Kahvaltı masasına oturduk. Can ara sıra bakışlarını bana çeviriyordu. Ben mutfaktan su almak için mutfağa gittim. Can arkamdan geldi. Can:
-Beste Melodi'nin nesi var? Sabahtan beri hiç sesi soluğu çıkmıyor.
Ben:
-Kafana takma önemli bir şey değil.
Can:
-Yaa nasıl önemli bir şey değil? Sevgilim o benim.
Ben gitmeye çalıştım. Kolumdan tuttu. Can:
-Lütfen o öyle oldukça benim canım yanıyor.
Ben:
-İyi ama sana söylediğimi ona belli etmeyeceksin tamam mı?
Can:Tamam yaa hadi neyi var.
Ben:
-Bak Can akşam ki partideki Mert
Can:
-Evet ne olmuş Mert'e?
Ben:
-Melodi geçen sene Mert'le çıkıyordu.
Can tökezledi.
Ben:
-Can iyimisin? Can kendine gel.
Can:
-Peki niye bunu bana söylemedi?
Ben:
-Yaa yapma olup bitmiş bir mesele.
Can:
-Peki olmuş bitmiş bir meseleyse niye bu kadar üzgün?
Ben:
-İyi ayrılmadılar. Mert'le Melodi aynı okuldaydılar. Melodi okuldan ayrılmak zorunda kaldı. Ayrılırken vedalaşmak için en yakın dostu Barış'a sarılırken görünce Mert Melodi'ye veda etmeden gitmiş. Tabii Melodiyle Mert'in ilişkisini kıskanan kızlar bu durumu fırsat olarak görmüşler. Mert'i sinemaya davet etmişler. Mert'in zaten kafası karışık niye gidip başkalarıyla vedalaştı diye. Sonra sinemaya gitmiş filan. Tabii Melodi bunu duyunca çıldırdı. Ve şuan hala Mert'e karşı için de bir his olduğuna inanıyor. Bense öyle bir şey olmadığını söylesem de o öyle düşünüyor. Akşam partide olay çıkmasından korkuyor. Bana bak Can akşam sakın Mert'e çatma. Çatarsan Melodi seni durdurmaya çalışır Mert'e karşı. Zaten Mert onun hassas noktası.
Can:
-İyi tamam peki ne yapacağız.
Ben:
-Bir şey yapmayacağız. Sadece sen eğlenmeye bak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Forever Story
RomanceEğer gerçek bir romantik komedi okumak istiyorsanız tam doğru yerdesiniz. Okumadan geçmeyin