Korku

9 0 0
                                    


Sanki ne olursa olsun, korkularımızı kontrol eden biz değiliz de onlar bizi süreklilik içerisinde kontrol ediyormuş gibi.

Her şey yolundayken, birden ortaya çıkı veriyorlar ve planladığımız, istediğim her şeyden vazgeçebilir oluyoruz anında.

Vazgeçmek istediğimizden değil belki de, daha çok mecbur bırakıldığımız için. Korkularımız dışarı çıkmamızı, insanlarla tanışmamızı istemiyor, âşık olmamızı, birine içten ve derinden güvenmemizi istemiyor.

Korkularımız kendilerini olduğundan çok daha büyük göstermeyi fazlasıyla iyi başarıyor ve belki de buna her seferinde kanıyoruz. Fısıltısı bizi karanlığa ittiğini fark etsekte, o karanlık içerisinde bir el fenerini bulamamak hatta arayacak güce sahip olamayacak kadar, elimizden bir şey gelmiyor.

Peki bazen neden yok oluyorlar, kayboluyorlar ve uzun bir süreliğine dönmüyorlar?

Neden yokluğuna alıştırıyor?

Elimizi, kolumuzu bağladıktan sonra ipleri çözüp, gitmemize izin veriyor. Gitmeye, kaçmaya, yokluğuna alıştıktan sonra hiç beklenmedik bir anda ortaya çıkabiliyor. Öyle ortaya çıkıyor ki hem vücudumuz hem de aklımızı ele geçiriyor. Nefesimiz ve bütün duyularımız elimizden kayıp gittiğini hissedebiliyoruz sanki. Her dönüşünde elimizden çok daha fazlasını alıyor, kontrolümüz altında kalan azıcık bir şey ile hayata devam etmemizi istiyor ama edemiyoruz...

Hayatı asıl renkleriyle, güzelliği ile göremiyoruz, görme yetimizi de alıp gittiği için. Her gün kalkıp normal ve alışıldık bir şekilde hayatımıza devam etmeye çalışsakta bu denemeler daha çok çabalamaya ve çırpınmaya dönüşüyor. Yataktan kalkmak istediğinde, istesende kalkamıyorsun çünkü kocaman bir bataklık oluşuyor altında ve seni içine çekiyor. Zamanında sevdiğin ve huzurlu hissettiğin evin artık kafesin oluyor ve bu kafes o kadar dar ki, hiç bir yere kımıldayamıyorsun. Istesen de çıkamıyorsun çünkü o kafesin anahtarı korkunun avuç içinde saklı. 

Bu korkuyu nasıl yenebiliriz peki?

Bize o kadar acı vermesine rağmen, bizi o kadar bastırmasına rağmen o baskıdan nasıl kurtulabiliriz veya baştan beri bizi bu kadar kontrol etmesine neden izin veriyoruz?

Sanırım bunlara kesin bir cevabımız olsaydı, bu dünyada mutsuz veye caresiz çok az insan kalırdı. 

Kranlıklar ÜlkesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin