4.Bölüm~Katil~

492 174 59
                                    


Nehir'e son kez sarıldıktan sonra hastaneden dışarı çıktım.Hastanenin otoparkına doğru ilerledim.Pars bana verdiği sözünü tutmuştu.Benden istediğini yaptığım günden 1 hafta sonra Nehir'i en iyi doktorların bulunduğu bir hastaneye getirmiş ve tüm masrafları kendisinin karşılayacağını söylemişti.Üstüne üstelik onunla görüşmem için beni Nehir'in yanına bile getirdi.

Tanıdık siyah arabayı gördükten sonra hızlı adımlarla arabaya ilerledim.Arabanın kapısını açıp içeri girdiğimde Pars yavaşca gözlerini açtı ve uykulu bir şekilde bana baktı.Bu hali beni gülümsetmişti.Gözlerini ovuşturduktan sonra arabayı çalıştırdı.

"Pars."

"Ne?"

Ne kadar da nazik bir erkek değil mi?

Gülümseyerek "Şey...teşekkür ederim."dedim.

Gözlerini devirerek "Kayra 100. teşekkür edişin."diye bıkkın sesiyke konuştu.

Omuz silktim.

"Bugün Izmir'e gidiyoruz.Seninle bir işimiz var.Bir kaç gün orada kalacağız.Şuan..."kolundaki siyah deri saate baktı "...uçağın kalkmasına 3 saatimiz var."

Başımı salladım.

"Peki ben neden geliyorum?Ne yapacağım ki?"

"Orada öğrenirsin."

"Sana neden yardım ediyorum.Yani neden beni seçtin?"

"Tehlikeden korkmuyorsun,zekisin.Farkında olmasan bile eskiden yaptığın bazı saçma sapan işlerin sonu bana dokunuyordu."

Kaşlarımı çattım.

"Mesela hangi işler.

Arabayı durdurdu.Etrafa bakındığımda evin yakınlarında olduğumuzu anladım.Cevap verme zahmetinde bulunmadan arabadan indi.

Buradan sonraki yolu yürüyerek gitmek zorundaydık.

"Hala cevap vermedin."

Elini uzattı.Geçen sefer ki gibi düşmemek için elini tuttum.
Sıcak eli soğuk elimle buluştuğunda irkildim.Gözlerime bir kaç saniye baktıktan sonra önüne döndü ve konuşmaya başladı.

"Mesela bir defa benim cüzdanımı çalmıştın."

Hadi be!

"Eski kız arkadaşımla kavga etmiştin."

"Eski kız arkadaşın mı?"

Sesim fazlasıyla yüksek ve ani çıkmıştı.

Kafasını salladı.

"İsmi neydi?"

Cevap vermedi.Onun yerine cebindeki anahtarla evin kapısını açtı.

"Odana çık ve hazırlan."

Başımla onaylanıp yavaş ve paytak adımlarla yukarı çıktım.

Dolabımın içinden siyah deri sırt çantamı alıp içine bir çift kıyafet koydum.Yatağımın üzerinde duran mp3 playerimi ve kullaklığımıda sırt çantamın içine sıkıştırdım.
Merdivenlerden inerken Pars'ın sesini duydum.

"Evet biliyorum ama kız adamı öldürdüğünü bilmiyor."

Bir süre sessiz kaldı.Telefonla konuşuyor olmalıydı.Sessiz olmaya dikkat ederek bir kaç basamak daha indiğimde Pars'ın arkası dönük vücudunu gördüm.Elinde de telefon vardı.

Derin bir nefes aldı.

"Hapın sadece adamın başını döndüreceğini sanıyordu."

Ne?

KARANLIK SIĞINAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin