Aramasını bilen bulur kendini en kuytu köşelerde sızıp kaldığını
Beklemesini bilen bilir umud edip uykuya daldığını
Nasıl söylesem ne yapsam diye akla karayı seçtiğini
Bir neden bulmalıydı sadece bir neden onun neden hemen gittiğini
Kusurlu muydu burnu deniz mavisi değil miydi gözleri, saçları gür düzenli değil miydi
Onun çok sevildiğini hissedip aslında ona bir ders mi vermekti
Zevk düşkünü biri miydi yoksa servet avcısı mıydı
Zaman geçmek bilmiyor muydu inmezdi elleri hep gözlerinde
Acı dinmek bilmiyor muydu dinmedi yarası icinde
Oysa ki kusur ondaymış onun kusursuz terk edişinde
