ıssız sokaklardan.
Kimse düşünmez üzülen ve yalnız kalanları.
"Ben yalnız hissettiğimde yanımda kimse yoktu, ben de kimseye eşlik etmem." diye düşünen insanlarla dolu.
Burası Karanlıklar Ülkesi...
Ruhlar tozlanmış, çürümüş ve bir odaya kilitlenmiş.
Ne içten sevgi ne de karşılıksız yardım kalmış.
Şimdi bana söyle Mutsuz insanlar neden var?
Mutlu olmak elimizde mi? Yoksa herkese verilmeyen bir lüks mü?
![](https://img.wattpad.com/cover/76599354-288-k504701.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kranlıklar Ülkesi
Short StoryIçimden gelen geçen her şeyi her düşüncemi buraya yazıyorum. Bazen Karanlık bazen ise biraz içimde ışığı bulabildiğim zamanlarda yazdığım kısa hikayeler ve düşünceler barındırıyor. Karanlıklar Ülkesi benim zaman zaman içerisinde yaşadığım bir Dünya...