Yeni bir gün, yeni bir hayatın başlangıcı ya da bitişi mi demeliyim hiçbirşey hissetmiyordum uçaktayken de fransaya geldiğimde de sadece otele gelmiş ve boş boş yatakta oturmuştum hayır japonya ya falan gitsem jet lag yüzündendir diyeceğim de o da değil.
Neyse bence komikliğin sırası değil(!) Hayatım bitmiş giib hissetmiştim sonra da hiçbirşey hissedememeye başladım belki de herşey üst üste geldiği için şok geçiriyorumdur.Hah ağlayamıyorum bile ne trajik değil mi?
Uçaktan indikten sonra hemen bir otel bulmuştum ve kendimi oraya atmıştım..... Daha sonra sonrasını biliyorsunuz. Mal gibi 2 saat yatakta oturdum hayatımı yaşadıklarımı zayn'i düşündüm.Niye yaptıysam bunu? Ahh unuttum mu? Ben bir mazoşisttim.
Bütün bu saçma eylemlere son verip - buna kendimle konuşmakta dahil- ayağa kalktım ve dolaba doğru ilerleyip valizimi yerleştirmeye başladım.Sonra duşa girmeye karar vererek kendimi banyoya attım.
Rahatlatıcı bir duşun ardından , üstüme tayt ve kazak geçirdim en sevdiğim ikili.Ve aklıma birşey geldi benim bir günlüğüm vardı doğru ya ... Bunlar olmadan nerdeyse hergün yazardım ,yine bir yatakta mal mal oturma seansına geçmemek için valizimden küçük günlüğümü çıkardım.
Nerdeyse 2 saatte bütün yaşamımı, yaşadıklarımı , duygu karmaşamı dökmüştüm kağıda arada gözüm doluyordu ama ben yine de hızla gözlerimi silip yazmaya devam ediyordum zaten çok severdim küçüklüğümden beri yazmayı içimi dökmeyi, duygularım hemen kağıda dökülmeliydi benim.Hiç içimde tutamazdım küçükken birşey olduğunda birine anlatmalıydım hemen ,pek sırdaş biri de sayılmazdım hani bu yüzden.
Yazmayı bitirdikten sonra,kendimi carrie bradshaw gibi hissetmiştim, ama ben o kadar havalı olamam millet! Hem onun bir sebastian'ı var.
Karnımın guruldamasıyla acıktığımı farkettim.Sanırım birşeyler yemeliydim,bu yüzden yemek katına inerek açık büfeden tabağıma hızlıca birşeyler koyup bir masaya geçtim.İnsanları izlerken gözüme birşey takıldı iki kadın birşeyler konşuyorlardı kapıdan hızla girdiler ve kısa küt saçlı bir saçı olan orta yaşlı kadın diğerine yetişerek bir şeyler söylüyordu , elinde de dosyaları vardı.Diğeri ise onu dinlemiyor gibiydi sonra ise bağırarak "Tamam jes yeter bu kadar saçmalama, bana biri lazım diyorum hemde acilen çekimler yakında başlayacak!!" Ne kadar çok bağırmıştı bu kadın böyle açıkcası jes'in yerinde olmak istemem.O sırada kadın bana doğru döndü ve onlara baktığımı fark etti kahretsin! Bir de bu manyakla uğraşacaktım.Hemen gözlerimi kaçırdım ve yemeğime odaklandım,o sırada önümde bir gölge belirdi.Başımı kaldırıp baktığımda bunun o kadın olduğunu gördüm beni de mi azarlayacaktı yoksa."İşte sen!" diye cırladı ne olduğunu anlamamıştım.Beni göstererek jes'e döndü ve "Kesinlikle! Şuna bak jes bu bir mucize"dedi.Jes'de bana dönerek baştan aşağı beni inceleyerek kadına "Bence de, ama sizcede yaşı biraz küçük değil mi?"dedi.Bu komuşmayı bölmenin zamanı gelmişti sabahtan beri iki kadın benim hakkımda anlamadığım birşey hakkında konuşuyorlardı ve kendimi bir eşya gibi hissettmiştim."Pardon ama bayan lütfen bana da beni inceleyerek ne konuştuğunuzu anlatabilir misiniz? Tabi sorun olmassa!"Kadın beni yeni fark etmiş gibi bana dönerek gülümsedi ve "Tabii tatlım" tatlım mı ? cidden mi ? en nefret ettiğim, en itici kelime."Önce tanışalım ben hoover ajansının sahibi kate hoover , ve bu da yardımcım jes" ona eee? dermiş gibi bakıyordum ama sanırım bende birşeyler söylemeliydim hala benle ne alakaları olduğunu çözememiştim."Ben de zoe zoe grace" "Şey acaba benle ne konuşacağınızı sorabilir miyim?""Kate hemen bir sandalye çekti ve "Bak seninle konuşacağım şey. "Yakında bir dizi başlayacak bilirsin ve onun yapımcısı bir arkadaşım."Hala birşey anlamadım desem yeridir yani."İşte o benden başrol için bir kız bulmamı istedi bende bir kız bulmuştum ama"sinirlice jes'e baktı ve"Bazı karışıklıklar çıktı yani kız teklifi redetti."Peki benim bu olaydaki rolüm ne ?" "Tam da senin dediğin gibi başroldeki karaktere çok benziyorsun ve bu yüzden sana rolü teklif ediyoruz"ne ne diyordu bu kadın böyle ben bir tasarımcıydım ve oyuncu değildim kesinlikle değildim."Bakın siz yanlış anladınız benim bir mesleğim var yani tasarımcıyım ve oyuncu değilim hemde başrolden bahsediyorsunuz ""Sorun değil seni anlıyorum ama seni çalıştaracak birini tanıyorum sana yardım edecekler sorun senin bunu kabul edip etmemen sadece"Düşünüyordum bu hayatımı değiştirebilirdi ve daha önce hiç öylesine düşünmeden birşey yapmamıştım bu yüzden garip hissediyordum ama ben değişecektim ve buna ilk yapacağım çılgınlıkla başlayabilirdim."Pekala kabul ediyorum"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Designer
FanfictionYollarının kesişmesi, biraz aşk birazda acı.Bazen birbirlerinden nefret edecekler bazen ise birbirlerinden kopamayacaklar.Bazen intikam almak isteyecek bir taraf,bazense herşeyden vazgeçmek .İşte ,bu sadece bir fanfiction değil .Bu benim duygularım...