Ne yapacağımı ne düşüneceğimi şaşırmışlığın verdiği hisle dolup taşmıştım.Ne oluyordu bana böyle.Ben hiç böyle olmazdım ki.Sanırım gerçekten yolun sonundaydım Bir yanım onu çok fazla isterken diğer yanım intikam diye yanıp tutuşuyordu.O an aklımı başıma alıp düşünmeye gerçekten ihtiyacım olduğunu hissettim.Belki de cidden affedip bana yalvararak bakan gözleri es geçmemeliydim.Ya da….
Hiçbirşey demeden masadan kalkmak istedim.Ama bana öyle bakarken olmazdı.Bu yüzden “Ben lavaboya gitmeliyim,hemen gelirim”dedim.Lavaboya girdiğimde içerde birkaç kişi vardı bunu umursamadan yüzüme hızlı, hızlı su çarptım.Makyajım akmış,saçlarımın kenarları ıslanmış ve dağınık görünüyor olabilirdi.Bunları umursamamaya çalışarak , buradan bir an önce çıkmak istedim.Çünkü burada kalırsam duygularıma yenik düşecektim.Son kez tezgaha tutunup aynaya baktım ve yüzümü peçeteyle silebildiğim sildim.Etrafıma baktığımda burada olan kızlarında çıktığını gördüm.
Kapıyı açmak için bir hamle yaptığım sırada kapıda benden tarafa doğru açılıyordu.Böylece sendeledim.Ve düşecek gibi oldum.Sanrım karşıdan da biri kapıyı açmaya çalışıyordu.Birden kapı bana doğru açıldı ve ne yapacağımı şaşırdım.Ve ahh!! Sanırım burnumu kaybetmiştim.
“Biraz daha dikkatli olamaz mısınız?”sessizce ettiğim küfürlerin arasından bunu söylemiştim.Olamaz cidden burnum kanıyor olabilirdi.”Hey hey! Ahh üzgünüm bir şey oldu mu?”ipek sesini duyduğumda kendime gelip başımı kaldırdım. ZAYN!
Kafamı ona çevirdiğimde endişeli gözlerle beni izliyordu.”Sanırım doktora gitmeliyiz” Ne hayır doktor olmaz.”Gerek yok önemli bir şey değildir” sessizce mırıldandım.”Bence kesinlikle gerek var” beni elimden tutarak dışarı çıkarttı. Arabaya bindiğimizde o tanıdık kokuyu hissetim. Parfüm!
“Baş ağrısı olursa ilaçları içebilirsiniz” doktor sevecen bir şekilde gülümserken onu onayladım. Zayn yanımda tedirgin bir şekilde bekliyordu. Ona bakamıyordum ama yan gözle görüyordum.Sonra ikimiz de aynı anda ”Özür Dilerim” dedik.Çok komikti dayanamayıp ikimizde kahkahalarla gülüyorduk.Ve insanlar bize bakıyordu bu utanç vericiydi. Çünkü üstümüzdeki kıyafetler hastaneye pek uygun değildi.
Arabaya geçtiğimizde hala ufak bir şekilde kıkırdıyorduk. Zayn arabayı çalıştırdı ve evime sürmeye başladı arada ona tarif ediyordum. Geldiğimizde ikimizde salak salak bekliyorduk. Ne ben arabadan iniyordum ne de konuşuyorduk.Çok saçmaydı.En sonunda konuşmam gerektiğinin farkına varıp.”Şey ben… mm nasıl desem” “O zaman görüşürüz” diye zırvaladım. Bana doğru dönerek dudağını ısırdı ve başını öne eğerek sırıtmaya başladı. Çok tatlıydı şu an.”Aslında sanırım bana bir şey söylemen gerek” dedi ve ellerini ovuşturmaya başladı. Yerimde rahatsızca kıpırdanırken, kaçsam nasıl olur diye düşündüm evet sanrım. Hızlı bir hamle yaparak kapıyı açıp dışarıya çıktım ve evin girişine yürümeye başladım.Başardığımı düşünüyordum.Ta ki arkamdan ikinci bir kapı kapatma sesi duyana kadar.Zayn!Yine…
Karşıma geçip geçmemi engelledi ve evimin girişinde ikimizde saçma sapan bir şekilde duruyorduk.”Benden kaçma!” diye boğuk sesiyle konuştu.”Benden senden kaçmıyorum sadece cevabım yok” dedim. Ellerimi tuttu ve bana doğru eğildi benden biraz uzun olduğu için yukarıya bakmam gerekiyordu.Ve bu ona iyice yakınlaşmamı sağlıyordu.Tam gözlerimin içine bakarken nasıl konuşabilirdim ki? “Zayn, lütfen” diye son bir kez şansımı denedim .Böyle olmazdı o bana böyle bakarken intikam diye bir sözcük beynimde yer alamazdı ki.”Ne lütfen” diye sessizce fısıldadığında bana iyice eğildi ve konuşmamı, açıklamamı zorlaştırdı.”Senden tek bir şans istiyorum” o kadar göz alıcı ve karşı konulmazdı ki ne diyebilirdim.”Ben istemiyorum ama Zayn. Sana bir şans vermek demek hayatıma tamamen girip sana bağlanmama sağlamak demek Senden bir daha asla ayrılamam demek. Yakınımdayken kalbime böylesine yanında çarparken,seni her saniye düşünüp kafamdan atamam demek Zayn. Çünkü bu benim sana aşık olmam demek!”Tek nefeste söylediğim cümleler beni zorlarken gözlerinin içine bakmayı kesip ellerinden kurtularak arkaya doğru bir adım , attım. O ise sadece bana odaklanmıştı. Hızla yanıma geldi ve beni belimden tutarak kendine yaklaştırdı ve dudaklarını bana bastırdı. Öyle yavaş ve nazik öpüyordu ki benden çekiniyor gibiydi.Bu öyle ateşli bir öpücük değildi.Daha çok affedilmeyi bekleyen bir öpücüktü.Ve beni alıp götüren bir öpücük.Bende ellerimi onun saçlarına daldırarak kendime çektim.Belimdeki elleri daha fazla sıklaşırken ilk çekilen ben olmuştum.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Designer
Fiksi PenggemarYollarının kesişmesi, biraz aşk birazda acı.Bazen birbirlerinden nefret edecekler bazen ise birbirlerinden kopamayacaklar.Bazen intikam almak isteyecek bir taraf,bazense herşeyden vazgeçmek .İşte ,bu sadece bir fanfiction değil .Bu benim duygularım...