Turnuva (1.BÖLÜM) - Esrarengiz Mektup

2.2K 52 24
                                    

 BÖLÜM 1                                                                                                                                                                                                                                                                                                                          18.06.2013

Merhaba, öncelikle kendimi tanıtayım; adım Edwin Blade. 19 yaşındayım, Amerika Birleşik Devletleri, Phoenix'te yaşıyorum, annemle beraber. Babam polisti ve ben 7 yaşındayken öldü. Eğer sizin de babanız usta bir dövüşçüyse çocukluğunuz gerçekten daha güzel geçiyor, hatırlıyorum bütün arkadaşlarım beni kıskanırdı, usta bir dövüşçünün oğlu olmak o yaştaki çocuklar için milyoner olmaktan daha fazlasıydı. Babam okula beni almaya geldiğinde mutluluktan uçardım, herkes gıptayla bakardı. Karizmatik ve çapkın bir adamdı babam, annemle bir barda tanışmışlar, annemden çok etkilenen babam, bir süre sonra anneme evlenme teklifi etmiş. Evlendikten 9 ay sonra ben doğmuşum, annem ve babam çok sıkıntı çekmişler, maddi durumumuz kötüymüş.

     Yine de güç bela beni büyütmeye çalışmışlar, tam işleri yoluna koyduklarında babamın cinayet sabıkasından tutuklayıp hapise tıktığı bir adam yıllar sonra serbest bırakılmış ve babamdan intikam almak istemiş. Bu gözü dönmüş katil babamı bulmuş ve üç el ateş etmiş, zavallı babam olduğu yere yığılmış. O zaman hiçbirşey anlamamıştım tabi,  bir akşam üstü eve gelen bir telefonla annemin çığlıkları bir oldu, ne olduğunu kestiremesem de gidip anneme sarıldım, o ağlamaya devam etti. Hemen sonra annem beni hapkido kursuna yazdırdı. O yaştaki bir çocuk için bunun bi anlamı yoktu, yaklaşık bir yıl boş boş gidip geldim, ama aralıksız 13 yıl gidince tam bir usta oldum. Turnuvalara katıldım, 17 altın, 4 gümüş ve 1 bronz olmak üzere 22 madalyam var. Herneyse birazdan duymaya başlayacağın serüven sana garip gelebilir, ilk başlarda bana da garip gelmişti.

Odamın camından içeri giren güneş ışığının gözüme çarpmasıyla ve içerden gelen gürültüyle uyandım. Bir kadın sesiydi bu "Evet, mektup sonunda geldi, oğlumuzun kaderini değiştirecek mektup sonunda geldi!" annemin sesiydi bu, sanırım telefonla konuşuyordu, peki konuştuğu kişi kimdi? Ne olduğunu merak ettim. Saat 12 olmuştu, doğruldum ve yataktan kalktım. Annem içeride kahvaltı sofrasını hazırlıyordu, heyecanlı görünüyordu, beni görünce keyifsizce gülümsedi "Günaydın yakışıklı oğlum." elindeki portakal suyu dolu sürahiyi masaya koydu. "Günaydın." diyerek karşılık verdim. "Biraz daha uyusaydın gelip müdahale edecektim." "Anne liseyi zar zor bitirdim zaten, artık benden erken kalmamı bekleme." güldü "Pekala, tamam." Bu arada sana bir mektup geldi." Bunu diyeceğini biliyordum ama bilmemezlikten geldim "Mektup mu? Kimden peki?" annem hiçbirşey bilmiyormuş ayaklarına yattı ama annemi tanırım, hayatta yalan söyleyemez. Koltuğun üstündeki zarfı elime aldım, açılmıştı, daha doğrusu annem açıp okumuştu. "Anne, mektubu açıp okumuşsun, itiraf et." Annem kızardı "Ne ben mi? Neden bahsettiğini anlamıyorum." Bozuntuya vermedim, kağıdı zarfın içerisinden çıkardım. Bu sıradan bir mektup değildi, çok gösterişliydi, kağıdın dört köşesinde kuru kafa resimleri vardı. Okumaya başladım;

 Sayın Edwin Blade,

 19 Haziran'da başlayacak olan Deadly Tournament C'e katılmaya hak kazandınız. Adresinize bir hizmetkarımızı yollamaktayız, onunla beraber turnuvanın düzenlendiği bölgeye geleceksiniz.                    

                                                                                                                                                            İyi Şanslar

 Neydi bu? Ben hiçbir turnuvaya başvuruda bulunmamıştım ki? Biri benimle dalga mı geçiyordu? Şaşkınlıkla anneme baktım. "Bu da ne demek oluyor anne?" "Ne ne demek oluyor?" Sana okumadığımı söyledim ya!?" gözlerimi devirdim. "Anne okuduğunu ikimiz de biliyoruz, sabah konuşmalarını duydum, bu mektubun geleceğinden haberin vardı, şimdi söyle, ne demek oluyor bu mektup?" annem duraksadı. "Bak Edwin..... Bu turnuva bir gerçek, ve senin bu turnuvaya katılman lazım, buna mecbursun." şaşırdım "Mecbur muyum? Neden peki?" annemin gözleri doldu "Şu an sana  daha fazla birşey söyleyemem, sadece katılmak zorunda olduğunu bil. Beni affet..." hiçbirşey anlamamıştım. Bir sabah kapınıza esrarengiz bir mektup geliyor, açıp okuyorsunuz, ve bir turnuvaya davet ediliyorsunuz, ve katılmak zorunda olduğunuz size söyleniyor. "Katılmazsam ne olur peki?" Annem kafasını eğdi "İşin kötü tarafı da bu, öldürülürsün." Başımdan aşağı kaynar sular dökülmüştü sanki. "Büyük büyük  baban da usta bir dövüşçüydü, kalacak yeri yoktu, karısı ve oğluyla  birlikte sürekli oradan oraya seyahat ediyorlardı. Sonra hükümdarın elçisi olan bir adamla karşılaştılar, adam ona  isterse çok zengin ve çok güçlü olabileceğini söyledi, o da kabul etti. Bunun karşılığında büyük büyük  baban hükümdara kuşkusuz sadakat sözü verdi, ama işler yolunda gitmedi, zalim hükümdar oğlunun canını istedi, büyük büyük  baban da kabul etmedi, hükümdar çok kızdı, öyle ki ailemizdeki en usta dövüşçüyü kendi düzenlediği dövüş turnuvasına katılmakla cezalandırdı. Bu tam olarak ceza sayılmaz ama hükümdar çok güçlü, turnuvanın galibi son olarak hükümdarla savaşacak. Bizim aileyi 81 yıl sonra doğacak torununun temsil edeceğini söyledi. Yani sen temsil edeceksin. Bu hiç adil değil ama yapacak birşeyimiz yok, baban gibi seni de kaybetmek istemiyorum." "İyi de 81 yıl sonra doğacak torunun usta bir dövüşçü olacağını nereden biliyormuş ki?" cevap verdi "Kahin hükümdara söylemiş." Annemin saçmaladığını düşünüyordum. Alay ederek sordum "Ödül ne peki?" "Ödül, pahabiçilemez bir tılsım, bütün dövüşçüler o tılsımı kazanmak için savaşacak." Annemin delirdiğini düşünmeye başlamıştım. " Bu saçmalıklara beni inandıramazsın anne." O sırada birisi kapıyı yumruklayamaya başladı, nasıl yani, gerçekten gelmişler miydi, bu turnuva hikayesi gerçek miydi? Belki de gerçekti, ama kahinin 81 yıl sonrasını görmesi, benim usta bir dövüşçü olacağımı önceden bilmesi, bunlar olağanüstü şeyler değil miydi?

                                                                                       . . . 

TURNUVAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin