twelve

5.4K 324 36
                                    


her gün iki bölüm atma alışkanlığıma devam ediyorum, ne zaman sonlanacak acaba :d

Hailey ve Justin yalnız kalmak istedikleri için,Zayn ve ben ormanda yürüyüşe çıkmıştık.Bugün odada olanlar hakkında konuşmasını istiyordum.Ben konuşmamak için zor tutuyordum kendimi,çünkü o an farkında değilmişim gibi davranmıştım.Bilerek yaptığımı anlarsa yanlış düşünür diye korkuyordum.Sanki o da bir şeyler söylemek istiyormuş ama söyleyemiyormuş gibiydi.Düşünceli gözüküyordu.Bir sıkıntısı olduğunda her zaman yanındaydım.Bana "Yanımda hiç konuşmadan dursan bile bana yeter." diyordu hep.Üniversitede derslerden geçemeyip ailesiyle kavga ettiğinde,konuşmayıp yanında durdum.Sevgilisinden ayrıldığında konuşmayıp yanında durdum.Yakın bir akrabası vefat ettiğinde konuşmayıp yanında durdum.Ben onun hayatının bir parçası olmuştum,o da benim hayatımın olmazsa olmazlarındandı.Ona sahip olduğum için minnettardım.Aslında bazen arkadaş olmasaydık,aramızda benim istediğim gibi bir ilişki olsaydı daha kötü olabilirdi diye düşünüyordum.Mükemmel çift diye bir yok çünkü.Her çift kavga ederdi,sebepsiz yere birbirlerini üzerlerdi.Zayn beni bu zamana kadar hiç üzmedi.Zayn'i anlata anlata bitiremezdim.Hailey bile ilk zamanlarda benden bıkmıştı.

"Yine çok düşünüyorsun." Sesini duymamla ona baktım.Suratında ufak bir gülümseme vardı.Fazla uzun olmasa da sakalları vardı ve onda çok hoş bir görüntü yaratıyordu.Batmak üzere olan güneşin ışıkları gözlerinin elalarına vuruyor,tarifi mümkün olmayan mükemmel bir renge dönüştürüyordu onları.O an, ne olursa olsun yanımda olduğu için şükrettim.

"Ben hep düşünüyorum.Düşünecek çok şey var."

"Benimle de paylaş düşüncelerini." Önümden geçip bir ağacın dibine oturduğunda bende onu takip edip yanına oturdum.Bugün dürüst olmak istiyordum.Bugün korkularımı yenmek istiyordum.Söyleyeceklerimi kafamda toplamaya çalıştım.

"Zayn.." dediğimde ağaçların arasında dolaştırdığı gözlerini bana çevirdi.Boğazımı temizleyip konuşmaya başladım. "Ben birini seviyorum." Dürüst olacaktım tabi,ama o kadar da değil.Her şeyi itiraf edemezdim.

Tepkisini ölçmek için gözlerine baktığımda,şaşkınlığını hissettim.Sonra küçük bir parıltı geçti gözlerinden.Dudakları hafifçe yukarı kalktı, "Kimmiş o şanslı ?" derken.

"Kim olduğunu söyleyemem." dedim kendimi zor tutarak. "Ama,sanırım çok seviyorum.Uzun bir süredir hemde." dediğimde ilgisini çekmiş gibi kendini iyice bana döndürdü.

"Söylesene o zaman onu sevdiğini ?" dediğinde başımı olumsuz anlamda salladım. "Söyleyemem,o..Çok yanlış biri.İmkansız biri." dediğimde gözlerinde hüznü gördüm.Hiç mutlu olamayacağım için üzülüyordu belkide.Gözlerimin dolduğunu hissederken,gözyaşlarını geri yollamak için yukarıya doğru bakıp gülümsedim. "Nereden biliyorsun imkansız olduğunu ?" dedi.Nereden biliyordum imkansız olduğunu sahiden ? Korkaklık yapıp duruyordum,hiç adım atmamıştım ki.Gülümsemeye çalışarak cevap verdim. "Bilmiyorum,ona karşı hiç adım atmadım.Korkaklık yaptım her zaman." Daha fazla konuşmak istemiyordum çünkü yüzüne karşı bunları söylemek çok acı veriyordu.O da daha fazla konuşmayacağımı anlamış olacak ki,beni kolunun altına alıp etrafımı sardı.Saçlarımı okşayıp "Her şey güzel olacak.." diye mırıldandığında keşke zihnimi okuyabilse diye düşündüm.Eğer zihnimi okuyabilseydi nasıl bir imkansızlık içine düştüğümü anlayabilirdi belki.


