✯1.Bölüm✯

3.4K 140 108
                                    

Genç kız lüks döşenmiş bekleme odasındaki dergilerden birini eline almış, başını nerdeyse derginin içine gömmüştü. Burada ne işi olduğunu düşünüyordu.

Bekleme odasında bulunduğu süre boyunca buraya gelenin sadece kendisi olmadığını görmek biraz içine su serpse de onun gibi genç ve sağlıklı bir kadının burada ne işi olabileceğini düşünecekler diye utançtan ölüyordu.

Masasına kurulmuş kibirli sarışın kadının böyle bir derdi yok gibiydi. İçeri girenler genelde orta yaşın üzerinde erkeklerdi.

Bir iki de kadın görmüştü. Yanında duran adam içine düşecekmiş gibi duruyorken daha ne kadar bekleyeceğini düşündü.

Kapıdan çıkan yaşlı adamı yüzünde gülümseme ile karşılayan kibirli sarışın, adamın arkasından hemen yüzüne soğuk bir maske geçirmiş ve Yoora'ya dönmüştü.

"Bayan Kim... Bay Byun sizi bekliyor."

Yoora terlemiş ellerinin arasında tuttuğu dergiyi önündeki sehpanın üzerindeki yığına bırakıp eteğini düzeltti.

Kendinden emin görünmesini umduğu bir tavırla başını dikleştirerek az önce hastanın ayrıldığı kapıya doğru yürüdü.

Kapı kolunu tutan parmakları buz keserken kalbi heyecandan ağzında atıyor gibiydi.

Beklediğinin aksine aydınlık olan ofise girildiğinde tam karşısında duran büyük masa dikkat çekiyordu.

Yoora nasıl birini beklemesi gerektiğini hiç düşünmemişti. Ama karşısındaki gibi bir adamla karşılaşacağını hayal etse bile düşünmezdi. Yirmilerinde anca gösteren bir adam, şehrin manzarasına sırtını dönmüş oturuyordu. Yoora'nın içer girdiğini görünce başını kaldırıp hafifçe gülümsedi.

Yoora adamın gözlerinin tıpkı arkasında duran gizemlik dolu zamanı anımsattığını düşünüyordu. Genç kadın hala kapının kolunu bırakmamış, içeri girmekle kaçıp gitmek arasında gidip geliyordu.

Yoora'nın tereddüdünü fark eden genç adam masasından kalkarak Yoora'yı içeri davet etti. Koltuğunun arkasına astığı ceketi öylece duruyorken üzerindeki çizgili gömleğin kollarını kıvırmıştı.

Yoora onun işaret ettiği tarafta terapist kanepesi bulmayı umarken aksine iki kişinin anca sığabileceği bir koltuk bulmuştu.

Koltuğa doğru yürürken çekingen gözlerle etrafını inceledi. Her yerde cinselliği çağrıştırıcı materyaller bulmayı umarken aksine birkaç manzara tablosu bulmak genç kızı bir kez daha şaşkına çevirmişti.

Duvara iliştirilmiş bir rafın üzerinde duran çeşitli kupalar Yoora'nın ilgisini çekmişti.

Genç adam masasına geri dönüp oturdu. Önündeki kâğıtlara kısa bir bakış attıktan sonra Yoora'ya döndü.

"Sanırım kupaları soracaksınız Bayan Kim?"

Yoora direk konuya girmemenin verdiği rahatlıkla cevap verdi.

"Sakıncası yoksa Bay Byun."

"Beyzbol... Lütfen bana Baekhyun de."

"Baekhyun? Ben adınızın Byun isminden ibaret olduğunu sanıyordum."

Genç adam gülümserken yüzü ışıl ışıldı.

"Evet aslına bakarsan diplomamda yazan isim o. Ama arkadaşlarım bana Baekhyun demeyi tercih eder."

Yoora onun bu ismi nasıl aldığını merak etse de soramadı.Aklına gelen düşünceleri kovmak için genç adama döndü.

Ortama ağır bir sessizlik çökmüştü. Yoora utanç dolu anın geldiğini biliyordu. Fakat konuya nasıl gireceğine dair en ufak bir fikri yoktu.

Sadece bir seans için yüzlerce dolar ödediğini düşünülürse bir an önce konuşması gerekiyordu.

Baekhyun onun çekingenliğinin farkında konuya girdi.

"Size nasıl yardımcı olabilirim?"

Yoora başını önüne eğerek tırnaklarını incelemeye başladı.

İşte o an gelmişti. Ya konuşacak ya da her zamanki gibi kaçacaktı. Derin bir nefes alarak tüm cesaretini topladı.

"İki ay içinde evleniyorum."

Baekhyun sessizliğini koruyarak devam etmesi için onu teşvik ediyordu.

"Ben da-daha önce -hiç..."

"Bayan Kim partnerinizin bu konuda bilgisi var mı?"

"Var-yok..."

"Hiç yakınlaşmadınız mı?"

"Birkaç kere yakınlaştık. Fakat her seferinde bir şey oldu ve ileri götüremedik."

Baekhyun koltuğunda arkaya yaslanarak bir süre genç kızı süzdü. Yoora tedirgince yerinde kıpırdandı.

Heaven |Baekhyun|✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin