3

657 46 31
                                    

Sabah olduğunda yavaşça gözlerimi araladım ve etrafa baktım Taehyung kollarını belime sarmış kafasını boyun girintime koymuş uyuyordu. Şuan o kadar şirin ve masum görünüyordu ki. O uyurken yüzünün her bir yerini incelemeye başladım çünkü bu mükemmel görüntünün aklıma iyice kazınmasını istiyordum.

Ellerimi yavaşça saçlarında gezdirdim. Onlar... çok yumuşaktı. Elimi saçlarından yanağına ve daha sonra dudağına doğru getirdim. Kendimi onu öpmemek için zor tutuyordum. Yavaşça yüzüne doğru yaklaştım tam öpecekken vazgeçtim ve geri çekildim çünkü yakalanmaktan korkuyordum.

Saçlarıyla oynamaya devam ettim ben saçlarıyla oynadıkça o belimdeki kollarını daha fazla sıkılaştırıyordu. Onu yavaşça uyandırmak için kulağına doğru eğildim ama tam o anda çadırın fermuarı açıldı ve jimin geldi. Bende hemen jimin yanlış anlamasın diye Tae'nin kollarını belimden çekip doğruldum.

"Kookieeee!! Uyan artık Hoca çağırıyor etkinlik mi ne haltsa onu yapcakmışız."

"Tamam Tae'yi uyandırıp hemen geliyorum. "

Jimin yanımızdan ayrılınca Tae'yi uyandırmak için yine! Kulağına doğru eğilirken çadırın fermuarı yineniden açıldı. Kim olduğuna baktığımda bir adet Yoongi çıktı karşıma.

"Tae dostum kalk hadi artık gitmek istiyorum bu lanet yerden!!"

Ya abicim bir rahat vermediniz be!!

"Tamam tamam Tae uyanınca gelir yanına." Dedim geçiştirmek için.

Bu sefer arkamı döndüğümde Tae uyanmış gözlerini ovalıyordu. Ahh hadi ama?!!

"Günaydın."

"Sanada günaydın."

Ayağa kalktı ve dışarı çıktık diğerlerinin yanına doğru giderken bana döndü.

"Eeee Suga ne diyordu?"

Suga?? Daha önce böyle bir isim duymamıştım. Acaba okuldan biri miydi?

"Suga kim?"

"Ahh pardon boşver onu Yoongi ne diyordu?"

"Hmm şey sanırım artık burdan gitmek istediğini felan söylüyordu."

Söylediklerimden sonra yine o şekilde gülümsedi. Hani şu kare ya da oval mi herneyse o şirin gülümsemesiyle işte anladınız.

Arkadaşların yanına doğru gidiyorduk. Herzaman ki gibi hocanın etrafında toplandık yine şu kamp aktivitelerinden yapıcaktık.

Hoca kör ebe oynayacağız dediğinde sevindim çünkü kör ebe oyununu çok severdim.

Bir ebe seçmek için hoca kutuda yazan isimlerden birini çekti ve okudu.

"Yoongi"

"Ahhh hadi ama neden ben?!?"

"Üzgünüm Yoongi ebe sensin."

"Hadi çocuklar oyun başlıyor."

Yoongi'nin gözleri kapatıldı ve oyun başladı. Yoongi uyuşuk adımlarda etrafta dolaşıyordu oyun gittikçe eğlenceli oluyordu.

Yoongi yavaşça bana doğru yaklaşıyordu. Bende yavaş hareket ettiği için sakince yürüyordum. Ama birden hızlandı ve koşmaya başladı. Ben bir anda kaçmaya çalışırken beni yakaldı.

"Haha seni buldum"

Böylelikle ebe olma sırası bana geçti. Gözlerimi bağlamadan önce son kez Tae'ye baktım. Gerçekten eğleniyordu sonra göz bandını taktım.

