Devam 3:CEZAEVİ

43 7 0
                                    

Ve bizi cezaevine getirdiler...

Benim hastalanmam  ve bu lanet olası parasızlık bizi cezaevine itmişti.Annemle ben bir aradaydık ama babam başka bir cezaevinde tek başınaydı.Şimdi kim bilir tek başına o dört duvar arasında ne yapıyor...

Annem:
-Kızım biz burda 2 ay nasıl yaşarız ben kendimden geçtim sen burda nasıl kalacaksın
Ben:
-Annecim benim yüzümden buradayız senden çok ama çok özür diliyorum beni boşver sen kendini düşün sana bir şey olursa işte o zaman ben yaşayamam ama yeter ki sen yanımda ol ben burda bile yaşarım canım annem seni çok seviyorum. Dedim.
İkimizde çok şaşkındık.Burdakiler bizi güzel karşılamışlardı.Gelirgelmez bize sorular sormaya başladılar.
"Siz buraya neden geldiniz?suçunuz neydi sizin?" Gibi sorular...
Her yastığa kafamızı koyduğumuzda 2 ay boyunca burda nasıl yaşıyacağımızı düşünüyoduk.Her zaman biran önce burdan kurtulmak için dua ediyorduk.Ve bir gün Ayaz beni ziyaret etmek için cezaevine geldi.Görüş odasında  onunla konuşmadım çünkü ona olan öfkem asla dinmeyecekti.Bana yine gelmiş sizi burdan kurtarabilirim diyordu ama ben gururumu hiçe sayamazdım o yüzden kabul etmedim.Hemen onun yanından ayrıldım.Koğuşa geldiğimde annem yoktu.
"Annem nerde?" diye sorduğumda ise "Annen bayıldı o yüzden revire kaldırdık."dediler.Başımdan kaynar su dökülmüşe döndüm.Annemin yanına gitmek istedim ama izin vermediler.Bende annemi beklerken ağlamaya başladım.Çok dolmuştum ne yapacağımı bilmiyordum.Anneme bir şey olsa ben yaşayamazdım böyle düşündükçe daha çok ağlayasım geliyordu.Bir iki saat sonra annemi getirdiler.
"Anne neyin var neden bayıldın sen?"diye sorduğumda
"Tansiyonum düşmüş biraz kızım ondan bayıldım serum taktılar ama şimdi iyiyim" diye cevap verdi.Annemden bunları duyunca içim rahatlamıştı.Hemen annemi yatağıma yatırdım.Ve kendimde yatağıma uzanıp bugün anneme olanları düşündüm.Gururumu annem ve babam için hiçe saymalıydım.Annemin bugün sadece tansiyonu düştü belki ama ileriki günlerde daha kötüsü olabilirdi.Ben onlara bunu yapamazdım.Ertesi gün mecbur bir şekilde Ayazı arayıp onunla konuşmak istediğimi ve cezaevine gelmesi gerektiğini söyledim.O da bunun üzerine görüş saati olmadığı halde cezaevi müdüründen izin alıp geldi.Görüş odasına gittim.
"Ayaz sana ne diyeceğimi bilemiyorum.Senin yardımınıda istemiyorum ama annem ve babam için bunu yapmak zorundayım.Teklifini kabul ediyorum.Bizi çıkart burdan" dedim.
O da,
"Güzel seni ne kadar sevdiğimi ve sana yardım etmek istediğimi biliyorsun  sana yardım edeceğim ama bunun karşılığında senden bir isteğim var:Lütfen benimle evlen hem ben hemde ailen mutlu olalım." Dedi.
Bende sinirli bir şekilde,
"Ayaz sen nasıl benden böyle bir şey istersin bir an gerçekten insan olduğunu ve bana gerçekten karşılıksız bir iyilik yapabileceğini düşünmüştüm gerçi aptallık bende ben nasıl düşünemedim benden böyle bir şey isteyeceğini senin yardımını filanda istemiyorum defol git burdan! Deyip koğuşa gittim.Annem beni böyle sinirli bir şekilde görünce,
"Kızım gelen kimdi? Senin bu halin ne? neden bu kadar sinirlisin?" Diye sorular sordu.
"Anneciğim gerçekten bir şeyim yok bir tane gardiyana sinirlendim." Diye yalan söylemek zorunda kaldım.
Ayaz yüzünden anneme yalan söylemek zorunda kalmıştım.Ona sinirim daha da artmıştı.Bütün gün boyunca onun benden böyle bir şey isteyebileceğini nasıl düşünemedim diye kendime çok kızdım.Çaresizdim.Annemle babama bunu yapamazdım ama ayazla da evlenemezdim resmen arada kalmıştım.Burdan kurtulmak için Ayazla evlenmek zorundaydım.Bir tarafta annemle babam bir tarafta Ayaz...Ayazla evlensem bir türlü evlenmesem bir türlü...
"Off,allahım ne yapacağım ben!" Dedim sesli bir şekilde herkes bir anda bana odaklandı üstüme dikilen gözler "Bu kızın ne derdi var acaba?"der gibi bakıyordu.Üstüme dikilen gözlerden kaçmaya çalışırken masanın üzerinden duran tabakları kırdım.Koğuş ağası denilen kadın sinirli bir şekilde yanıma geldi.
"Ne yaptın sen nasıl o tabakları kırarsın"diyerek üstüme saldırdı.Beni onun elinden zor aldılar.Yüzüm gözüm şişmişti kendimi tutamayıp ağlamaya başladım.Herkes onu sakinleştirmek için yanına gitti.Benim yanımda sadece annem ve bir tane teyze vardı.Ben, o kadının bir tabak için bana neden saldırdığını merak ediyordum.Yanımdaki teyzeye bunun nedenini sordum.Teyzede,"Güzel kızım o tabaklar koğuş ağası meryemin yıllardır görüşmediği oğlundan gelmişti.O yüzden bu kadar sinirlendi."dedi.
Annem bunu üzerine,"Kızım sen o kadınının durumunu anlayamazsın ama ben çok iyi anlıyorum çünkü bende bir anneyim sen anne olunca o kadını daha iyi anlarsın."dedi
"Anneciğim biliyorum ben o kadını anlayamam evet ben bir anne değilim ama onu anlamaya çalışıyorum ve kendime çok kızıyorum."dedim.
Aslında, o gün bu hayatta tek olmadığımı herkesin benim gibi farklı dertleri olduğunu anladım.Bir annenin evladını yıllardır görememesi eminim çok kötü bir şeydir...
Gece yastığa kafamı koyduğumda çok düşündüm.Burdan bir an önce çıkmamız gerekiyordu.Bunun için Ayazla evlenmem gerekiyordu.Ama bunu nasıl yapabilirdim ben daha reşit bile değildim.Bu konuyu annemden daha fazla saklayamazdım.Sabah olunca Annemi karşıma alıp her şeyi en başından anlattım.Annem,"Kızım onun senden böyle bir şey isteyebileceğini nasıl düşünemezsin sen!"dedi.
Ben,"Anneciğim düşünemedim gerçekten çok üzgünüm."dedim.Annemle bunun üzerine uzun uzun konuştuk.Annem benim bu yaşta evlenmemi istemiyordu.Ellerimi tutarak,"Kızım eğer sen Ayazla bu yaşta evlenirsen hiçbir zaman mutlu olmazsın bunun için sen üzülceğine biz burada kalalım daha iyi yeter ki sen üzülme."dedi.Ben donup kalmıştım Annemin bu söylediklerinin karşısında kendimi çok mutlu hissettim bu yüzden sadece susup anneme baktım.Annem için ne kadar değerli olduğumu o gün bir kez daha anladım.Annem benim için canını verirdi ama ben onu Burdan kurtaramıyordum.Benim için canını bile verebilecek bir anne için bende hayatımı feda etmeliyim diye düşündüm.Anneme bakarak,''Anneciğim sen benim için canını bile verirsin degil mi?Peki ben senin için ne yapabilirim?Seni ve babamı bu dört duvar arasına tıktım ve sizi kurtarmak için bir şansım varken bunu nasıl kabul etmem evet hayatım boyunca hiç mutlu olmayacağım belki ama siz burada kalmaya devam ettikçe de ben hayatım boyunca hiç mutlu olamayacağım o yüzden tek çaremiz benim Ayazla evlenmem.''dedim.Annem çaresiz bir şekilde yüzüme baktı bana "sakın böyle bir şey yapma"der gibi bakıyordu.Ama yapmak zorundaydım.Koğuşta birinden bir telefon bulup Ayazı aradım,''Ayaz sen bizi buradan kurtar ben seninle evleneceğim''dedim.Bunu söylemek o kadar zor geliyordu ki..

Ertesi gün,''Güzel Yürekyakan ve Sinem Yürekyakan çıkabilirsiniz''diye duyuru yaptı gardiyan.Annemde bende buruk bir mutluluk yaşıyorduk.Burdan kurtulduğumuz için mutluyduk ama Ayazla evleneceğim için bir o kadar da üzgündük...

Cezaevinden çıkıp hemen Babamın olduğu cezaevine gittik.Onuda alıp hemen evimize doğru yola koyulduk.Babam,''Kızım bu kadar kısa zamanda Burdan nasıl kurtulduk nasıl oldu bu?diye sordu.Ben babamında bunu bilmesi gerektiğini düşünerek,''Babacığım eve gidelim sana her şeyi en başından anlatacağım.''dedim.Birkaç saat sonra eve vardık.Babam meraklı bir şekilde,''Hadi kızım anlat.''dedi.Bende anlatmaya başladım,''Babacığım bir gün cezaevine Ayaz geldi''Burdan kurtarabilirim dedi ama ben kabul etmedim çünkü ona çok kızgındım.sonra birkaç kez daha geldi ben yine kabul etmedim ama bir gün annem koğuşta bayılıp revire kaldırılınca anneme bir şey olmasından korktum ve bir an önce burdan kurtulmamız gerektiğini düşündüm bir telefon bulup Ayazı aradım.ona teklifini kabul ettiğimi söyledim.O da bana ''Güzel eğer benimle evlenirsen sizi buradan kurtarırım.''dedi.Annemle uzun uzun bu konuyu konuştuk.Annem kesinlikle benim evlenmemi istemiyordu.Ama ben annem ve senin için bunu yapmak zorundaydım.Koğuştan birinden bir telefon bulup Ayazı aradım,''Ayaz bizi burdan kurtar seninle evleneneceğim.''dedim.Sonra ertesi gün gardiyan,''Güzel yürkeyakan ve Sinem yürekyakan çıkabilirsiniz.''diye duyuru yaptı ve çıktık işte babacığım her şeyden bundan ibaret.''dedim.Babam,''Kızım keşke böyle bir şey yapmasaydın o adamla nasıl evleneceksin.''dedi.Bende,''Babacıgım mecburdum başka bir çarem yoktu.''dedim.Babam bir şeyler düşünmeye başladı tek çaremizin buralardan kaçıp gitmek olduğunu düşünüyordu ama burdan kaçabilmek için para lazımdı hem hadi kaçtık diyelim Ayazın babası bizi bulurdu.Çıkmaz bir yola girmiştik.Ve daha bir gün bile geçmeden Ayazdan mektup geldi nikah tarihini bile almış  benim yaş mevzusunu da  halletmişti.Sanırım hayatımı kendi ellerimle mahvetmiştim...

Tarih:17 Mart 2013

Ve Aradan 3 gün geçti.Hayatımı bir imzayla bitirmiştim.Ayazla evlenmiştim.O günden sonra neler olacağı hakkında hiçbir fikrim yoktu.Artık yaşayıp göreceğiz...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 17, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ZORAKİ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin