I Love You Baekkie!

0.8

Baek gelen uzuna bakıp sırıttı. Kris gerçekten yakışıklıydı ve Chan'ın yarı Çinli kuzeniydi. Adam resmen yerinde durmayan çapkın biriydi ve Chan'a verdiği değeri kimseye vermiyordu. Zaten dayısını çekimler için zorlayan da Kristi.

Chan kuzenine sıkıca sarılıp kıkırdadı.

"Hyung! Hoşgeldin"

Kris ellerini Chan'ın saçlarından geçirdi ve hafif hareketlerle şekilli saçları bozdu.

★BaekHyun★

Chan saçları bozulduğu için biraz huysuzlansa da ses çıkarmamıştı. Zaten Chan'ı hep kıskanmıştım, çünkü gerçekten ne yapacağını bilen biriydi. İnsanları kırmaz ve maddi-manevi her şekilde yardım ederdi. Hiç düşünmeden. Bu yüzden okulda ve çevresinde sevilen biriydi.

Ben ise soğuk ve parası ile hava atan tiplerdendim. Geceleri evde oturmaz kafelerde belirli arkadaşlarım ile takılırdım. Çoğu şeyi babamın adı ile hallederdim benim aksime Chan torpilden nefret ederdi.

Ben Bay Byun Dae Hong'un oğlu, Byun BaekHyun iken,

O sadece Park ChanYeol'du.

"Chan yeni çekimlerin basılmış bile"

Hiç umursamadan omuz silkti ve hafifçe gülümsedi.

"Bilmiyordum yeni duydum"

"Sende varmı Kris Hyung?"

"Var. Sonuncusunu da ben aldım Baekkie"

Bu cümle bir yerden tanıdık geliyordu ama nereden? Elinde salladığı açık mavi tonunda ki dergiyi bana uzattı. Heyecanla alıp baktım.
Tam anlamıyla fotoğraflar mükemmeldi!

"Chanyeol! Bunlar mükemmel" Jong Dae konuştuğunda yanımda dergiye baktığını yeni fark etmiştim.

"Abartmayın sadece fotoğraf. Ki mükemmel olması norma çünkü ben varım"

Derginin aslında başka bir isim üzerine olduğunu görünce biraz kırılmıştım çünkü ben onun kendi şirketlerine bağlı olan dergide model olduğunu sanıyordum.

"Neden başka bir dergide çekim yaptın ki?"

"O bizim dergimiz. Yani annem orada direktör" bu sefer baykuş gözlü çocuk bana güldümsedim. Şuan sanırım kıskanıyordum. Sonuçta Chan benim çocukluk arkadaşımdı ve de ben bilmiyordum ama o biliyordu.

"Ah ne güzel."

Kris hyung koluma vurup gülümsedi iyice yaklaşıp fısıldadı.

"Sen bilmiyor muydun?"

"Neyi?"

"O derginin Kyunggie'nin annesine ait olduğunu?"

"Hyung ben onları daha yeni tanıyorum. Görür görmez sormadım ya"

Gözüm Kyungsoo ile şakalaşan Chan'a kaydı. Herkes ile arasında bir mesafe olan Soo ile sanırım aralarında birşey vardı.

"Baek?" yüksek sesle kendime geldim ve sıçrayarak Yeol'a baktım.

"Hmmm?"

"Durgunlaştın. Ne oldu?"

"Yok birşey olmadı"

"Akşam bizimle gezmek ister misin?"

"Ah olabilir sanırım"

Öğle arası bitince hızla kalktım ve Chan'ın söylemlerine aldırmadan sınıfa ilerledim.