Arkadaşlar hikayemi devam ettiriyorum. Bu arada kitabımın kapağını değiştiricem. Güzel kapak fotoğrafı yapan varsa bana mesaj atsın. Devamı gelecek ama çok dolu olduğum için uzun süre içinde gelebilir. Kitabı merakla okuyan varsa onlara bir şey söylemek istiyorum . Kitabın sonunda çok şaşıracaksınız.
Deniz, Sıla'yı sakinleştirmeye çalışıyordu. Ben ise duvar kenarına çöküp ayaklarımı kendime çekmiştim. Genelde annem bana duygusuz derdi. Gerçekten de zor ağlayan bir insanımdır. Üzüldüğümde bi yere oturur, karşıya bakıp konuşmadan her şeyi düşünürüm. Şuan da öyle yapıyordum.
Aras'ı sorarsanız oda Kıvanç'ın yanında oturmuş belini sıvazlıyordu.
Şimdi olaya gelelim. Petek 'in birden durumu ciddileşti ve yoğun bakıma aldılar. Sıla bana" Kıvanç, ben ve Deniz onun yanında oturuyorduk. Birden gözü kapandı. Bayıldı. Sonra hemen doktoru çağırdık. Bilinci kapalı falan diye bir şey söylediler ve Petek' i götürdüler. "diye açıkladı. Ama kelimeleri ağlamasından dolayı fazla anlayamamıştım. Tek bildiğim Peteğ'e ihtiyacımızın olmasıydı. O bizim beynimizdi. Hep bize akıl verirdi. Bizi korurdu. En önemlisi hep bizim yanımızda olurdu.
Neredeyse akşam olmuştu ama hala doktor veya yoğun bakımdan çıkan hemşireler bize hiçbir şey söylemeden gidiyorlardı. En son bi tane daha hemşire çıkarken yanına gittim ve önünü kestim. "Artık bir şey söyler misiniz. Bizi görüyorsunuz. Lütfen bir şey söyleyin artık. Lütfen!" dedim. Hemşire başını eğdi üzgünce "Doktor size bilgi verir. Onunla görüşün lütfen." dedi ve yanımızdan uzaklaştı. Koşarak doktorun yanına gittim. O kadar sinirliydimki gözümdeki yaşlar kuruyacak kadar gözlerim ateş aldı. Doktorun odasına kapıyı çalmadan direk girdim ve masasına elimi vurdum. Kafasını kaldırıp biraz öfke ve şaşkınlıkla kaşlarını çattı. Arkamdan kapı çaldı ve biri daha içeri girdi. Aras gelmişti. Yanımda durdu. Kollarını birbirine bağlayıp bana doğru baktı. Onu takmayıp işime devam ettim. Doktora doğru döndüm ve "Şu boktan olayı anlatacak mısınız? Yoksa şu siktiğimin işini kaybetmek mi istersiniz. Neden anlatmadığınızı bilmiyorum ama anlatmak zorundasınız. O kel kafanızda neler çeviriyorsunuz. Beyniniz yetiyor mu ha. Son kez söylüyorum. Ya olayı anlatırsınız ya da sizin am....... " cümlemi bitiremeden Aras eliyle ağzımı kapattı. İkiside bana şaşkınca bakıyordu. Sadece sinirlendiğimde küfür eden bi insanım ben. Doktor koltuğuna korkudan iyice sinmişti. Biraz daha sinip" Ttamam. Oturun llüttfen. Anlatıcam. " Kekeleyerek konuştu adam resmen. Sinirliyken nasıl göründüğümü görmek isterdim.Gözlerimle devam etmesini istedim ve koltuğa oturduk.
" Şimdi ilk olarak sakinleşin. Çünkü anlatacaklarım pek de iç açıcı değil. Arkadaşınız Petek küçüklüğünden beri hasta. Hastalığı küçük bir hastalık değil. Şeyy. Arkadaşınızın beyninde tümör var. Çok kritik durumda. Şuan yoğun bakımda. Bilinci kapalı bir şekilde yatıyor. Eğer bitkisel hayata girerse belki de... " cümlesini bitiremedi ve başını öne eğdi. Dediklerini duymak istemiyor muşçasına kulaklarımı kapatmıştım." Hayır. Ölemez. Hayır. Hayır. Hayıırr. "diye bağırıyordum. İlk defa gözlerimden yaşlar süzülüyordu. Aras beni sardı ve" Ona bişey olmicak merak etme Simge. İyileşecek sizi bırakmaz. Güçlü biri Petek. " dedi.
Bunu Sıla 'ya nasıl açıklayacaktım. Bize nasıl söylemezdi hasta olduğunu. Ona yardımcı olabilirdik. Allah kahretsin. Doktor cümlesine devam etti." Arkadaşınız size söylemek istemedi çünkü ona acımanızı istemiyormuş. Arkadaşınızda biliyordu bir gün hastalığının kritikleşeceğini. Olduğu tedaviler hiç bir işe yaramadı. Kendisi günden güne umudunu kaybediyordu. Ne kadar iyileşeceksin desekte bize inanmıyordu. Şimdi yaptığımız tedavi yine olumsuz sonuç verdi. Arkadaşınızın ailesiyle bir görüşün isterseniz. "
Doktorun her bir dediği şeyler kalbimi acıtıyordu. Gözlerimden yaşlar boşalırcasına akıyordu. Aras olayın şokundaydı ama benim kadar duygusallaşmamıştı. Doktorun odasından çıkıp hastaneden kendimi dışarı attım. Hastanenin arka tarafına gidip duvara yaslandım.Sıla bunu kaldıramazki. Kıvanç ne yapacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikopat 3'lü
Teen FictionSimge, petek ve sıla isimli 3 arkadaş ayrı eve çıkarlar. Ama bilmezler ki yan evde 3 meteor çocuğun oturduğunu. Ve macera başlar.