5.Bölüm

211 97 6
                                    

Hatırlatma :

Anne." diye seslendim. Hiç cevap alamadığımda bir kez daha seslendim. Yine cevap yoktu. Ona bir şey olmasından korkarar hızlıca aşağı indim. Aşağıda kimse yoktu. Odanın kapısından çıkarken üst kattan bir ses daha geldi. Birisi çok yavaş adımlarla odaları geziyordu. Artık emindim. Bu sesler kesinlikle annemden gelmiyordu. Evde yabancı birisi vardı.

Korkmama rağmen üst kata çıktım. Biri tarafından izleniyormuş gibi hissediyordum. Annemin odasına girip ev telefonundan polisi aramaya karar verdim. Numarayı çevirdiğim sırada birinin kolumu tutup telefonu elimden almasıyla birlikte gözlerimin karardığını ve yerin ayaklarım altından kaydığını hissettim.

İlk hissettiğim şey baş ağrısıydı. Başım inanılmaz ağrıyordu. Gözümü bile açamıyordum. Yanımdan sesler geliyordu. Ama sanki duyma işlevimi kaybetmiş gibiydim. Sesleri ayırt edemiyordum. Yavaş yavaş düzelmeye başlıyordu.

"Kirpiklerini oynatıyor. Uyanıyor galiba. Şükürler olsun. Selin? Selin,beni duyuyor musun?"

Cevap veremiyordum bunun için fazlasıyla bitkindim. Birkaç dakika sonra gözlerimi açabileceğimi hissettim ve yavaş bir şekilde gözümü açtım. Nerede olduğumu ve yanımda duranların kim olduğunu anlamaya çalıştım. Krem rengi bir odaydı. Sonradan bu odanın benim odam olduğunu anlayabildim.

Başımda duran annem ve Umut'un endişeli  gözleriyle karşılaştım.

"N-Ne oldu bana?"
"Hatırlamıyor musun,tatlım? Bizde bilmiyoruz. Eve geldiğimde sen yerde yatıyordun ve bende endişelenip Umut'u aradım."

Sustum ve düşünmeye başladım. Aklım yerine yeni gelmişti galiba. Birisi vardı evde ama bana bir şey yapmış mıydı hatırlamıyordum. Evdeki annem değildi. Bundan emindim. Arkamı dönmediğim için görmediğimi hatırlıyordum sadece. Yani her şeyi hatırlıyordum.

"Evde birisi vardı. Ayak sesleri gelince sensin sandım, seslendim. Ama cevap gelmedi. Üst kattaydı, gitmesini bekleyip üst kata çıktım. Polisi arayacaktım ama telefonu elimden aldı yüzünü göremedim. Başka da bir şey hatırlamıyorum. Sadece karanlık ve gözümü sizin yanınızda açtım işte."

"Polise haber vermeliyiz. Ciddi bir şey de olabilirdi Çiğdem Teyze." dedi Umut.

"Umut haklı. Allah korusun sana bir şey de yapabilirdi. Eğer kendini iyi hissediyorsan karakola gitmeliyiz Selinciğim."

Başımı salladım. Kalkmama yardım ettiler. Annem bana sarıldı ve ağlamaya başladı. Kendi suçu olduğunu beni bırakmaması gerektiğini söylüyordu. Bende ona sarıldım, teselli ettim.

Sakinleşince evden çıktık. Umut çoktan bir taksi çağırmıştı bile. Karakol çok yakındı aslında ama yürümekte zorlanıyordum nedenini bilmediğim bir şekilde. 5 dakika sonra karakolun önündeydik. Annem kolumdan tutuyordu beni düşmemem için. İçeri girmemizle karşımıza hemen bir polis memuru çıktı. İhbarda bulunmak istediğimizi söylediğimizde bizi bir odaya götürdü. Başka bir polis vardı burada ve o da kapıyı kapatıp çıktı.

Annem konuşmaya başladı.

"İyi günler Memur Bey."

"İyi günler. Size nasıl yardımcı olabilirim?"

"Bugün evimize birisi girmiş ama ben evde yoktum. Eve geldiğimde kızım yerde yatıyordu, ne olduğunu bilmediğim için polisi aramadım. Sadece bayılmıştır veya düşmüştür diye düşündüm. Kızım uyandığında anlattı olanları bizde size gelmeye karar verdik."

"Anlıyorum, bir de sizden durumu dinleyebilir miyim? Ama lütfen en küçük bir detayı bile kaçırmayın çok önemli olabilir." dedi bana bakarak.

RENKLİ MEKTUPLAR #WATTYS2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin