13. Bölüm

22 2 0
                                    

Engin ve Eylül karşımızda duruyorlardı. Ben hemen konuşmaya başladım:
-Siz yarın gelmeyecek miydiniz?
Engin:
-Memnun olmadıysanız geri gidelim.
Can ve Engin kendilerine has selamlaşmalarını yaptılar. Ben Eylül'ü eve davet ettim ama Eylül gelme taraftarı olmadı. Çok ısrar ettik fakat keçi inadı olan inadını kullandı bize karşı. Eylül:
-Bir şey olursa ilk bana haber verin, dedi. Engin'in yanağına bir buse kondurup eve gitti. Sabah olmuştu. Uyandığımda Berk elinde bir bardak suyla başımda bekliyordu. Berk:
-Biraz daha uyusaydın ıslanmış olacaktın.
Ben:
-Saçmalama Berk beni ıslatacak mıydın ?
Berk bana sırıtarak:
-Bilmem ama ıslatacak olmasam da başka şekilde uyandırırdım.
Ben öksürme taklidi yaptım. Sonra Berk elimden tuttu ve bahçeye çıktık. İbrahim ve Alara birbirlerine sarılmış birbirlerine bir şeyler fısıldıyorlardı. Sarılma faslı bitince Alara aşağıya doğru gidecekti ki İbrahim kolundan tutup Alara'nın dudaklarına yapıştı. Alara bir an şaşırdı fakat hiç vakit kaybetmeden karşılık verdi. Bizi fark etmeleri iki yada üç dakikalarını aldı. Dudaklarını ayırdılar. Alara kıpkırmızı kaldı. Alara'yı aldım ve içeri gittim. Melodi ve Eylül'e haber verdim. Bütün kızlar salonda toplandık. Baylar ise dışarda oturuyorlardı. Hemen Alara'yı konuşturmaya başladık. Melodi:
-Noldu ya?
Eylül:
-Aynen bi anlatın.
Alara'yı dürttüm. Alara konuşmaya başladı:
-Ya işte biz öyle gelecekteki hayallerimizi konuşuyoduk. İbrahim çok romantik şeyler anlattı. Her şey öyle oldu.
Ben:
-Sadece bunlar değil; İbrahim ve Alara birbirlerini öptüler.
Melodi ve Eylül birbirlerine bakarak:
-OHA!!!
O sırada odaya Can girdi. Eylül ve Alarayla bir şeyler konuşması gerektiğini söyledi ve Eylül'ü ve Alara'yı çağırdı. Eylül şaşırmış bir şekilde Alara'ya baktı. Kalktılar ve Canla birlikte gittiler.

Forever StoryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin