Kafamın dibinde çalan o lanet alarmı duvara fırlatma içgüdümle harekete geçmiştimki saati gördüm hayır hayır olamaz ilk iş görüşmeme geç kalamam hemen kalktım ve iş görüşmesinde giyilebeilecek en uygun şeyi üzerime geçirdim evet millet modestte görüşmem var öylede şanslıyım işte.
İki saatir şu kadına derdimi anlatmaktan yorulmuştum "Şey evet bu gündü" "Pardon sanırım buldum ama bay carner biraz geç kalacak bekleyebilirmisiniz?" Tabi tabi beklerim işim gücüm yok zaten kadina en içten gülümsememi gönderip "Evet beklerim tabi seve seve "dedim ve bu binada ilk yalanımı söylemiş oldum.En azından bir kahve içmeye hakkım vardı öyle değilmi modestin ilk katında gördüğüm starbucksa atım kendimi ve favorim white choclate mocca aldım kesinlikle harika tamam herşey iyi gidiyo kahvemde var derken telefonum çaldı danışmadakı kadın beni çağırıyordu hızla adımlarla yolu yarıladım derken sert bir bedene çarpmamla duraksadım ahhh hayır kahvem gitmişti hemde şu salağın yüzünden "Sen ne yaptığını sanıyorsun yaa ?" "Üzgünüm önünüze baksaydınız"ve dil çıkarıp uzaklaştım.İçimdeki bu özgüvende ne hiç anlayamadım.
Neyseki bay carnerı bulup görüşmemi yapabilmiştim bay carner çok kibardı çizimlerimi gösterdim kısa mülakattan sonra artık eve gidebilirim diye sevinebiliyordum .Asansöre bindim ve aşağıya indim asıl olay orada oldu zaten başımdan aşağıya buz gibi birşey boşaldı ve çilekli kokuyordu hey bu milkshake sinirle başımı kaldırdığımda bana sırıtarak bakan iki çift göz gördüm bu o çocuktu üstüne kahve döktüğüm "Sen tam bir kaçıksın bir de gülüyor şuna bak yaa" "Buna intikam diyorlar canım"hala gülüyordu yaa "Mavi gözlü bir milkshake e benziyorsun" o kahkalarla gülerken ben üstümü temizlemeye çalıştım sonra boşverip ilk taksiye atladım off iğrençtim saçıma da yapışmıştı bu şey mavi gözlü milkshakeymiş ben sana gösteriirim milkshake i bunları düşünerek eve gelmiştim bile eve girdiğimde ilk yaptığım iş duş almak oldu sonra kıyafetler kirli sepetini boyladı
Televizyonu açtım ve zaplamaya başladım ama bir dakika bu o çocuktu bu malın televizyonda ne işi var bu çocuk ünlüymüş one direction adlı bir gruptaymış ünlü münlü ama yani kaba iğrenç bir o ama yani yakışıklıda o gözler yeşile kaçan üstüne yapışan dar kotu çok karizmatikti ne diyorum ben ya iyice kafayı yedim neyse ne zaten birdaha görmeyeceğim biri için yorum yapamam .
Tam bir hafta oldu koca bir hafta ben evden sadece yemek için çıktım ve hiç telefon gelmedi sanırım benim iş yattı bütün herşeyi boşverip her zaman en sevdiğim işi yaptım hayır ben o kızlar gibi moralim bozuk temizlik yapayım modlarına giremiyorum ne yazık ki annemin de en sevmediği özelliğim bu olsa gerek gelelim en iyi yaptığım işe uyudum evet biraz twitterda takıldım zayn malikin hesabına girdim niye bunu yaptım inanın bende bilmiyorum mutsuzluktan sanırım.
Yasığın altında çalan telefonu umursamadan uykuma devam ettim kraliçe gelse beni uyandıramazdı emin olun bu aptal telefona hiç aldırmadım neyse o kadar ısrarla çaldı biri falan öldü sandım super uykulu sesimle telefonu açtım "Efendim evet benim ,öylemi şey tamam teşekkürler, evet yarım saat sonra ,tamam" modestten aramışlardı işe kabul edilmişim ve birlikte çalışacağım kişileri görmek için bir randevu verdi. Bu sevinçlee yatakta zıpladım ta ki yarım saat sonra orada olacağım sözü aklıma dank edip hızlı adımlarla dolabıma koşmadan önce altıma kot koyu bir jean ve üstüme de bir gömlek giyip çıktım yine bir rutin yapıp taksiye atladım yukarı çıktım ve beklemeye başladım her zamanki gibi sonra beni içeriye aldılar kapıdan girdiğim anda bay carnerı gördüm daha sonra ise küçük çaplı bir şok yaşadım ve ağzımı iki karış açtım "Ş-şeyy merhaba ben birlikte çalışacağım kişileri görmek için gelmiştim nerde onlar" one direction grubuna bakmıyordum bile bunu direkt bay carnera söyledim bay carner ayağa kaltı ve "İşte, onlar burada one direction"NE hayır hayır hayır bu bir şaka olmalıydı ben daha çok rihanna olsun justin timberlake olsun öyle kişiler bekliyordum pekala benim hayallerimde büyükmüş ama bir boyband beklemiyorum kesinkle olmamalıydı ama para şu sıralar ihtiyacım olan şeyler listesindeydi ve iyi para veriyorlardı bu işi kabul etmek ZORUNDAYDIM.
O sırada bay carner birsürü şey söyledi ama ben son cümleye odaklanmıştım turneye, bu grupla turneye çıkacakmışım pekala böyle söyleyince kulağa harika geliyor olabilir ama şu an hiçte öyle değil yan gözle zayne baktığımda kızgın görünüyordu bu çocuk hep mi, böyle kaba ya ama tabii bende üstüme kahve döken biriyle çalışmak istemem ben kendi kendime böyle saçma düşüncelere girmişken bay carnerın sesiyle kendime geldim "Hey zoe buraya gelsene çocuklarla tanış eminim birbirinizle çok iyi anlaşacaksınız " Yaa ne demessiniz
Hepsiyle tanışmıştım nerdeyse çok canayakınlardı 4ü zayn hariç o tam bir egosu tavan yapmış ultra yakışık... evet zoe sus sus hoş değil hele o sana böyle bakarken senin böyle düşünmen hiç hoş değil birbirimize pis bakışlar atarken yine bay carner bu bakışmayı böldü ve "Zoe yarın çıkıyorsunuz tura yani eşyalarını hemen hazırlamaya başlasan iyi olur"kısaca bana eve git diyordu kafamı salladım ve odadan dışarı adım attığım an derin bir nefes aldım şu son günlerde ne aksiyonlu bir hayatım olmuştu böyle sen birde tura çıktıktan sonra gör dediğinizi duyar gibiyim bende onu düşünüyorum ya .
Merhaba bu benim ilk hikayem umarım beğenirsiniz ilerleyen bölümlerde harika olaylar olacak bu kısa bir girişti aklımda süper şeyler var
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Designer
FanfictionYollarının kesişmesi, biraz aşk birazda acı.Bazen birbirlerinden nefret edecekler bazen ise birbirlerinden kopamayacaklar.Bazen intikam almak isteyecek bir taraf,bazense herşeyden vazgeçmek .İşte ,bu sadece bir fanfiction değil .Bu benim duygularım...