Kör ebe oyununda ebe olma konusunda pek iyi değilim. Genellikle ikidebir yere kapaklanırım ve biz nehrin yanında oynuyorduk hangi hakla hizmetse artık!

Gözlerim bağlıydı ama çok yakınımda biri vardı eminim çünkü nefes alış verişlerini ve ayak seslerini duyuyordum.

Anideb hızlı bir şekilde öne doğru atıldım. Onu yakalamak için ama bir anda nefesim kesildi ayağım bir taşa takıldı ve nehire düştüm.

Ben küçükken bir travma geçirdiğim için yüzemiyordum.

~Flashback~

Jungkook ve Hoseok 9 yaşındayken

"Heeyy Hoseok oraya doğru çok gitme heyyy sanan diyorum buraya gel."

"Birşey olmaz kook merak etme hadi sende gel"

Hoseok, ben ve ailelerimiz bir göle yüzmeye gelmiştik. Gerçekten yüzmek çok hoşuma gidiyordu. Hoseok'la çok eğleniyorduk.

Hoseok yüzerken çok derin yerlere doğru gidiyordu. Ben onu oyardım ama beni dinlemeyip dahada ileri gidiyordu. Bende en sonunda ititraz etmekten vazgeçip onun yanına doğru gitmeye başladım. Su ben ilerlediköe daha da derinleşiyordu. Atık su çeneme kadar gelmişti ama Hoseok ilerlemeye devam ediyordu. Sonunda durdu ve beni yanına çağırdı. Zar zor onun yanına gittim ailelerimizin olduğu yerden çok uzaklaşmıştık.

Hoseok yüzüme su atmaya başladı. Ben zaten burda zar zor nefes alıyorum birde su atıyor!. Bende ona su atmaya başladım. Aslında çok eğlenceliydi. Hoseok'la birden birbirimiz itmeye başladık kavga amaçlı değil sadece oyun oynuyorduk.

Hoseok birden benim kafamı suyun altına soktu ama o anda suya dalmadan önce nefes almayı unutmuştum.

Kafam suyun altına girince boğazımdaki damarlar belirginleşti. Boğazımda çok keskin ve büyük bir acı vardı yavaş yavaş gözlerim kapanmaya başladı ve bilincimi yitirdim.

Çok acı bir baş ağrısıyla ağzımdaki suyu boşaltarak doğruldum ve şiddetli bir şekilde öksürmeye başladım. Gözlerimi açtığımda herkes etrafıma toplanmış bana dikkatli bir şekilde bakıyorlardı. Hoseok'a baktığımda çok üzgün bir şekilde bana baktığını gördüm. Sonra ağlayarak yanımızdan koştu ve uzaklaştı. Arkasından bağırdım ama duymadı.

~Flashback End ~

Bir anda suya birisi daldı ve beni yüzeye çıkardı. Beni karaya çıkardıktan sonra konuşmaya başladılar ama onların sesini sadece uğultu olarak duyuyordum. Sadece bir ses çok net geliyordu. Taehyung'un sesi.

"Jungkook uyan hadi nolur, açsana gözlerini hadi ama!"

Yavaş yavaş gözlerim açılıyordu ve ilk gördüğüm kişi Tae'ydi. Bana çok endişeli bir şekilde bakıyordu.

Gözlerimi açtığımda gülümseyerek baktı bana. Bu gülümsemenin altında çok duygu yatıyordu ama en belirginleri Korku ve endişeydi.

Gülümsedim ve hızlıca sarıldım ona ama bu sefer yanlış anlama felan umurumda değildi. Şu an sadece ona sarılmak istiyordum. Çünkü kendimi güvende hissediyorum...

Bayağı bir aradan sonra yine bölüm attım. Üzgünüm ama bu aralar akrabaların yanına gidiyoruz ve aklıma ekşın gelmediği için bölümleri sık sık atamıyorum. Neyse 😘😘 Vkook'u ve beni sevin...♥

Misunderstand \\ VkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin