Onuncu Bölüm

46 15 14
                                    

Başlamadan önce şehitlerimiz için bir fatiha okur musunuz?

Bende az önce okudum. Nur içinde yatsınlar...

İyi okumalar...

Egemen ile Efecan yorulup yirmi birinci turu yarıda bırakıp oturdular. Bende bir paket daha çikolatalı süt içmek istiyorum ama evde başka çikolatalı süt yok!

Markete gitmeye karar verip ayağa kalktım ve hepsinin üzerinde gözlerimi gezdirirken

"Ben markete gidiyorum bir şey istiyor musunuz?" diye sordum.

Selin

"Cips al dememe gerek yok sen zaten markete gidiyorsan cipssiz dönmezsin." dediğinde sırıtıp onu onayladım.

"Bana da sigara alsana." diyen Egemen'e gözlerimi kısıp

"O zehiri alacağımı sanmıyorsun heralde." dedim.

Sırıtarak

"Zaten almayacağını biliyordum. Bu saatte tek başına çıkma, bende geliyorum." dediğinde omuzlarımı silkip kapıya gittim.

Beyefendinin bu saat dediği de sanki gece yarısı!

Alt tarafı akşam sekiz buçuk yahu!

Buraya gelirken giydiğim parmak arası terliği giyip merdiveni çıkmaya başladım. Birkaç basamak çıkmıştım ki ayakkabısını giyen Egemen

"Nereye?" diye sordu.

"Eve. Cüzdanımı alacağım. " deyince kaşlarını çatıp

"Ben öderim. " dedi.

Ona eşlik edip bende kaşlarımı çatıp itiraz edecektim ki kolumdan tutup beni binadan dışarıya çıkarttı.

Oflayıp ona mecburi eşlik (!) ettim.

Markete gelene kadar gördüğüm mahalle ahalisine selam vermiştim. Egemen de bunu garipseyip bana neden herkese selam verdiğimi sormuştu.

Ona bizim mahallede komşuluğun, insanlığın ölmediğini ve bir selamın onları mutlu ettiğini söyledim.

Yolun geri kalanında o da benimle birlikte selam verdi. Gülümsetti bu hareketi beni.

Markete geldiğimizde o kasiyerin bulunduğu yerde asılı duran sigaraların yanına gitti bende ketçaplı cips ile çikolatalı sütü almaya.

Kasaya gittiğimde Egemen sigaranın parasını ödüyordu. Kasaya elimdekileri bıraktığımda Egemen'in

"Git bir tane daha süt al bende içeceğim." dediğinde süt içmesine şaşırarak

"Ha?" dedim.

Kaşlarını kaldırıp

"Tek seferde anlamıyor musun?" dediğinde kasiyer gülmeye başladı.

Onlara gözlerimi kısarak baktıktan sonra derin bir nefes alıp sütü aldığım tarafa doğru gittim. Sütü alırken kasiyer kıza içimden sövüyordum.

Kasaya doğru ilerleyip sütü kasiyer kıza uzattığımda kızın gülerek

"İlk seferde anlamadığın için süt yerine yoğurt alırsın diye düşünüyordum." demesine gözlerimi kısmış cevap verecekken

"İşinize bakın hanımefendi. Anlaşılan müşteriyle nasıl konuşulması gerektiğini bilmiyorsunuz!" diyen kaşlarını çatmış bir Egemen benden önce davrandı.

Gülümsememi gizlemeye çalışıp sütlerimizi ve cipsi aldıktan sonra oradan çıktık.

"Gerek yoktu ama yine de teşekkür ederim." dediğimde

Sevdim, Seviyorum, SeveceğimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin