Okula vardığımda Selen'i beklemek için bir banka oturup kulaklığımı ve telefonumu çıkardım çantamdan. Kulaklığı takıp bu aralar sıkca dinlediğim "seni unutmaya ömrüm yeter mi" şarkısını açtım. Evet evet bu aralar yine depresyondayım neden mi? Çünkü cumartesi günü hiçte hayalimdeki gibi olmadı . Önceden gittiğim sahil kenarında olan restoranta gidip saatlerce Edis'i bekledim o ise saatlerce hastanede Tuğçe'yi beklemiş . Hadi onu bunu bırak insan bir gelemicem der demi? Kulağın tekindeki kulaklık çekilince yanıma oturan kişiye baktım . Edis görünce biraz şaşırsamda hiç yüz ifademi bozmadan önüme döndüm . "Şarkı güzelmiş" diyerek alayla gülen Edis'e döndüm ve ne dinlediğimin o an farkına vardım şarkı bitince Kerimcan'ın "vur bana " şarkısı başlamıştı. Tab2 de Kerimcan Durmaz dinlemiyorum Cenk indirmişti üstüne bir de alarm yapmıştı. "Nasılsın?" Diye soran Edis'e yandan bir bakış attım . " bir şey mi oldu Şevval" yok ne olucak canım çok mutluyum . Trip attığımı anlamıyor mu cidden yoksa anlamamazlıktan mı geliyor? " Şevval sen bana trip mi atıyorsun?" Çok şükür Allah'ım sonunda anladı ya. "Hayır Edis ne alakası var ?" Dedim. "Trip atmak için mi dünyaya geldin kızım sen hep bi trip hep bi trip" " ne yani sen bana tripci mi demek istiyorsun peki öyle olsun Edis" diyip oturduğum yerden kalktım . Edis bileğimi tutup "Nereye " diye sordu "Sanane" diye cevap verdim. "Gidemezsin izin vermiyorum" oldu paşam nasıl istersen " Ya özürlü müsün bıraksana bileğimi senden izin mi istiyicem " " İstiyiceksin tabi ayrıca tripin üstüne birde atarlı olunca çkilmez oluyorsun" ne alaka ya ben atarlı falan değilim. " Beni çekemeyen anten taksın." Ergenlik bir kızın ruhuna bu kadar fazla işleyemezdi cidden saçmalıyodum şuan. "Neyse senle kavga etmicem yürü gidiyoruz " "Gelmiyorum sanane ya gelmiyorum sen git Tuğçe'nin yanına" ne dedim ben ? Edis kaşlarını çatarak bana baktı önce bir şey söyliyicek gibi olsu sonra vazgeçti sanırım. "Şevval son kez soruyorum kendi isteğinle mi gelirsin ben mi seni zorla götüreyim?" Tam gelmiyorum lan diyecekken ben omuzuna aldı. Ne beni omuzuna mı aldı okulun ortasında herkes bize şaşkın şaşkın bakarken Edis'in beni indirmesi için sırtını yumruklamaya başladım sonuç her zaman ki gibi başarısız . "Edis indir beni yoksa bağırırım" diye tehdit etsemde umursamadı . Arabanın önüne geldiğimizde beni indirip " sen hiç uslu durmaz mısın" diye söylendi. Arabaya zorla sokup kemerimi bağladı. Ardından kendi koltuğuna geçti ve arabayı sürmeye başladı. "Nereye gidiyoruz?" Diye sordum . "Kendimi affettirebileceğim bir yere gidiyoruz." Dedi . Telefonu elime alış Selen'e mesaj attım . 2 gündür konuşamıyorduk . Uzun bir araba yolculuğunun ardından varmıştık. Geldiğimiz yer tahmin ettiğimden bile güzeldi. Deniz kenarı gibi bir yerdeydik , her yer yemyeşildi , küçğk bir çadır ve hamak vardı . Edis konuşunca ona döndüm "beğendin mi burayı?" Diye sordu. Beyenmek ne kelime bayıldım. " Yani güzelmiş" dedim Edis'e sonra ise "Buraya daha önce kaç kişiylen geldin?" Diye sordum. "Sadece Tuğçe'yi getirmiştim o da zaten ortamı görür görmez böcek fobisi olduğunu söyleyip dönmemizi istemişti" dedi. "E şimdi napıcaz burda peki?" Dedim . "İstersen sana balık tutmayı öğretebilirim" dedi "Hah sen mi bana öğreticen " diye alaylı bir tavırla sordum . Kesinlikle benden iyi balık tutamazdı canım abim sağ olsun arada bir işe yarıyor. "Evet " dedi. " Emin ol senden daha iyi balık tutuyorumdur Edis" dedim. "İddaya var mısın? 2 saatin sonunda kim daha çok balık tutarsa o kazanır." "Peki bana uyar da kazanın bir ödülü vardır her halde" dedim. " Yarışın sonunda karar veririz" dedi. Çadırdan oltaları alıp balık tutacağımız yere doğru ilerledik. 2 saatin sonunda Edis 4 ben ise 1 balık tutmuştum . Edis bana alaylı bakışlar atarak skora gülüyordu. Ona göz devirip "Ne istiyiceğine karar verdin mi?" Diye sordum. " Henüz değil ama günün sonuna kadar bulmuş olurum." Dedi. "E şimdi ne yapıyoruz " . Edis eline bir balık alarak " Sen bunları temizliyorsun bende oturup seni izliyorum" diyerek elindeki balığı yüz hizama getirip bana doğru ilerlemeye başladı. "Edis iğrenç misin getirmesene onu bana " diyerek geri geri ilerlemeye başlamıştım ki aniden kendimi buz gibi suyun içinde buldum. Ah Edis sen şimdi görürsün . Boğuluyormuş gibi yapmaya başlamam ile Edis suya atladı. Biraz ileri yüzüp suyun yüzeyine çıktım. Edis'te yüzeye çıkınca bana sinirli bir bakış attı bense ona gülerek baktım. Nasıl inanmıştı buna ya . Edis bana yüzerek "Beni çok korkuttun " dedi. Zaten amacımda biraz bu sayılırdı. Belimden tuttu ve kendine çekip sarıldı. Tamam amacımı onu korkutmaktı ama bu kadar olacağını tahmin etmemiştim açıkcası. Geri çekilmeye çalışınca bırarmadı. "Edis bırakıcan mı artık" diye söylendim durumdan şikayetçi değildim ama onunda yanlış anlamasını istemiyordum. Sudan çıktığımızda güneş batmak üzereydi ve hava esmeye başlamıştı. Edis çadırdan getirdiği ince pikelerden birini bana uzattı. Şimdi sıra ateş yakmaya gelmişti her kampda olduğu gibi. Edis ateşi yakdıktan sonra bir mindere o bir mindere ben oturdum. "Edis gitar var mı burda?" Diye sordum . "Neden?" Diyerek soruma sorusu ile karşılık verdi. "Çalmak için hem şarkıda söylersin" dediğimde "Ben gitarsızda söylerim." "O zaman söyle dinliyorum." Dediğimde Edis derin bir nefes aldı ve söylemeye başladı "Saçlarımdan tut beni yerlerde sürükle canım acısın boşver" devam edeceksen onu susturdum bu anın bile içine etti ya . "Nasılım ama süperim demi?" Diye Edisi "hı bayıldım o derece güzel yani " diyerek göz süzdüm. Midem guruldayınca Edis'e dönüp "Edis çok acıktım." dedim Edis bir bana bir karnıma bakarak "Anlamak zor olmuyor" dedi. "Dönelim istersen artık" dediğinde onu onayladım. Edis bana dönerek "Aklıma gelmişken ne istiyiceğime karar verdim" dedi. Merakla ona dönerek "Ne?" Diye sordum. "Tuğçe'nin doğum günü yaklaşıyor ve ben ne alıcağıma karar veremedim . Elbise almayı düşündüm ama sadece ona defalarca kez aldım değişik bir şey olsun istiyorum. Sen kızsın bir kız ne isteyeceğini daha iyi bilirsin bana yardım etmeni istiyorum " dedi. Mükemmel değil mi sevdiğim adamın sevdiği kıza alacağı hediyeye yardım etmem gerek. Bu dediklerine karşılık sadece "Peki." Dedim. Kolunu omuzuma atıp "Cidden harika bir arkadaşsın." Dedi. Hayal kırıklığı vol:13888393 Arabaya geldiğimizde konulunu omuzumdan çekip arabaya bindi bende hemen onun ardından bindim. Sürmeye başlamadan önce üzerime doğru eğilip kemerimi taktı. Sonra arabayı sürmeye başladı. Ona dönüp baktığımda kemerinin takılı olmadığını fark ettim. " Sen neden kemer takmıyorsun ?" Diye sorduğumda "Gerek yok" diye cevapladı. Bende kemerimi açıp "Haklısın canım kemere ne gerek var demi?" Dedim bana bakmadan "Sen tak kemerini Şevval" dedi ben ise hiç oralı olmadım. Tekrar dedi ve ben tekrar takmadım . Arabayı git gide hızını artırıyordu sanırım birazcık sinirlendirmiştim onu. Edis bana dönerek "ya takarsın ya da arabayı durdururum" dediği sırada "Edis ön-" cümlemi bitiremeden karşıdan hızla gelen kamyona çarpmıştık.
Selam uzun süre beklemenize değmez bir bölüm biliyorum özür dilerim ama birazcık benide anlayın teog sınavıma son 52 gün falan kaldı hepinisi çok seviyorum herkese iyi akşamlar 😍😘😘😍
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ DELİ
RandomKıskanç abisi yüzünden kimseyi sevemeyen , erkeklerle konuşmayan Şevval abisinin kurallarını çiğner ve hayatında ilk kez bir çocuğa aşık olur. Fakat ortada bir sorun vardır. Edis başka bir kızı uzun süredir sevmektedir. Peki Şevval Edis'i o kızdan v...