Hava kararmaya başladığı için odaların olduğu yere geri dönmüştük.Şimdi herkes kendi odasındaydı.Tüm gün Zayn ile vakit geçirip şu anda yatakta oturup tavana boş boş bakmak çok sıkıcı geliyordu.Telefonumdan gelen bildirim sesini duyduğumda telefon uzakta olduğu için üşendim ve almak için bir harekete geçmedim.Daha sonra telefonun çalmaya başladığını duyduğumda istemeden de olsa telefonu aldım ve Gigi'nin aradığını gördüm.Sinirlenmiştim çünkü hala benim peşimi bırakmıyordu.Tanrım,benden ölümüne nefret etmesine bile razıydım.Aramasını cevaplamadığımda bu sefer bir sürü mesaj atmaya başlamıştı.

Gigi : Betty çok kötüyüm

Gigi : Ne yapacağımı bilmiyorum

Gigi : Zayn'e de ulaşamıyorum

Gigi : Lütfen yardım et

Kaşlarımı çattım.Ne olmuş olabilirdi ki ? Gigi tekrar aradığında bu sefer bekletmeden açtım.Karşı taraftan ses gelmeyince "Gigi?" diye mırıldandım.Aldığım tek karşılık hıçkırık sesiydi. "Gigi,iyi misin?" Tekrar hıçkırdığında kısık sesiyle cevapladı. "Zayn telefonlarıma cevap vermiyor.Mesajlarıma da.Birden ne oldu merak ediyorum.Betty yardım et." sinirlenmeye başladığımı hissediyordum.Lanet olsun,kötü bir şey oldu zannetmiştim ama sırf Zayn telefonlarına cevap vermiyor diye ağlayıp sızlanmaya başlaması sinirlerimi tepeme çıkarmıştı.

"Gigi,manyak mısın sen?" dediğimde ağzımdan çıkan kelimeleri kontrol edemiyordum. "Bu saatte ağlayarak aradığın için bir şey oldu sandım,ama sen gelmiş Zayn bana yüz vermiyor diye şikayet ediyorsun,üstelik sadece birkaç haftadır tanıdığın birisine." Derin nefes aldım. "Benim en yakın arkadaşım değilsin Gigi.Öyleymiş gibi davranmaktan vazgeç.Zayn de öyle peşinden koşturabileceğin bir erkek değil.Belki de senden çoktan vazgeçmiştir." derin bir nefes alıp cevap vermesine izin vermeden telefonu kapattım.Sesimi yükselttiğimi yutkunurken acıyan boğazım sayesinde anlamıştım.Bir an ona karşı sert olduğum için,bağırdığım için suçlu hissettim.Kötü kızın o olmasını isterken,ben olmuştum.Kendimi gülünç duruma düşmüş gibi hissediyordum.Onun gibi bir kızın Zayn'in hayatına girmesi ve gereğinden fazla kalması iyice elimi kolumu bağlamıştı.Zayn'in tek gecelik ilişkilerinin olduğu zamanları özlediğimi farkettiğimde tekrar kendime acıdım.

Hava almak için odadan çıktım.Benimle aynı anda kendi odasından Zayn de çıkmıştı.Endişeli gözlerle bana bakıyordu. "Betty ? Bağırdığını duydum.Kiminle konuşuyordun ?"

"Zayn,Gigi'yi hayatına almak istiyorsan daha fazla oyalanma,ne yaparsan yap ama onu benim hayatımdan uzak tut.Gerekirse sende uzak dur." odaya geri girip kapıyı sertçe kapattığımda onun hala arkamdan baktığını hissedebiliyordum.

i'm not your friend #1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin