Yoora hızla yanından geçecekken onlara doğru gelen Chan ve Dahyun'u gördü. Zamanlamaları gerçekten berbattı. Genç kızın ayakları olduğu yere çakılırken Baekhyun sadece onun duyabileceği bir sesle;
"Sanırım benden kurtulmakta geç kaldın."
"Demek buradasınız! Biz de sizi arıyorduk."
Dahyun yüzünde ışıl ışıl bir gülümsemeyle geliyorken, Chan endişeyle Yoora'nın hala sırtında duran cekete bakıyordu.
"Tatlım üşümüşsün! Seni çok ihmal ettim değil mi?"
Yoora'nın unuttuğu ceket sırtını bir anda dağlarken Dahyun lafa girdi.
"Saçmalama Chan. Baksana Baekhyun onunla ilgilenmiş. Ama yine de ben de özür dilerim Yoora. Koca adamı senden ayırdım."
Yoora cevap verecekken Baekhyun atılmıştı.
"Yoora'nın bir itirazı olduğunu sanmıyorum Dahyun."
Dahyun şen bir kahkaha attıktan sonra sıkıntıyla pofladı.
"Bu ayakkabıları işkence aleti olarak kullanıyor olmalılar."
Ağrıya neden olan yükten kurtulmak için ayakkabılarını çıkarırken başı döndü ve düşecekken Chan'ın kollarına yığıldı. Bilinci de o anda kaybetti. Chan onu kucaklarken bağırıyordu.
"Biri ambulans çağırsın!"
➰➰➰➰➰➰
"Yoora iyi olacağına emin misin?"
"Merak etme ben yalnız gidebilirim. Sen Dahyun ile ilgilen."
Sağlık ekipleri sedyedeki Dahyun'u ambulansa bindiriyorken Baekhyun gerekli bilgilendirmeyi almıştı. Yanlarına geldiğinde aralarında geçen konuşmayı duydu.
"İstersen seni ben bırakabilirim."
"Gerek yok. Ben-"
"Cidden yapar mısın Baekhyun? Oh şükürler olsun aklım Yoora'da kalacaktı."
"Elbette götürürüm. Dahyun ile epeydir görüşmedik. Hastanede benden daha faydalı olacağın kesin."
"Teşekkürler... Bebeğim beni bekleme. Seni ararım..."
Chan kapılar kapanmadan önce ambulansa binip hala baygın olan Dahyun'un yanında yerini almıştı. Yoora giden nişanlısının ardından iç çekerek içinde bulunduğu durumu düşündü.
"Mutlu musun?"
"Henüz değil ama yakında olacağım."
"Benden uzak dur Baekhyun!"
"Üzgünüm BEBEĞİM! Seni eve bırakacağıma dair bir söz verdim."
➰➰➰➰➰➰
"Teşekkürler ve seni bir daha göremeyeceğim mesafede dur."
Baekhyun gülümseyerek arabanın kapısını açtı.
"Henüz değil."
Yoora arabadan inmiş, onun da inmesini bekleyen adama sinirle baktı. Çıldırmak üzereydi. Hızla kapıyı açıp arabadan indi ve apartmanın kapısına yürüdü.Baekhyun elinde tuttuğu anahtara basıp kapıyı kitlendikten sonra arkasından gelmişti. Yoora öfkeden titreyen ellerle kapıyı açtı ve içeri girdi. Hızlı adımlarla basamakları tırmanırken Baekhyun'un arkasında olduğundan emindi.
İki kat tırmanıp daire kapısına geldiğinde yine anahtarı kullanmakta zorlanmıştı. Sonunda onunla inatlaşmaktan vaz geçen kapı pes edip açılırken Yoora dakikalardır tuttuğu soluğunu saldı. Kapı tokmağını tutan eli gevşemeden arkasını dönüp Baekhyun'la vedalaşmaya hazırlandı.
Baekhyun ise açılan kapıyı eliyle iterek içeri girdi. Yoora bir an arkasından şokla baktıktan sonra hızla peşinden daireye daldı. Baekhyun evin içinde dolanıyor her yeri kontrol ediyordu.
"Ne yaptığını sanıyorsun?"
"Eve birinin girip girmediğini kontrol ediyorum. Ben çıktıktan sonra birinin seni öldürmesini istemezsin değil mi?"
Baekhyun'un evinin içinde dolaşıp kişisel hayatına tecavüz ediyor oluşu Yoora'yı çılgına çevirmeye yetmişti.
"Çık evimden Baekhyun! Seninle bir dakika daha geçirmektense seri bir katilin aptal kurbanı olmayı yeğlerim."
Bir eliyle de kapının yolunu işaret ediyordu. Baekhyun durup gözlerini kısarak Yoora'yı süzdü.
"Benimle bir dakika bile kalmaya katlanamıyorsun değil mi?"
"Tanrım! Şükürler olsun anladın!"
"Pekâlâ, işte anlaşma; benimle kendi evinin konforunda bir terapiye ne dersin? Terapiden sonra beni görmeyeceğine söz veriyorum."
"Neden hala terapi umurumdaymış gibi davranıyorsun? Dahası senin neden umurunda?"
"Çözülmemiş vaka bırakmak istemiyorum diyebiliriz. Anlaştık mı?"
Yoora birkaç saniye düşündükten sonra cevap verdi.
"Anlaştık! Ancak bir daha hayatıma girmemek üzere şu kapıdan çıkacaksın."
Baekhyun elini kaldırarak izci işareti yaptı ve sırıtarak ekledi;
"İstersen üzerine rahat bir şeyler giyebilirsin."
Yoora yakınında ağır bir şey olsa kafasına fırlatabilirdi. Öfkeyle odasına yönelerek rahat bir pantolon ve gömlek alarak banyoya yöneldi. Banyoda üstünü değiştirmiş, makyajını temizlemiş ve saçındaki tokaları çıkartıyorken Baekhyun'un mutfaktan gelen tıkırtılarını duyuyordu. İşini bitirdikten sonra kendine gelen güvenle tazelenmiş şekilde salona geçti. Baekhyun ise elinde iki fincan kahve ile mutfaktan çıkıyordu.
"Keyfine bak" dedi Yoora iğneleyici bir şekilde. Baekhyun ise kahvelerden birini ona uzattı. Yoora kahvesini alıp kanepeye otururken Baekhyun ise gereksiz olan ışıkları kapatıp sadece bir abajuru açık bırakmıştı. Yoora onun bu hareketinden rahatsız oturduğu yerde kıpırdandı.
"Rahat olmalısın. Aslına bakarsan benim varlığımı unutman için hepsini kapatırdım ama çığlık atıp komşuları başımıza toplayabilirsin."
Yoora onun olduğu oda da nasıl gevşeyebileceğini hayal bile edemiyordu. Baekhyun karşısındaki tekli koltuğa oturduğunda Yoora fincanı dudaklarına götürüp dikkatini başka şeye vermeye çalıştı. Genç adam konuştuğunda sesi oldukça yumuşaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Heaven |Baekhyun|✓
Fanfic⚠HEAVEN⚠ ⇶BYUN BAEKHYUN 3.SERİ "Bunun anlamı nedir?" Baekhyun küçük bir kahkaha attıktan sonra eğilerek genç kızı öptü. "Bunun anlamı Yoora, artık seksin zevkini çıkarmış olduğun." ✤LuckyOne/ByunBaekhyun/2.seri devam niteliğinde esinlenmiştir.✤ Tüm...