Forever Story

8. Bölüm

Melodi ve Can salona el ele tutuşarak girdiler. Herkes alkışlamaya başladı. O sırada Berk bir dizini yere koydu ve elimden tuttu. Berk:
-Benimle çıkar mısın? Seni gerçekten çok seviyorum. Seninde beni sevdiğini biliyorum.
Ben bu sözler karşısında bakakaldım. Berk bana Beste diye seslenmeseydi kendime gelemeyecektim. Hemen bir cevap verdim:
-Sana karşı hislerim var. Hem de çok güzel hislerim var. Evet, seninle çıkmak istiyorum. Artık benim de bir sevgilim vardı. Çok garip bir duyguydu bu. Daha sonra Isparta'ya gezmeye gittik. Akşam hep beraber eve döndük. Odamda üzerimi değiştirdim. Odamdan çıktığımda evde kimse yoktu. Aynanın kenarındaki notu okudum. Notta "bahçeye gel" yazıyordu. Bahçeye çıktığımda kapının camında bir not daha vardı. Bu notta ise "gül yapraklarını takip et" yazıyordu. Hemen gül yapraklarını takip ettim. Gül yapraklarının sonunda takım elbiseli Berk duruyordu. Bana doğru yürüdü.
-Yalnız böyle giderse şımarırım Berk.
-Şımar. Umrumda değil. Umrumda olan tek şey sensin.
-Berk üşüdüm ben. İçeri girelim mi?
Berk hemen üzerindeki ceketi çıkarıp bana verdi. Ben tebessüm ettim. İçeri girdik. Salona doğru ilerledik. Salonda Melodi-Can ve İbrahim-Alara çiftleri birbirlerinin ellerini tutmuş film izliyorlardı. Engin'in elinde telefonu vardı fakat Eylül ortada yoktu. Fark ettirmeden Engin'in telefonuna baktım. Engin whatsapp'ta biriyle konuşuyordu. İbrahim ve Alara fısıldaşarak bir şeyler konuşuyorlardı. Alara birden kahkahalarla gülmeye başladı. Daha sonra İbrahim bize göz hareketi yaptı. Hepimiz dışarı çıktık. İbrahim ve Alara salonda yalnız kaldılar. Dışarıda Engin birden koşmaya başladı. Arkasından bağırdım:
-Nereye?
-Gelirim biraz sonra.
-Heyyy!
-Eylül'ün yanına!
Şaşardım zaten çok uzun kalmıştı Eylülsüz. Cangil Melodiyle arkaya doğru yürümeye başlamışlardı. Kalmıştık yine başbaşa yüzüme sırıtarak bakıyordu. Yavaş yavaş yaklaşıyordu ki bağıra bağıra bir ses bize doğru yaklaşıyordu.